hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Hakim ve Savcılar Yasası'na mitingli tepki

    Hakim ve Savcılar Yasasına mitingli tepki
    expand

    Hükümetin hakimler ve savcılar yasasında gerçekleştirdiği değişikliği protesto etmek için hakim, avukat ve savcılar Ankara Tandoğan Meydanı'nda buluştu. Türkiye Barolar Birliği'nin öncülüğünde yapılan mitingde AK Parti'nin hazırladığı Anayasa taslağı da eleştirildi.

    Türkiye Barolar Birliği'nin bazı sivil toplum örgütleriyle birlikte düzenlediği "Bağımsız Yargı" mitingi, Tandoğan Meydanı'nda yapıldı.
     
    Ankara dışından otobüslerle gelen ve çoğunluğunu yargı mensuplarının oluşturduğu katılımcılar üst aramaları yapıldıktan sonra miting alanına alındı.
     
    Özdemir Özok: "Yargıç güvencesi darbe aldı"
     
    Hukuk şehitleri için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başlayan mitingde konuşan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, şu ana kadar kapalı toplantılarda tartıştıkları yargı sorunlarını vatandaşla paylaşmak zorunda kaldıklarını söyledi.
     
    Demokrasinin ciddi ve disiplin isteyen bir iş olduğuna işaret eden Özok, "Hükümetin sandıktan aldığı oyla her şeyi yapamayacağını" ifade etti.
     
    "Mustafa Kemal Atatürk'ün çağdaş uygarlık hedefinin yozlaştırılmak istendiğini" savunan Özok, Türkiye'de hukuka müdahale ettirmeyeceklerini söyledi.
     
    "Yargıç ve savcılarla ilgili yapılan yeni düzenleme ile hukuk devleti, yargı bağımsızlığı ve yargıç güvencesi büyük darbe almıştır" diyen Özok, "İnsanlığın ulaştığı teknoloji ve bilim çağı, insanlar ve toplumlar arasındaki eşitsizliği, adaletsizliği, haksızlığı ve en önemlisi yaşam kaynağı olan milli gelirin paylaşımındaki dengesizliği giderememiştir" dedi.
     
    "Bu olumsuzlukların en aza indirildiği toplumlarda egemen güç, insan hak ve özgürlüklerine dayanan, hukukun üstünlüğü ve hukuk devletidir" diyen Özok, hukuk devletinde her şeyi hukukun belirlediğini, temel ölçütün birey olduğunu ve bu düzende tebaanın olmadığını söyledi.
     
    Özok, "Özgür insan vardır. Kul yoktur, yurttaş vardır. Bundan rahatsız olanlara izin vermeyeceğiz" dedi..
     
    Hukuk devletinin ilkesinin yöneticilerin de yönetilenler gibi hukuka bağlı olmaları gerektiğini kaydenen Özdemir Özok, hukuk devletinde yürütme erkini elinde tutan hükümet üyeleri ve başbakanın hiç bir şekilde yargı temsilcilerini etkileyecek beyan ve davranışta bulunamayacaklarını ifade etti.
     
    Hukuk devletininin en temel unsurunun bağımsız yargı denetimi olduğunu vurgulayan Özok, yasama ve yürütmeyi elinde bulunduran bir kişinin her yaptığının da doğru kabul edilemeyeceğini söyledi.
     
    Güçlü, etkili ve adalete ulaşmayı sağlayabilecek nitelikte bağımsız bir yargıya "herkesin ihtiyacı olduğunu" belirten Özok, AK Parti hükümeti ile sorunlarının olmadığını, isteklerinin aydınlık ve uygar bir Türkiye olduğunu ifade etti.
     
    "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün gece yarısı imzalayarak yürürlüğe koyduğu 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'ndaki değişikliğin Anayasa'nın 'güçler ayrılığı ilkesine ve yargı bağımsızlığına' aykırı bir düzenleme olduğunu" ileri süren Özok, "Sayın Cumhurbaşkanı, AK Parti'nin rozetini takarak Cumhurbaşkanlığı yapmaktadır" dedi.
     
    Nazan Moroğlu: "Yargının siyasallaşması tehlikesi"
     
    İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı Avukat Nazan Moroğlu ise hukuk devletine sahip çıkmak, yargı bağımsızlığını savunmak ve yargının siyasallaşması tehlikesini gördükleri için toplandıklarını belirterek, yargının Atatürkçü hakim ve savcılara emanet edilmesi gerektiğini söyledi.
     
    Çıkartılan yasaların adalet sistemini zedelediğini iddia eden Moroğlu, hazırlanan Anayasa taslağının sivil olduğunu söyleyenlere inanmadıklarını kaydetti.
     
    Taslağın kadınları eşit haklardan uzak tutup toplumun korunmaya muhtaç bir kesimi olarak gösterdiğini söyleyen Moroğlu, kadınlara seslenerek, "Görüşünüz ne olursa olsun size türban serbestini sunanlara karşı çok dikkatli olun, bunu kabul etmeniz mümkün değildir" dedi.
     
    Süheyl Batum: "Yargı ve hukukun üstünde oyun oynanıyor"
     
    Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süheyl Batum da yaptığı konuşmada, Türkiye'de yargı ve hukukun üstünlüğü üzerine oyunlar oynandığını ileri sürdü.
     
    "Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerinin üzerlerinde büyük siyasi baskılar bulunduğunu" iddia eden Batum, hukukun korunduğu iddia edilen yeni Anayasa taslağına göre, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun 17 üyesinden 9'unu seçme hakkının hükümete bırakıldığını kaydetti.
     
    Aynı taslağın YÖK'ün 11 üyesinden 6'sını, Danıştay üyelerinin de dörtte birinin seçimini Bakanlar Kurulu'na bıraktığını anlatan Batum, "Sonra da bizim bunun demokratik ve sivil bir anayasa olduğuna inanmamızı bekliyorlar" diye konuştu.
     
    Yargının sorunlarına tüm siyasalların kayıtsız kaydığını öne süren Batum, yapılacak Anayasa'nın demokratik, laik, hukukun üstünlüğüne dayalı, içinde insan hakları ve yargı bağımsızlığı bulunan bir Anayasa olması gerektiğini belirterek, "Taslakta bunlar yok" dedi.
     
    Gazeteci Tuncay Özkan da yaptığı konuşmada, "Geleceğimizi karartmak isteyenlerin karşısında inanç ve kararlılıkla duracağız. Rejimin teminatı olan hukukçuların ve hukuk sisteminin yanındayız" dedi.
     
    Ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleri bulunan katılımcılar sıksık "Bağımsız yargı, tarafsız adalet", "Türkiye laiktir laik kalacak" şeklinde sloganlar attılar.
     
    Mitinge katılanlar, attıkları sloganlarla hükümeti ve basını da protesto ettiler.
     
    Mitinge, CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz ile bazı illerin baro başkanları, gazeteci Hulki Cevizoğlu da katılarak destek verdi.
     
    Konuşmaların ardından miting sona erdi.
     
    Barolar Birliği davetinde, "Türkiye'nin laik, demokratik, hukuk devleti karakterini değiştirme gayretlerine direnme bilincindeki herkesi bekliyoruz" demişti.
     
    Hakim ve savcılar yasası Meclis'te tartışmalarla kabul edilmiş, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onay süreci de muhalefetin eleştirilerine neden olmuştu.
     
    Tartışmalı yasaya Gül onayı
     
    Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''yargıda siyasallaşma'' eleştirilerine hedef olan hakim ve savcılar yasasını hızla onayladı ve yasa 4 Aralık'ta Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
     
    Bu gelişmenin ardından, Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV), yasayla ilgili 'Anayasa'ya aykırılık' talebinde bulunacağını açıkladı.
     
    Birlik, ''Cumhurbaşkanı'nın yasayı bu kadar kısa sürede imzalaması üzüntüyle karşılanmıştır'' dedi.
     
    Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul şubesi üyesi bir grup avukat da, kanuna karşı olduklarını bildirdi.

    Kanun, hakim ve savcı adaylarının Adalet Bakanlığı'nın yapacağı mülakatla atanmasına imkan tanıyor.
     
    Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle, yönetmelikle yapılan hakim ve savcı alımlarını yasal bir düzenlemeye kavuşturmayı amaçlayan kanuna göre, idari yargıda hakim olmak isteyen ve hukuk fakültesi dışındaki fakültelerden mezun olanların oranı, kabul edilecek aday sayısının yüzde 20'si ile sınırlandırılıyor.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow