Canlı Yayın
IPRA 2014 Dünya Başkanı; STAGE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı ve Akademisyen Dr. Zehra Güngör’le, önümüzdeki dönemde iş dünyasını nelerin beklediği konusunda bir söyleşi gerçekleştirdik. Güngör, sözlerine “Akıl ve bilgi iletişimi, gösteri iletişiminin yerini alacak. Bağırmayan ve fısıldayan iletişim modelleri geliyor” cümleleriyle başladı.
Covid-19 iletişim ajanslarını nasıl etkiledi?
Zehra Güngör:
“Küresel salgını kendi ekonomimizde de hissetmeye başlayalı 30 günü geçti. Bu süre içerisinde hepimiz yepyeni bir iş yapış biçimine evrildik. Dünya ekonomileri küçülürken, mevcut üretimleri maksimum verimliliklerle nasıl götüreceğimizin çarelerini aramaya başladık.
Herkes gibi iletişim ajansları da bu salgın döneminde evden işlerini yürütmeye başladılar. Bizim ajansımız için geçiş çok daha kolay oldu. Çünkü, bundan iki yıl önce, 2018 yılında İstanbul trafiğinin ve artan ofis maliyetlerinin üstesinden gelmek için "sanal ofis" uygulamasına geçip bir de bunu denemek istedik. İki yıldır biz bu uygulamayı sürdürürken şimdi bizim gibi şirketler de benzer uygulamalara geçmek zorunda kaldılar.”
İki yıl önce neden bu değişime ihtiyaç duydunuz?
“Bu kararı alırken iki şey öngörmüştük. İletişim danışmanlığı ve diğer tür danışmanlıklar, daha çok beyaz yakalı çalışanları olan şirketler için sanal ofislerin daha anlamlı olacağıydı. Çalışanlar hem zamandan tasarruf edecekler, hem de kaostan kurtulacaklardı. Dünya da yavaş yavaş zaten bu yönteme doğru evriliyordu. Ancak bugün yüzyüze geldiğimiz salgın hastalık söz konusu iş kollarını evden iş yapmaya zorladı. Bugünkü ortamın sanal ofisten bir parça farkı ise tek bir mekana tıkılıp orada iş yapma zorunluluğu.”
Sanal ofis ne sunuyor?
“Sanal ofis daha özgür, toplantı mekanlarını farklı yerlerden seçebilmekte, tatil yaparken bile çalışma imkanını vermekte. Dolayısıyla bizim iş yapış biçimimizde bu uygulama büyük bir değişiklik getirmedi. Salgın hastalık tehlikesi geçtikten sonra da aynı sistem çalışmayı sürdüreceğiz.”
İletişim sektörünü ne tür bir değişim bekliyor?
Sanal ofis sistemini benimsememizin bir başka nedeni artık iletişimin farklı boyutlara taşınmış olmasını öngörmemizdi. Biz 20 yıllık bir şirketiz. Yurtdışında iş ortaklarımız var. İletişimin boyut değiştirmesi salgın sonrasında daha da iyi anlaşılacak. İletişimin ve halkla ilişkilerin tanımlarının yavaş yavaş değiştiğini görüyoruz. Bu salgından sonra dönüşüm çok daha hızlı olacak.”
Tam olarak neler öngörebiliyorsunuz?
“Bir kere ne Türkiye'de, ne de dünyada alıştığımız gibi bir medya kalmadı artık. Dijital medya, evet önem kazandı, kurumlar sosyal medya aracılığıyla ve influencer’lar ile seslerini duyurmaya başlamışlardı ama bugün tüm değerler tepetaklak gitti ve kağıtlar yeniden karılmaya, yepyeni bir oyun sahneye konulmaya başlandı.
Influencer iletişiminde de kırılma yaşanacak...
“Sosyal medyadaki influencer değerleri değişmek zorunda. Hiç bir şeyin anlamının kalmadığı bir dünyada moda, marka tanıtımının yapılmasının, renkli masal dünyalarına dalınmasının ya da orada burada çekilmiş fotoğrafların rating’inin artmasının da bir anlamı kalmadı.”
Neler öne çıkacak?
“Yeni dünya düzeninde tanıtım için bilgi veren, akıllı paylaşımlar beklenecek. Firmalar tanıtımlarını şova dayanan, sabun köpüğü event’lerden daha bilgilendirici, daha sosyal paylaşımlı aktivitelere dönüştürmek zorunda kalacaklar.”
Sosyal sorumluluk projelerinde bir değişim olacak mı?
“İletişim ve tanıtımın boyutu sürdürülebilir sosyal yatırımlarla olacak. Sponsorluklarla değil ama bir projenin sosyal ortağı olarak sesini yükseltecek firmalar. Topluma, insanlığa değer katacak projelerle seslerini duyuracaklar. Vakıfları olacak, kamu ve sivil toplum örgütleriyle ortak projelere imza atacaklar.
Strateji, sosyal yatırım ve içerik üretmek yeni iletişim modellerinin kilidi olacak. Sosyal devlet yapısı, insana odaklanan işler öne çıkacak iletişimde de. Yani iletişim biraz daha sofistike ve soylu olacak artık. Bilgi, birikim, akıl öne çıkacak.”
İş dünyasında ne tür değişimler bekliyorsunuz?
“Evrilmiş yeni dünyada liderlik de form değiştirecek. Çalışana, insana odaklanan liderler, sosyal yönetim anlayışını benimseyen liderler daha başarılı olacaklar. Lider itibarı insanla yönetecek”
Hangi sektörler öne çıkacak?
“Benim düşüncem bu dönemde eğitim, teknoloji, bilişim, iletişim, tarım, gıda, çevre, sağlık ve lojistik sektörlerinin çok daha önem kazanacak sektörler olacağı yönünde. Rekabet bu sektörlerin kendi içerisinde artacak, yeni şirketler doğacak.”
Kalabalık toplantılar ne zaman yapılabilecek?
“İşimizin bir parçası olan toplantılar, iş seyahatleri, fuar ve bayii toplantıları gibi event’ler uzun bir süre sanal ortamlarda devam edecek. Bizim gibi iletişim şirketlerinin görevi gene bu toplantıları sanal ortamda düzenlemek ve yönetmek olacak. Ama sosyalleşmiş bir yapıya dönüşümüz ancak ve ancak "sosyal mesafe"nin daralmasıyla olacak.”
Ne değişmeyecek?
“Hizmet verdiğimiz şirketlere ağırlıklı olarak yaptığımız iletişim, onların toplum içerisinde sosyal fayda sağlayacağı yönde oldu hep. Yani bir ellerinin yaptığını diğer elleri görmedi. Bugün verdiğimiz "bağırmayan ama fısıldayan" bir iletişim hizmeti. Evrilmiş yeni dünya iletişiminde de bu yaklaşım geçerli olacak.”
IPRA 2014 Dünya Başkanı; STAGE İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı ve Akademisyen Dr. Zehra Güngör’le, önümüzdeki dönemde iş dünyasını nelerin beklediği konusunda bir söyleşi gerçekleştirdik. Güngör, sözlerine “Akıl ve bilgi iletişimi, gösteri iletişiminin yerini alacak. Bağırmayan ve fısıldayan iletişim modelleri geliyor” cümleleriyle başladı.
Covid-19 iletişim ajanslarını nasıl etkiledi?
Zehra Güngör:
“Küresel salgını kendi ekonomimizde de hissetmeye başlayalı 30 günü geçti. Bu süre içerisinde hepimiz yepyeni bir iş yapış biçimine evrildik. Dünya ekonomileri küçülürken, mevcut üretimleri maksimum verimliliklerle nasıl götüreceğimizin çarelerini aramaya başladık.
Herkes gibi iletişim ajansları da bu salgın döneminde evden işlerini yürütmeye başladılar. Bizim ajansımız için geçiş çok daha kolay oldu. Çünkü, bundan iki yıl önce, 2018 yılında İstanbul trafiğinin ve artan ofis maliyetlerinin üstesinden gelmek için "sanal ofis" uygulamasına geçip bir de bunu denemek istedik. İki yıldır biz bu uygulamayı sürdürürken şimdi bizim gibi şirketler de benzer uygulamalara geçmek zorunda kaldılar.”
İki yıl önce neden bu değişime ihtiyaç duydunuz?
“Bu kararı alırken iki şey öngörmüştük. İletişim danışmanlığı ve diğer tür danışmanlıklar, daha çok beyaz yakalı çalışanları olan şirketler için sanal ofislerin daha anlamlı olacağıydı. Çalışanlar hem zamandan tasarruf edecekler, hem de kaostan kurtulacaklardı. Dünya da yavaş yavaş zaten bu yönteme doğru evriliyordu. Ancak bugün yüzyüze geldiğimiz salgın hastalık söz konusu iş kollarını evden iş yapmaya zorladı. Bugünkü ortamın sanal ofisten bir parça farkı ise tek bir mekana tıkılıp orada iş yapma zorunluluğu.”
Sanal ofis ne sunuyor?
“Sanal ofis daha özgür, toplantı mekanlarını farklı yerlerden seçebilmekte, tatil yaparken bile çalışma imkanını vermekte. Dolayısıyla bizim iş yapış biçimimizde bu uygulama büyük bir değişiklik getirmedi. Salgın hastalık tehlikesi geçtikten sonra da aynı sistem çalışmayı sürdüreceğiz.”
İletişim sektörünü ne tür bir değişim bekliyor?
Sanal ofis sistemini benimsememizin bir başka nedeni artık iletişimin farklı boyutlara taşınmış olmasını öngörmemizdi. Biz 20 yıllık bir şirketiz. Yurtdışında iş ortaklarımız var. İletişimin boyut değiştirmesi salgın sonrasında daha da iyi anlaşılacak. İletişimin ve halkla ilişkilerin tanımlarının yavaş yavaş değiştiğini görüyoruz. Bu salgından sonra dönüşüm çok daha hızlı olacak.”
Tam olarak neler öngörebiliyorsunuz?
“Bir kere ne Türkiye'de, ne de dünyada alıştığımız gibi bir medya kalmadı artık. Dijital medya, evet önem kazandı, kurumlar sosyal medya aracılığıyla ve influencer’lar ile seslerini duyurmaya başlamışlardı ama bugün tüm değerler tepetaklak gitti ve kağıtlar yeniden karılmaya, yepyeni bir oyun sahneye konulmaya başlandı.
Influencer iletişiminde de kırılma yaşanacak...
“Sosyal medyadaki influencer değerleri değişmek zorunda. Hiç bir şeyin anlamının kalmadığı bir dünyada moda, marka tanıtımının yapılmasının, renkli masal dünyalarına dalınmasının ya da orada burada çekilmiş fotoğrafların rating’inin artmasının da bir anlamı kalmadı.”
Neler öne çıkacak?
“Yeni dünya düzeninde tanıtım için bilgi veren, akıllı paylaşımlar beklenecek. Firmalar tanıtımlarını şova dayanan, sabun köpüğü event’lerden daha bilgilendirici, daha sosyal paylaşımlı aktivitelere dönüştürmek zorunda kalacaklar.”
Sosyal sorumluluk projelerinde bir değişim olacak mı?
“İletişim ve tanıtımın boyutu sürdürülebilir sosyal yatırımlarla olacak. Sponsorluklarla değil ama bir projenin sosyal ortağı olarak sesini yükseltecek firmalar. Topluma, insanlığa değer katacak projelerle seslerini duyuracaklar. Vakıfları olacak, kamu ve sivil toplum örgütleriyle ortak projelere imza atacaklar.
Strateji, sosyal yatırım ve içerik üretmek yeni iletişim modellerinin kilidi olacak. Sosyal devlet yapısı, insana odaklanan işler öne çıkacak iletişimde de. Yani iletişim biraz daha sofistike ve soylu olacak artık. Bilgi, birikim, akıl öne çıkacak.”
İş dünyasında ne tür değişimler bekliyorsunuz?
“Evrilmiş yeni dünyada liderlik de form değiştirecek. Çalışana, insana odaklanan liderler, sosyal yönetim anlayışını benimseyen liderler daha başarılı olacaklar. Lider itibarı insanla yönetecek”
Hangi sektörler öne çıkacak?
“Benim düşüncem bu dönemde eğitim, teknoloji, bilişim, iletişim, tarım, gıda, çevre, sağlık ve lojistik sektörlerinin çok daha önem kazanacak sektörler olacağı yönünde. Rekabet bu sektörlerin kendi içerisinde artacak, yeni şirketler doğacak.”
Kalabalık toplantılar ne zaman yapılabilecek?
“İşimizin bir parçası olan toplantılar, iş seyahatleri, fuar ve bayii toplantıları gibi event’ler uzun bir süre sanal ortamlarda devam edecek. Bizim gibi iletişim şirketlerinin görevi gene bu toplantıları sanal ortamda düzenlemek ve yönetmek olacak. Ama sosyalleşmiş bir yapıya dönüşümüz ancak ve ancak "sosyal mesafe"nin daralmasıyla olacak.”
Ne değişmeyecek?
“Hizmet verdiğimiz şirketlere ağırlıklı olarak yaptığımız iletişim, onların toplum içerisinde sosyal fayda sağlayacağı yönde oldu hep. Yani bir ellerinin yaptığını diğer elleri görmedi. Bugün verdiğimiz "bağırmayan ama fısıldayan" bir iletişim hizmeti. Evrilmiş yeni dünya iletişiminde de bu yaklaşım geçerli olacak.”
SON DAKİKA
