hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Son dakika... AK Parti'den yeni kanun teklifi

    Son dakika... AK Partiden yeni kanun teklifi
    expand
    KAYNAK DHA

    AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, açıklamalarda bulundu. "39 maddelik Çevre Ajansı'nın kurulmasını öngören yasa teklifimizi sunduk." diyen Muş, "Ne tür faydalar sağlayacak bize. Hammadde ihtiyacı azalacak. Emisyonlar azalacak. Yerel üretimlerin atık bertaraflarında azalma olacak. İlk yıl burada beklediğimiz istihdam 7 bin 500" diye konuştu. Muş, "Teklifle bazı ürünlerde geri dönüşüm planlıyoruz, sıfır atık sistemi kurmayanlara para cezası gelecek." ifadelerini kullandı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    AK Parti Grup başkanvekili Mehmet Muş TBMM'de yaptığı açıklamada şunları söyledi:

    Bugün Meclis Başkanlığı'na 39 maddelik Çevre Ajansı'nın kurulmasını öngören yasa teklifimizi sunduk.

    Teklifle bazı ürünlerde geri dönüşüm planlıyoruz, sıfır atık sistemi kurmayanlara para cezası gelecek.

    Umuma açık yerlerde çevreyi kirletenlere para cezası getiriyoruz.

    Ne tür faydalar sağlayacak bize. Hammadde ihtiyacı azalacak. Emisyonlar azalacak. Yerel üretimlerin atık bertaraflarında azalma olacak. İlk yıl burada beklediğimiz istihdam 7 bin 500.

    20 yıl içinde 12 bin kişilik bir istihdam burada oluşmuş olacak. 20 yıl için ekonomiye 6 milyar Euro civarında bir katkı sağlamasını bekliyoruz. Atık plastik ithalatının da yüzde 40 oranında azalmasını beklemekteyiz. 2022'nin ocak ayında sistem çalışmaya başlayacak.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kanun geçtikten sonra 1 yıl sistemin kurulumu için çalışılacak. 1 yıl sonra 2021'in başında da bütün bu kutulardır geri dönüşüm kapsamında ekonomiye kazandırılacak.

    Çevre kanunda belli başlı düzenlemeler yapıyoruz depozito sistemine dahil olamayan satış noktalarına her metrekare için 100 lira ceza geliyor.

    Sıfır Atık Yönetim Sistemi kurmayanlar ya da beyan etmeyenlere de 20 bin lira idari para cezası gelmiş olacak.

    AK Partili Muş, Meclis Başkanlığı'na sundukları 39 maddelik teklifin ayrıntılarını açıkladıktan sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Muş, Hatay'da meydana gelen yangına ilişkin, "Özellikle son iki yıldır istihbarat birimlerinin elde ettiği bilgilere göre; PKK’nın bu yönde talimatları olduğu biliniyor. Yangınlarla alakalı talimat verdiği biliniyor. Geçmişte de biliyorsunuz, PKK ve onun iltisaklı yapıları bu orman yangınlarını gerçekleştirdiler ve buna teşebbüs ettiler. Hatay'da yangınla alakalalı tahkikat devam ediyor. Buradaki yangınla hemen PKK'nın kolu bu olaylı üstlenmiş durumda" dedi. Muhalefetin, kamu mali yönetimi ve kontrolüne ilişkin hazırlanan teklifle hükümetin bütçedeki harcamaların görünmez hale getireceğine yönelik eleştirisi olduğu hatırlatılan ve değerlendirmesi sorulan Muş, "Muhalefet kanun teklifini iyi okuyamamış. Aslında daha şeffaf hale getiriliyor ve kalem kalem yapılan harcamalar gösterilecek. Şu andan çok daha açık ve net bir şekilde bu harcamalar görülecek. Ben bu tip bir yorum yapmalarını hayretle karşıladım. Bu kanun teklifini okumamışlar ya da iyi okuyup meseleyi kavrayamamışlar diye düşünüyorum" yanıtını verdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    'SEÇİMLER ZAMANINDA'

    Muş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 'erken seçim' çağrısı yaptığına ilişkin açıklamalarının hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:

    "İşimiz çok. Yapmamız gereken çok fazla bir iş var. Bizim gündemimizde bir seçim olmadığını defalarca söyledik. Diğer partiler de söylüyor. Şöyle bir tablo var kaşımızda. CHP'nin kazandığı belediyeler var. Bir kere onları yönetmesi lazım. Yaklaşık bir buçuk yıl geçti daha gözle görülür bir hizmet yok ortada. Önce bir belediyeleri yönetmesi lazım. Kazandıkları belediyeleri yönetmekten aciz bir parti var karşımızda. İl başkanları var onların. Ben ona, 'C5 genel başkanı', 'MYK üstü' diyorum. İstanbul İl başkanı 'biz Türkiye'yi yönetmeye hazır değiliz' diyor. Diğeri 'yönetmeye hazırız' diyor. Diğer taraftan 'kaynak bulamıyoruz yönetemiyoruz' diye feryat ediyorlar.  Dolayısıyla böyle bir tablo karşısında ana muhalefet kendi meşgul oldukları alanları idare edemezken, Türkiye'nin yönetilmediğini iddia ederek erken seçim talep ediyorlar. Bunları ciddiye almıyoruz. Seçimler zamanında 2023’te. Kendilerine tavsiyem Türkiye'yi yönetmeye taliplerse milletin gönlüne girecek şekilde çalışsınlar. Türkiye'de erken seçim olmaz. Seçimlerin olacağı tarihi de kendilerine deklare ediyoruz. 2023'e hazırlansınlar, meydana çıksınlar, el mi yaman bey mi yaman göreceğiz."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    BABACAN'A ELEŞTİRİ

    Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan'ın, kayyum atamalarına ilişkin, "Seçilmiş belediye başkanları makamlarından indirilip, yerine atanmış kişiler görevlendiriliyor” sözünün hatırlatılması üzerine; terörle mücadelenin sadece dağda silahla olmadığını kaydeden Muş, her alanda terörle mücadelenin olduğunu söyledi. Dağa kaçırılan çocukları için HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbeti tutan Diyarbakır annelerine değinen Muş, şöyle konuştu: "Bu anneler, HDP Diyarbakır İl Başkanlığının önüne gidiyorlar? Çünkü çocuklarını iş vaadiyle kandırmışlar. Bunları da belediyenin imkanlarıyla yapmışlar. 83 milyon vergi ödüyor, ödediği vergiler, bir şekilde sistem dışına çıkarılıp terörün finansmanı için kullanılıyor. Bunlar istihbarat birimlerinin tespitleri neticesinde ortaya çıkıyor. Vatandaşlarımızın vergilerinin terörün finansmanına gitmesine nasıl göz yumalım? 'Kayyum atamayın.' Ama neticesi farklı oluyor. Menfezlere bombaların nasıl yerleştirildiği, iş makinelerinin orada nasıl kullanıldığı, belediyelerin imkanları kullanılarak gençlerin kandırılıp nasıl dağa çıkarıldığını hemen unutuyoruz. Dolayısıyla bu mücadele verilecek. HDP'ye sürekli şunu söyledik, 'Terörle aranıza mesafe koyun. Terörle bağınızı koparın. Terör faaliyetlerine destek vermeyin. Onların propagandasını yapmayın.' dedik. Ama onlar hiç akıllanmışa benzemiyorlar. Oradan bir adım bile geri adım atmıyorlar. Peki ne yapacaksınız? Dolayısıyla bu bir zorunluluk."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    'TÜRKİYE, 83 MİLYONUN ORTAK DEVLETİDİR'

    Türkiye'nin, bu normalleşmeyi AK Parti'yle yakaladığını belirten Muş, "Şunu gözden kaçırmayalım, Türkiye'nin resmi dili Türkçe'dir" dedi.

    Bu açıklamaları sinsi bir plan olarak gördüklerini dile getiren Muş, "Bir şeyin altyapısı hazırlanmaya çalışılıyor. Bunlar Türkiye'nin birliğini ve beraberliğini tehlikeye atabilir. Hiç kimsenin 'Ben siyaset yapıyorum' diye özensiz davranmak gibi bir durumu olamaz. Dikkatli davranmak zorundayız. 'Siyaset yapacağız, karşımızdakini eleştireceğiz' diye Türkiye'nin birliğini zarara ve zaafa uğratacak işlerin için girmek Türkiye'ye büyük zarar verir. Türkiye bunu kaldırmaz. 83 milyon bu ülkenin kurucu unsurudur. Burada bir etnik grubu, Kürtleri en fazla ötekileştiren parti de HDP'dir. Kürtler de Türkler de diğer yaşayan insanlar da bu devletin asli unsurudur. Dolayısıyla Türkiye, 83 milyonun ortak devletidir. Bunu çatırdatmaya, zedelemeye, zayıflatmaya yönelik açıklama ve beyanlar bu ülkeye ve devlete fayda sağlamaz" ifadesini kullandı.

    'VATANDAŞIN GÜNDEMİNİ SÜREKLİ BOŞ İDDİALARLA MEŞGUL ETMEMEK LAZIM'

    Kamuda ve bakanlıklarda tarikat tartışması olduğu dile getirilerek, "Bununla ilgili muhalefet FETÖ örneğini göstererek, bugün iktidarın gerekli adımları atmadığını ve bunu ciddiye almadığını iddia ediyor. Bu konuda düşünceleriniz nelerdir?" sorusa Muş, "Bu konuda ilgili bakanlıklarımız gerekli açıklamayı yaptılar. İçişleri Bakanımız gerekli açıklamayı yaptı. Bununla alakalı bir şey varsa zaten savcılıklar bunun üzerine giderler" şeklinde yanıt verdi.

    Muş, FETÖ'yü devletin içinden söküp atanın, AK Parti iktidarı olduğunu söyleyerek, "Devlet içinde herhangi bir organize yapıya müsamaha edilmesine asla rıza gösteremeyiz. Bu, organize yapı tarikat olur, başka bir grup olur, ne olursa olsun devlet, 83 milyonun yansımasıdır. Belli bir grubun yansıması olmaz, olamaz. Buna en fazla dikkat eden partiyiz diye düşünüyorum. Asla göz yumamayız ve buna şimdiye kadar müsaade edilmedi. Devletin ilgili birimleri bu konuda çok hassastır. İddia edildiği gibi bir tehlike ortaya çıktığında gereken adımları atarlar. Vatandaşın gündemini sürekli boş iddialarla meşgul etmemek lazım" dedi.

    Muş, baro seçimleri öncesinde İstanbul ve Ankara'da kamu avukatlarına baskı yapıldığı, kamu avukatlarının sürgünle tehdit edildikleri iddiasının hatırlatılması üzerine, "Biz iddialarla hareket edemeyiz, iddialarla konuşamayız. Varsa bunun belgeleri, ilgililer çıkarır. Bunu yapan varsa bu hukuka aykırıdır. Savcılık gereken çalışmayı yapar" ifadesini kullandı.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow