hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kadir Has Üniversitesi "Ulusal Kültür Belgeliği" kuruyor

    Kadir Has Üniversitesi  Ulusal Kültür Belgeliği kuruyor
    expand

    Kadir Has Üniversitesi bünyesinde, Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman’ın koordinasyonuyla “Ulusal Kültür Belgeliği”tanıtıldı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Türkiye’nin tarihine ışık tutacak olan “Ulusal Kültür Belgeliği”ne ilk olarak yönetmen ve senarist Ali Özgentürk’ün arşivi belgelerinin dâhil edilmekte olduğu Ulusal Kültür Belgeliği’nde; yazışmalar, mektuplar, video çekimleri, film ve video kayıtları, mekân ve insan fotoğrafları, kamera arkası görüntüleri, belgesel filmler ve çok sayıda söyleşi kullanıma açılacak.

    Kadir Has Üniversitesi'nde yapılan basın toplantısında konuşan, Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman, Kadir Has Üniversitesi'nde önemli, iddialı işlevsel bir Bilgi Merkezi’ne sahip olduklarını aktararak, "Bu Bilgi Merkezi’nde Özel Arşivler Koleksiyonukuruyoruz. Türkiye'nin kültürüne, sanatına, siyaset hayatına, toplumsal hayatına etkide bulunmuş, emek vermiş, onun için ürün vermiş olanlar hayatlarının belli bir dönemine geldiklerinde ellerindeki birikimi ne yapacaklarını bilemezler. Şimdi Kadir Has Üniversitesi'nde özel arşivler koleksiyonu oluşturmak suretiyle biz bu imkânı oluşturuyoruz." dedi.

    Bilgi Merkezi’nin içinde sanat, kültür, siyaset dünyasının önemli isimlerinin özel arşivlerini biriktireceklerini aktaran Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman, sözlerine şöyle devam etti: "Bu pasif, nötr bir depolama işlemi değil. Birincisi, bu ulusal belgelik dijital ortama geçirilecek ve kullanıma açılacak. Dijital ortama geçirdiğimiz anda Ulusal Belgelik, uluslararası, ulus ötesi bir belgelik niteliği kazanacak. İkincisi eğer arşivini aldığımız kişi hayattaysa ona dört döneme kadar üniversitede bulunma, bir atölye çalışması içinde yapıtlarını, emeğini, birikimini öğrencilerle paylaşma imkânı vereceğiz. Dolayısıyla o arşivi meydana getiren tarihin doğrudan doğruya o kişi tarafından anlatımı ve kendisinden sonraki kuşaklara emanet edilmesi söz konusu olacak. Üçüncüsü, bazı arşivlerin işlenmeye, daha geliştirilmeye muhtaç parçaları vardır. Bu tür üzerinde çalışılacak malzemeyi de biz işleyerek yine gelecek kuşaklara aktarmayı hedefliyoruz."Kahraman, söz konusu sürecin ilk aşaması olarak senarist-yönetmen Ali Özgentürk'ün arşivini aldıklarını, Ali Özgentürk'ün Kadir Has Üniversitesi’nde yapıtlarını ve arşivini anlatacağı, yorumlayacağı dört dönemlik bir atölye çalışması yapacağını söyledi.Ulusal bellek başlığı altında oluşturulan arşivlerin ülkemiz açısından önemli olduğunu vurgulayan senarist-yönetmen Özgentürk de, bu çalışmayı bütün üniversitelere emsal olması açısından çok önemsediğini dile getirdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    YILMAZ GÜNEY’İN MEKTUPLARI DA BU ARŞİVDE OLACAK

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Arşivinin kendiliğinden oluştuğunu belirten Özgentürk, ‘‘Bu arşivde Yılmaz Güney mektuplarından tutun da edebiyata, fotoğrafa, birçok çalışma var. 1950 yılı hem Türkiye için hem de benim için çok önemli oldu. Politik hayatım bu dönemde başladı. Bu arşiv benim 1950’den buraya kadar politika, edebiyat, hapiste, dışarıda, sinema hayatım da dahil belgeleri içermektedir. ’’ ifadelerini kullandı.

    “TARİH FARKLI YAZILACAK”

    Bugünden itibaren Türkiye tarihininönümüzdeki dönemde farklı yazılacağını belirten Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman, “Bu, Türkiye’nin bugünden itibaren önümüzdeki dönemde tarihinin farklı yazılacağını gösteren bir nokta. Bir belge ortaya çıktığı andan itibaren tarih değişir. Biz bu arşivleri buraya sadece muhafaza etmek için almıyoruz. Arşiv donuk değil; kendini üreten bir şeydir. Bir belge, arşiv belgesi haline zamanla gelir. Bir kurum içinde arşiv belgesine dönüşür. Fakat orada da donuk bir biçimde duruyorsa bir şey ifade etmez. Bu nedenle bu arşivlerin kullanıma açılması ve dolaşıma girmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bugünün dünyasında bunların dijital ortama taşınması gerekir. Bir kere oraya girdikten sonra bunların kamusal kullanım alanında olması kolaylaşıyor. Ayrıca arşivini aldığımız hayatta olmayan kişilerin yarım kalan yapıtlarının da gün ışığına çıkarılmasını istiyoruz. Fakat şayet hayattaysa kendisinin de sürece katılmasını istiyoruz” dedi.Söz konusu arşivin en iyi filmi olduğunu aktaran Özgentürk, sözlerine şöyle devam etti:"Benim mütevazi arşivim ilerde mutlaka gelişecek. Bunu da bütün üniversitelere emsal olması açısından çok ama çok önemsiyorum. Benim 500 saatlik derin ve serbest söyleşiler adını verdiğim iki yıl içinde İlber Ortaylı, Ali Nesin, Sezen Aksu, sinemadan, kültür hayatından, edebiyattan elliye yakın yazar aydınla yaptığım söyleşiyi şöyle tasarlamıştım; 100 yıl sonra ortaya çıkmak üzere. Ama bu artık benim yönetimimden çıkıp üniversitenin yönetimine girdi. Bu arşivin bir bölümü. Bir de ben arşivle ilgili tabii ki haklı olarak arşivin iklimiyle ilgili bazı bilgiler verdim."Özgentürk, arşivde Yaşar Kemal ile birlikte çektikleri ve daha önce yayınlanmamış bir belgeselin de yer aldığını aktardı.Ali Özgentürk'ün arşivinde, 150 saatlik film kaydı, 500 saati dolduran Akira Kurosawa, Bernardo Bertolucci, Anthony Quinn, Alan Parker, Atıf Yılmaz, Yılmaz Güney, Yaşar Kemal, Aziz Nesin, Türkan Şoray, Uğur Yücel, Tomris Uyar, İlber Ortaylı, Abidin Dino, Yılmaz Erdoğan, Sezen Aksu,ve diğer pek çok değerli isimle röportajları, söyleşileri, mektuplaşmaları, ses bantları, belgesel çalışmaları, film kayıtları, daha önce yayınlanmamış 1960-1070 yıllarına ait belgeseller, senaryo çalışmaları yer almakta.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow