hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Balbay ailesinin "özgürlük" tatili

    Balbay ailesinin özgürlük tatili
    expand

    Ergenekon davası kapsamında 4 yıl 277 gün tutuklu kaldıktan sonra 9 Aralık'ta tahliye olan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, ailesiyle birlikte Antalya'da tatil yapıyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Eşi ve 2 çocuğuyla kaldığı yaptığı otelde DHA'ya konuşan Balbay, "Arka fonda cezaevi duvarları olmayan ilk aile fotoğrafımız" diyerek poz verdi.

    Milletvekili Balbay, 17 Aralık rüşvet yolsuzluk operasyonun şaşırtıcı olmadığını belirterek, "Operasyonla birlikte bilinen sırlar ortaya çıkmış oldu. Bu yolsuzluk operasyonunun özü AKP iktidarının uygulamalarıdır" dedi. Operasyonu cemaat - iktidar çatışması olarak değerlendiren Balbay, "İktidarı paylaşamıyorlar, iktidarda birbirlerini paylıyorlar" dedi. Balbay, süreci Ak Parti'nin hukukla tanışması olarak değerlendirdi.

    CHP İzmir Milletvekili Balbay, Ergenekon davasında 34 yıl 8 ay ceza almışken, bireysel başvurusunun ardından Anayasa Mahkemesi'nin hakkında verdiği 'tutuklulukta makul süre aşıldı ve seçilme hakları ihlal edildi' kararıyla İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 9 Aralık günü Sincan Cezaevi'nden tahliye edildi.

    Tahliyesinden bir gün sonra Meclis'te yemin ederek milletvekilliği görevine başlayan Mustafa Balbay, cezaevinden çıkar çıkmaz kendini bütçe maratonu içinde buldu. Bütçe sonrası Meclisin 2 hafta tatile girmesini fırsat bilen Balbay, ailesiyle tatil için Antalya'ya geldi.

    Cezaevinde geçen 4 yıl 277 gün sonra, sınırını duvarların çizmediği Antalya sahillerinde yüzünü Akdeniz'e dönen ve sırtını Toroslara dayayan Balbay'ın, eşi Gülşah Balbay, 12 yaşındaki kızı Yağmur ve 5 yaşındaki oğlu Deniz'le yaptığı Antalya tatili bir hafta sürecek.

    Sabahları erken kalkan ve cezaevi alışkanlığı koşuyu sürdüren Mustafa Balbay, 18 derece sıcaklıkta denize girip yüzdü. "Özgürlüğe Akdeniz'de kulaç atıyorum" diyen Balbay, tatilde günün her anını ailesiyle birlikte geçiriyor. Cezaevinde geçen günlerine inat, farkı kapatmak için, güneş doğmadan uyanıp çocuklarını uykusunda seyreden Balbay, "Arka fonda cezaevi duvarları olmayan ilk aile fotoğrafımız" diyerek eşi ve çocuklarıyla poz verdi.

    Balbay, 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun çok şaşırtıcı bir durum olmadığını söyledi.

    33 yıllık gazetecilik tecrübeleri ışığında bir hükümetin iktidara geldiğinde ilk yaptığı işin genellikle o hükümetin kaderiyle bağlantılı iş olduğu yönünde bir genelleme yapan Mustafa Balbay, AK Parti'nin 3 Kasım 2002'de iktidara geldiğinde ilk yaptığı icraatın Kamu İhale Yasası'nı değiştirmek olduğuna dikkat çekti.

    Ondan sonraki süreçte yolsuzluk tartışmalarının zaman zaman yükselirken, zaman zaman alçaldığını kaydeden Balbay, "Bilinmeyen bir şey değildi. Operasyonla birlikte bilinen sırlar ortaya çıkmış oldu. Bu yolsuzluk operasyonunun özü AKP iktidarının uygulamalarıdır" dedi.

    Balbay, iktidarın Sayıştay'ı 'yerinde Sayıştay' haline getirerek, teftiş kurullarını ortadan kaldırak tüm denetim mekanizmalarını yok ettiği bir ortamda her şeyi yapmanın makbul olduğu bir tabloyu kendi elleriyle yarattığını savundu. Balbay, "AKP iktidarının attığı adımlar bu tür her şeye müsaitti" dedi.

    Mustafa Balbay, İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğulların da tutuklandığı operasyonun Türkiye'de kelimenin gerçek anlamıyla yolsuzluklar ve olumsuzluklar operasyonu olmadığını söyledi. Operasyonda sadece 'üzerine gidilmesi gerektiği düşünülen kişilerin üzerine gidildiği' ve arkasının gelmesi için yönetmelik değişikliği de dahil çeşitli düzenlemelerin hayata geçirildiğini anlatan Balbay, "Polisin, devletin içindeki bir kanadın, başka bir ifadeyle devlet devlete karşı bir tabloda bir kanat ötekiyle uğraşmak isterken, bazı kişileri seçmişler ve onların üzerine gidiyorlar" diye konuştu.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow