hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş yeniden genel başkan

    Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş yeniden genel başkan
    expand
    KAYNAKAA

    Partisinin Ankara'daki Olağan Büyük Kongresinde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "TBMM'ye tanınan yetkilerin bir kısmının yerel yönetimlere verilmesini istiyoruz. Öz yönetimin hendekle barikatla alakası yok. İdari bir unsurun parçası değil, normal bir durum da değil. Bu olağanüstü bir durum" dedi. Eş Genel Başkanlar Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, yeniden parti genel başkanlığına seçildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    HDP'nin 2. Olağan Büyük Kongresi, "Demokratik Siyaset, Demokratik Özerklik, Demokratik Cumhuriyet" temasıyla Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda başladı.

    Kongre için partililer sabah erken saatlerden itibaren salona gelmeye başladı. Kongreye gelenler HDP görevlileri tarafından bir çok noktada aranarak salona alındı. Kongrenin gerçekleştirildiği salona, Atatürk posteri ile Türk Bayrağı asıldı. HDP flamaları ile süslenen salonda, davetlilerin oturdukları bölümün arka tarafında ise Türkçe ve Kürtçe sloganların yer aldığı afişler yer aldı. Bazı medya kuruluşlarının girişte, akreditasyon gereği salona alınmadığı kongreye 5 bin davetli ile bin 49 kongre delegesi katıldı.

     

    Kongrede eş genel başkanların yanı sıra 100 asıl, 50 yedek üyeden oluşacak Parti Meclisi, 7 asil, 2 yedek üyeden oluşacak Merkez Disiplin Kurulu ile 5 asil, 2 yedek üyeden oluşacak Uzlaşma Kurulu seçilecek. Kongre, salonun dışına kurulan dev ekrandan da takip edilebildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Selahattin Demirtaş: "Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda olacağız"

    Ana teması: yerel demokrasi ve demokratik cumhuriyet

    Kongre hakkında bilgi veren HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Saruhan Oluç, yerellik vurgusunun ön planda olacağını söyledi. Şırnak dışındaki bütün delegelerin Başkente geldiğini, kongre öncesinde 60 ilde konferanslar, ilçelerde halk toplantıları yaptıklarını belirten Oluç, bugün bu toplantılarda alınan kararların kongreye taşınacağını ifade etti. Kongrenin çok zor şartlar altında gerçekleştiğine işaret eden Oluç, ana temanın "yerel demokrasi ve demokratik cumhuriyet" olduğunu vurguladı.

    Demirtaş: "HDP milletvekilinin de olduğu heyete ateş açıldı"

    "Barış süreci yeniden başlasın"

    Oluç, şunları kaydetti: “Eskimiş idari yapının alternatifi yerelde yerel yönetim mekanizmalarını güçlendirmektir. Biz yerinde ve yerelde yönetimi demokratik özerklik anlayışını çok önemsiyoruz. Bugün başkanlık sistemi tartışmasını ne kadar yapmak meşru ise bizim de öz yönetim tartışmasını yapmamız o kadar meşrudur. Yerel meclisler, bölge meclisleri olmasını istiyoruz. Bu bölünme, ayrılma, parçalanma demek değildir. Eşit yurttaşlık, anayasal yurttaşlık istiyoruz. Onurlu barış birlikte yaşam istiyoruz. Barış sürecinin yeniden başlamasını düşünüyoruz.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kongreden bu mesajları en güçlü şekilde dünyaya vereceklerine dikkat çeken HDP’li Oluç, “Bugün bütün Türkiye’ye cesareti bulaştıracağız." dedi.

    Demirtaş'tan Leyla Zana açıklaması

    AK Parti ve MHP'ye davet gönderilmedi

    HDP, bazı siyasi partileri, söylemleri sebebiyle davet etmedi. HDP, kongre için AK Parti, MHP, Büyük Birlik Partisi ile Vatan Partisi'ne davet göndermedi. CHP adına ise HDP kongresine Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan geldi. Ayrıca kongreye, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Atik Ağdağ, DSP'den Nursel Kızılırmak, Emek Partisi'nden de eski HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel katıldı.

    Ankara Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda gerçekleştirilen kongrede, salona "Vicdani ret hakkı tanınsın", "Hasta tutsaklar insanlık ayıbıdır", "Zindanlar boşalsın, siyasi tutsaklara özgürlük", "Katıl, harekete geç, değiştir" yazılı pankartlar asıldı. "Tecrite son, müzakereler başlasın" yazılı platformda ise Türk bayrağı ve HDP amblemi yer aldı. Ayrıca platformda, Öcalan'ın, görüşmeler sırasında çekilen fotoğrafı, zaman zaman sahneye yansıtıldı. Kongreye katılanlar da sloganlar attı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    HDP'den Cizre açıklaması: "Yaralılar hastaneye kaldırıldı"

    HDP milletvekilleri salona girdiğinde partililer tarafından uzun süre alkışlandı. Milletvekilleri de partilileri selamladı. Kongrede Kürtçe ve Türkçe şarkılar çalındı. HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ, salona birlikte girdi. Eş genel başkanlar, salonda partilileri selamladı.

    Bin 40 delegenin oy kullanacağı kongrede, Parti Meclisi seçimi yapılacak. Anonslar Türkçe ve Kürtçe yapıldı. Divan teşekkülünden sonra saygı duruşu yapıldı ve kongre başladı. Önergeyle "divan eş başkanlığına" Onur Hamzaoğlu ile Leyla Güven seçildi.

    HDP'den "301. Madde kaldırılsın" teklifi

    Figen Yüksekdağ konuştu

    HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, kongrede yaptığı konuşmada, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, "Türkiye halklarına dayatılan yönetim biçimi bir yazgı değildir, kader değildir. Bizler değişimin gücüne inananlar olarak Türkiye'nin ve Türkiye halklarının bu despotik rejime bir tutsak haline getirilmemesi için mücadele ediyoruz" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yüksekdağ'dan Davutoğlu'nun iddiasına cevap

    "Tekçiliği dayattılar"

    Partisinin 2014 yılında yapılan olağanüstü kongresinden bu yana Türkiye'de çok şeyin değiştiğini, kısa süreye çok büyük başarılar ve üzüntülerin sığdığını belirtti. Yüksekdağ, şöyle konuştu:

    "Bizler değişime inandık. Türkiye'de yıllar boyunca, yüzyıllar boyunca oluşturulan çizginin bir yazgı olmadığını, bir kader olmadığını anlattık. Türkiye halklarına dayatılan yönetim biçimi bir yazgı değildir, kader değildir. Bizler değişimin gücüne inananlar olarak Türkiye'nin ve Türkiye halklarının bu despotik rejime bir tutsak haline getirilmemesi için mücadele ediyoruz. Türkiye siyasetini adeta bir hapishaneye dönüştürdüler yıllar boyunca. Farklı sesin duyulmadığı, yüzyıl boyunca oluşturulmuş egemen devlet zihniyetinin, statükosunun yeniden yeniden üretildiği, yamalı yırtıklarının dikilip yeniden tedavüle sokulduğu bir siyasi anlayışı ve tekçiliği dayattılar. Bu hapishanenin, duvarların, parmaklıkların dışında söz söyleyene, bu statükoyu değiştirmek isteyenlere düşmanlık hukukunu esas alarak tavır ve davranış sergilediler."

    Hakkari ve Şırnak'ın taşınma planına HDP'den sert tepki

    "Bu proje bütün saldırılara inat yaşadı, yaşayacak"

    HDP olarak Türkiye siyasetinin etrafındaki bu parmaklıkları kırdıklarını ve siyasi alanın bir hapishane haline getirilmesine karşı çıktıklarını belirten Yüksekdağ, siyasetteki demokrasi ve özgürleşme enerjisini açığa çıkardıklarını, 7 Haziran'da da bunu gösterdiklerini ifade etti. Yüksekdağ, "Bu proje bütün yıkım saldırılarına, bütün tasfiye çabalarına inat yaşadı, yaşayacak. Kazandı, kazanacak. Bizler HDP projesinin yaşatılması ve kazanması sorumluluğunu, görevini her şeyden önce bu büyük ve tarihsel mücadelede şehit düşen, aramızdan ayrılan canlarımıza borçluyuz. Bizlere umut besleyen, umudu büyütme, özlemlerine ulaşma heyecanıyla bizlere yönelen Türkiye halklarına borçluyuz. Artık bizler için HDP projesinin yeni ve daha büyük başarılar elde etmesi bir boyun borcudur, tarihsel bir sorumluluk ve zorunluluktur" dedi.

    Selahattin Demirtaş'tan eşiyle ilgili haberlere yalanlama

    "Barış istemek suç"

    Ülkeyi yıkıcı bir siyasi rejimin yönettiğini kaydeden Yüksekdağ, "Bütün enerjilerini başkanlık modeli adı altında despotizmi yeniden inşa etmeye vakfetmiş durumdalar" ifadesini kullandı. Figen Yüksekdağ, şöyle devam etti:

    "Barış istemek suç, barış istediğini söyleyen akademisyenler suçlu, çocuklar ölmesin diyen kadınlar terörist, bu siyasi iktidarın gözünde geleceğini isteyen gençler imha edilmesi gereken, ortadan kaldırılması gereken varlıklardır. Bu siyasi iktidarın nezdinde söz söylemek, konuşmak adeta zül sayılıyor. Bütün diyalog kanallarının kapatıldığı, konuşma, söz ve diyaloğun zemini, merkezi olan parlamentonun işlevsiz hale getirildiği, bir saray vesayeti ve tahakkümü altına alındığı bir siyasal rejimden bahsediyoruz."

    Demirtaş: "Ölüden hesap sormaya kalkan akademisyenlerden sormuş çok mu?"

    "Ortadoğu ve Mezopotomya'da en demokratik örnek olacak"

    Türkiye toplumunun önünü açacak yeni bir rejimin yoluna baktıklarına işaret eden Yüksekdağ, şunları kaydetti:

    "Türkiye'de bir demokratik cumhuriyet anlayışına dayanan yeni demokratik bir modelin kurulması ve inşa edilmesi, savaşa, ölüme, kana ve istikrarsızlığa boğulmuş bütün Ortadoğu ve Mezopotamya toprakları üzerinde en demokratik ve güzel model olacaktır. Bizler sarayın modeli ve bize çizdiği, dayattığı şemaya mahkum değiliz. Sarayın da bir model teklifi var elbetteki, saraydakinin de bir model teklifi var. Egemen anlayışın bütün Türkiye ve bölge halkları için önerdiği model; despotizme dayalı bir tek adam ve tek parti rejimdir. Parlamenter sistemin tasfiye edildiği, en asgari demokratik kriterlerin dahi mumla arandığı, bir modeli ve rejimi dayatıyorlar bütün Türkiye toplumuna ama bizler Türkiye'nin nasıl bir politik coğrafyada yer aldığının çok iyi ve net bir şekilde farkındayız. Türkiye'de inşa edilecek bir diktatörlük, bütün Ortadoğu'da ve bölgede kaosun, despotizmin ve savaşın derinleşmesi anlamına gelir. Bütün Türkiye halklarının bu savaşın parçası haline getirilmesi anlamına gelir ama Türkiye'de inşa edilecek bir demokratik cumhuriyet ve demokratik ulus modeli bütün bir bölgede ve Türkiye'de yeni bir yaşamın, insanlıktan yana yeni bir kapının açılması anlamına, başlaması anlamına gelir."

    Kongreyi yeni bir başlangıç için topladıklarını belirten Yüksekdağ, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın tecrit altında olduğunu ve bugünkü kongreye mesaj göndermediğini belirterek, 2014 yılındaki kongre mesajını okudu.

    Demirtaş konuştu

    Figen Yüksekdağ'ın ardından HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş konuştu; Türkiye'de diktatörlük istemediklerini, parlamenter sistemin de iyi işlemediğini, TBMM'ye tanınan yetkilerin bir kısmının yerel yönetimlere verilmesini istediklerini söyledi. Öz yönetimin hendek ve barikatla ne alakasının olduğunun sorulduğunu ve buna saygı duyduklarını dile getiren Demirtaş, "Öz yönetimin hendekle barikatla alakası yok. İdari bir unsurun parçası değil, normal bir durum da değil. Bu olağanüstü bir durum" dedi.

    Selahattin Demirtaş, bir yerde silahlar konuşuyorsa, orada silahların üstünlüğünden değil, siyasetin eksikliğinden söz etmek gerektiğini ifade etti. Demirtaş, "Biz barış için en fazla çaba gösteren partiyiz. Fakat yetmediği de anlaşılıyor. HDP bir halklar birliği, bir inançlar birliği. 'Bölücüsünüz' diyenlerin tuzağına düşmeden yeni bir birlik kurmaya çalışıyoruz. Biz neyi bölmüş oluyoruz? Faşizmin yarattığı tekçiliği. Faşizmin yarattığı bu anlayış bölünmezse ülke birleşmiyor ki" diye konuştu.

    "Ülkemizde diktatörlük istemiyoruz"

    Her dönem kendilerinin vatan hainliğiyle suçlandığına dikkat çeken Demirtaş, "Dün çözüm sürecine elimizi, tüm vücudumuzu taşın altına koyduğumuzda vatan haini ilan edildik. Bugün de çözüm sürecini bitirenler, bizi vatan hainliğiyle suçluyor. Demek ki her dönem ilkeli duruyoruz ki rakiplerimiz, muhalefet değiştikçe söylemleri de değişiyor" değerlendirmesinde bulundu. Demirtaş, sözlerine şöyle devam etti:

    "Ülkemizde diktatörlük istemiyoruz, parlamenter rejim de iyi işlemiyor. Meclis'e tanınan yetkilerin bir kısımın yerel yönetimlere verelim diyoruz. Bunu biz de icat etmiş değiliz. Demokratik hiçbir devlette merkezi, tekçi yönetim yoktur; yerinden yönetim vardır. İlle de bir tür öz yönetim vardır. Biz bunu savunduğumuz için vatan haini olarak yaftalanıyoruz. Toplumun bölünmesini engelleyecek bir demokratik modelden bahsediyoruz"

    Öz yönetimin hendek ve barikatla ne alakasının olduğunun sorulduğunu ve buna saygı duyduklarını dile getiren Demirtaş, "Öz yönetimin hendekle barikatla alakası yok. İdari bir unsurun parçası değil, normal bir durum da değil. Bu olağanüstü bir durum. Şimdi mevzuyu nereden alıp çözeceğiniz konusunda iki farklı bakış açısı var. Sorunun çözümü konusunda yaklaşımımız taban tabana zıt. Diyalog ve müzakere ile çözülmesi çok kolay. Hükümet ise 'ev ev temizlik yapacağım' diyor. 'Gerekirse sivil katliamları da göze alıp bu şekilde meseleyi çözeceğim' diyor. Ev ev temizlik diyorlar. Sen hangi evi, hangi ilçeyi temizlemekten söz ediyorsun? Bu rejimin adı ileri demokrasi olabilir mi? Kamu düzenini düzelteceksek bu, diyalog ve müzakere ile yapılabilir. Cizre'de iki aydır insanlar evinden çıkamıyor. Herkes bulunduğu evin ya banyosunda ya bodrumunda yaşıyor." ifadelerini kullandı.

    "Türkiye hepimizin ortak vatanı; felaketi hepimizin felaketi olur"

    Demirtaş, "Kolay zamanlarda barış demek kolay. Saray'daki, analar ağlamasın dediğinde alkışlayanlar, şimdi aynı şeyi söyleyenleri yuhalıyor. Türkiye'nin yüzde 85'i çözüm sürecini savunuyordu. Şimdi nerede onlar? Sarayın 'Analar ağlamasın' demesini mi bekliyorlar? Barış savunuculuğu kişiden kişiye, zamandan zamana değişmez. Bu, ahlaki bir tutumdur." şeklinde sözlerine devam etti.

    Her ölümün yeni duygusal kırılmalara yol açtığına dikkat çeken Demirtaş, "Türkler ve Kürtler arasında onarılması güç duygu yarılmalarına yol açıyor. Herkesin bunu çok iyi hesaplaması lazım. Türkiye hepimizin ortak vatanıdır. Türkiye'nin felaketi hepimizin felaketi olur. Türk'ün de Kürt'ün de felaketi olur. Türkiye'nin felakete sürüklenmesi ne Türk'e ne Kürt'e ne de Ortadoğu'ya faydası olur. Türkiye'nin felakete sürüklenmesini engellemenin yolu demokrasiyi güçlendirmektir. Güçlü ordu, güçlü başkanlık sistemi değildir. Tek şey demokratikleşmedir." diye konuştu.

    "Suriye'deki Kürtleri artık tehdit olarak görmekten vazgeçin"

    Suriye'deki Kürtleri artık tehdit olarak görmekten vazgeçmeleri gerektiğini kaydeden Demirtaş, "Suriye'de barışa katkı sunacak bir oluşuma, Türkiye hangi akılla karşı çıkacak?" diye sordu.

    HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bu hafta kurulacak olan Meclis Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda yer alacaklarını söyledi. Demirtaş, "Biz de Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda olacağız." dedi.

    Demirtaş, yeni anayasa konusunda iktidarı oluşturan parti ile görüş farklılıkları olduğunu vurguladı. Eşitlik, adalet tanımları konusunda farklılıkları olduğuna dikkat çeken Demirtaş, bunun öyle nüans farkı da olmadığını, taban tabana farklılık olduğunu ifade etti.

    "Hesap vermeye gelin artık"

    AK Parti'nin halen 14 yılın ardından iktidara geldiklerine inanamadığının altını çizen Demirtaş, şunları söyledi: "14 yıl iktidarda hangi sorunu çözdüler? Hepsi duruyor. Halen muhalefeti suçluyorlar. Muhalefetten hesap soran tuhaf bir iktidar. Kendilerini muhalefette mi sanıyorlar? Bu psikoloji ile devleti ele geçirdiniz ey vicdansızlar. Hesap sormaktan vazgeçin, hesap vermeye gelin artık."

    HDP'nin büyümesinin umudun büyümesi demek olduğunu ve umudun büyütülmesini isteyen Demirtaş, sözlerini Ahmed Arif'in şiiriyle tamamladı: "Öyle yıkma kendini. Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol. İçerde, dışarda, derste, sırada. Yürü üstüne üstüne. Tükür yüzüne celladın, fırsatçının, fesatçının, hayının... Dayan kitap ile dayan iş ile tırnak ile diş ile umut ile sevda ile düş ile. Dayan rüsva etme beni."

    Demirtaş ve Yüksekdağ yeniden genel başkanlığa seçildi

    HDP'nin Ankara'da bugün gerçekleştirilen 2'nci Olağan Kongresi sonucunda Eş Genel Başkanlar Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, yeniden parti genel başkanlığına seçildi. HDP Basın Bürosu'ndan yapılan açıklamaya göre Parti Meclisi, Merkez Disiplin Kurulu ve Uzlaştırma Kurulu şöyle şekillendi:

    Parti Meclisi asil üyeleri

    Abdullah Alagöz
    Abdurrahman Doğar
    Ahmet Kaya
    Ali Kenanoğlu
    Ali Ürküt
    Alp Altınörs
    Arife Çınar
    Asiye Kolçak
    Aycan İrmez
    Ayhan Bilgen
    Aysel Çalağan
    Aysel Tuğluk
    Ayşe Berktay
    Ayşe Erdem
    Azad Barış
    Aziz Tunç
    Bedriye Yorgun
    Berat Birtek
    Berfin Azdal
    Berfin Özgü Köse
    Berfum Çolak
    Besime Konca
    Beycan Taşkıran
    Can Memiş
    Celalettin Can
    Cemal Coşğun
    Cemil Elden
    Cihan Erdal
    Coşkun Üsterci
    Çilem Küçükkeleş
    Dara Demiralp
    Dilek Aykan
    Doğan Erbaş
    Edibe Şahin
    Elif Tuğra
    Emine Beyza Üstün
    Emirali Türkmen
    Erkan Cengiz
    Erkan Metin
    Fatma Gök
    Fatma Kurtulan
    Feray Mertoğlu
    Fırat Epözdemir
    Fırat Yaman
    Filiz Koçali
    Gencay Gürsoy
    Gülçin İsbert
    Gülsen Ülker
    Gülsüm Ağaoğlu
    Gülşen Uzuner
    Günay Kubilay
    Hatice Kavran
    Hişyar Özsoy
    Hüsamettin Özdem
    Hüseyin Yılmaz
    İbrahim Akın
    İlkay Yenigün
    Kadir Selamet
    Kıvanç Eliaçık
    Mahmut Çelik
    Mehtap Kıyar
    Metin Kılıç
    Mizgin Ermiş
    Murat Mıhçı
    Musa Piroğlu
    Mustafa Avcı
    Müge Yamanyılmaz
    Mülkiye Birtane
    Nadir Yıldırım
    Nadiye Gürbüz
    Nimet Sezgin
    Nimetullah Erdoğmuş
    Nuran İmir
    Orhan Çelebi
    Osman Baydemir
    Osman Demirci
    Osman Ergin
    Ömer Önen
    Pınar Akdemir
    Pınar Aydınlar
    Rana Özpolat
    Rıdvan Turan
    Sandra Nalbant
    Hakkı Saruhan Oluç
    Seher Akçınar Bayar
    Semra Uzunok
    Serpil Kemalbay Pekgözegü
    Sevgi Örüç
    Sezai Temelli
    Sezgin Kartal
    Sibel Erduman
    Songül Erol Abdil
    Sultan Özcan
    Suzan Karabaş
    Şükran Dağ Cabir
    Yeliz Yıldırım
    Yurdusev Özsökmenler
    Yüksel Budak
    Zana Döner
    Ziya Çalışkan

    Merkez Disiplin Kurulu asil üyeleri

    Hamit Geylani
    Hatice Erbay
    Hatip Çaplık
    Mahmut Demirel
    Mukaddes Erdoğdu Çelik
    Nuriye Taka
    Sinem Coşkun
    Şilan Aydın Üzgeç
    Zahit Mutlu

    Uzlaşma Kurulu

    Ali Haydar Konca
    Kifayet Ceylan
    Özgür Sevgi Göral
    Taşkın Aktaş
    Yavuz Önen

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow