hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Duygu Merzifonluoğlu Duygu Merzifonluoğlu

    "Sana duvar ördüysem, tuğlasını sen verdin"

    25.12.2019 Çarşamba | 13:28Son Güncelleme:

    Bazen bulunduğumuz yerden deniz görünmüyor olabilir. Ancak denizin olduğu yeri bildiğimiz sürece, o denizin üzerinde toplanmış olan bulutları görebildiğimizi farkettiğimiz sürece, denizin görünmüyor oluşunun hiçbir önemi yoktur. O nedenle umut iyi bir şeydir. Ve çoğu zaman da bilinenin aksine, olmayanı hayal etmek yerine olanın içindeki görünmeyeni görmesini bilmektir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    2019 yılının son ayı. 21’ini 22’sine bağlayan, en uzun gecenin tam ortası. Volkswagen Arena’nın en üst katı, 5 numaralı odacığın B sırası. Alkışların arasında oturuyorum. Oturduğum yerden tek bir boş yerin dahi olmadığını görebiliyor, alkış anlarında, alkışların havada bıraktığı görünmez seslerin hareketini takip edebiliyorum. Sahneye çıkıyor Fazıl Say. Alkışların arasında 4’ncü senfonisi Umut’un açılışı yaptığı anın hemen sonrasında.. Önce orkestrayı ardından da seyircileri selamlıyor ve gerisin geri sahneyi terk ediyor. Herkesin zihninde dönüp duran aynı cümle; 

    ‘Kendi milletinin, ülkesinin yaşanmışını kendi diline çevirebilişi, Fazıl Say için ne kutsal bir hal, bizler için ise ne büyük bir onurdur ama !’ 

    Sana duvar ördüysem, tuğlasını sen verdin

     Yeniden geliyor Fazıl Say. Alkışlar yeniden kararsız atomlar gibi sağa sola sıçrıyor. Fazıl Say’ın piyanosunu bir kaç kişi sahneye getiriyor. Ve böylece beklenen an gelmiş oluyor. Fazıl Say sahnede, piyanosu sahnede.. Fazıl Say piyanosunun başına geçince bir alkış daha kopuyor. Tuşlara bastıkça iç titretecek anlar başlıyor. Gecenin yaklaşık bir buçuk saat süreceğini söylüyor Fazıl Say. Kaşla göz arasında.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ama gece sonunda bizi kandırıyor gibi oluyor. 5 dakikada nasıl geçer bir buçuk saat? Nasıl sona erer koskoca gece? İşte bu anlar biricik, işte bu hisler çok kıymetli. Çünkü enerji dans ediyor. Sanatçıdan eserine, eserinden seyirciye, seyirciden de doğrudan kalbe akan enerji kim olduğunu cümle aleme gösteriyor. Yaşananları unutmayıp, bir ayna gibi, çırılçıplak olduğu gibi gösteren bir elçiyi, seyircileri ayakta alkışlamasın da ne yapsın..? Söyleyin bana..

    Sana duvar ördüysem, tuğlasını sen verdin

    Geceden bana kalan kelime ise; ‘Veda’

    Fazıl Say piyanosunun başına geçtiğinde, parmaklarını tuşlara değdirmeden önce kurduğu bir cümlenin bir yerlerinde ‘veda’ kelimesini geçirince; yılın sonundayız deyişini, yılbaşı yakın deyişini, her yıl biz bu konseri vermeyi çok severiz deyişini dinleyemeden hızla defterimi çıkardım çantamdan ve başladım yazmaya. Ve sonra da o karanlığın içinde, defteri biraz daha sahneye yaklaştırarak, sahnenin ışığını defterime bulaştırarak kendimden kendime şöyle bir mektup yazdım;

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    2019’da kalacak bazı kimseler ve veda edilecek bazılarına. Çünkü bazı cümleler çok eskidi ve bazı sevgileri yitirişimiz aslında çok uzun zaman önceydi. Çünkü bazı insanlar artık eskisi kadar aydınlık değil ve bazı yerler de artık eskisi kadar ferah değil. O nedenle vazgeçme vakti. İlerlemek için vazgeçmenin gerektiği vakitlere geldik… bazı insanlardan, bazı düşüncelerden ve bazı duygulardan o nedenle vazgeçmek gerek. Çünkü artık öğrendik. Doğruyu bulabilmemiz için bazı hataları yapmamız, gülmeyi anlamamız için ağlamamız ve sevgiyi anlamamız için de incitilmemiz gerekiyordu ki bilelim sevgi ne zaman gerçek sevgi. Ve tanımsız, koşulsuz, sınırsız, saf sevgi. O nedenle veda güzel bir şey şimdi. Kendini ararken bulduklarını kendin sanarak, kendini öğrendin çünkü. Onlar sana giden yoldu. Ve sen şimdi yolun bir yerinde durmuş anlamaya çalışıyorsun olan biteni. Vedalar hiçbir zaman kolay olmaz çünkü. Bu yıl bitiminde, bir taraftan öte tarafa geçilecek ve işte birileri de artık seninle gelemeyecek çünkü. Sen geçebileceksin onlar geçemeyecek çünkü. Herşeyin kendi yerini bulma vakti geldi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sana duvar ördüysem, tuğlasını sen verdin

    Biliyorsun sen de zaten. En derinlerinden sen de içten içe biliyorsun olan biteni. Hiçbir şey sen öyle istiyorsun diye olmuyor bu hayatta. Düşününce olmuyor, zorlayınca olmuyor, olacaksa oluyor. Bak işte çiçeğe.. Çok su verince daha çok mu açıyor? Açmıyor. Zamanını bekliyor. Mevsimini bekliyor. Açacağı zamanı bekliyor. Bekliyor. Çünkü kendini biliyor. Birileri onun yoluna müdahale ettiği için olmayacağını biliyor. Eninde sonunda olması lazım olanın olacağını biliyor ve susuyor. 

    O nedenle işte 2019’un bu son günleri veda günleri..

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Korkuya kanmayıp, cesurca yürüyüp kendi yoluna gidebilenlerin kutlama ve kutsama vakti. Bitişin ağırlığından korkmayan, yalnız kalmaktan ve kendiyle yeniden tanışmaktan kaçmayanların vakti. Çok uzaklarda gibi görünen, ‘o bu ne der?’ diye gidilemeyen yollara gidebilenlerin vakti.. Kendine ait olmayan yükleri taşımaktan vazgeçme vakti.. Yol olma vakti, yolun sen olduğunu anlama vakti.. Yanyana duracağın yeni senleri bulma vakti.. O yüzden şimdi veda etmen gerekenlere, gerektiği biçimlerde veda etme vakti. Söylemen gerekeni söylemen gerekene layıkıyla söyleme vakti. Gitmen gerektiği için, gidebilme vakti. Kalmaman gerektiği halde kalmaya devam ederek kendini es geçmeme vakti. Veda kelimesini cümle içinde kullanmasını artık becerebildiğini cümle aleme gösterebilme vakti. İçinde bitti dediğine dışında da bitti diyebilme özgürlüğüne sahip olduğunu fark edebilme vakti. Doğru olma vakti. 

    Sana duvar ördüysem, tuğlasını sen verdin

    Dürüst olma vakti.

    Ördüğün duvarların tuğlasını verenlere ‘sen tuğlayı vermeseydin, ben duvar örmesini beceremezdim’ deme vakti..

    Toprağı, evreni, doğayı, çiçeği, hayvanı, ruhu, insanı, çağrıyı duyma, can kulağıyla dinleme vakti..

    Çünkü artık mucizeler olacak satır aralarında. Kendini anlatmaya çalışırken kurduğun her satır arasında. Belki senden başka kimse de göremeyecek mucizeleri senin gibi. Ama görebilenler görecek. Senin gibi gözlere sahip olanlar hepsini görebilecek. Çünkü senin gibi inanıyorlar mucizelere.. Çünkü senin gibi veda edebildiler eskide kalan herşeye ve yer açtılar sana yanlarında.. Çünkü artık, zaman geldi.. 

     Hoş geliyorsun yeni yıl, 2020 eski sen’leri geride bıraktığın, gerçek sen gibilerle yeniden kavuştuğun vakit..’  Sevgili Fazıl Say’a, müziğiyle bana bunları hissettirdiği için teşekkür ediyorum.

    Not: Başlıkta kullandığım söz, sevgili Cem Adrian’ın sosyal medya hesabından alıntıladığım bir sözdür. 

    Sana duvar ördüysem, tuğlasını sen verdin