hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Ozan Onat Ozan Onat

    Otomobillerin artık şoföre ihtiyacı yok

    01.12.2017 Cuma | 12:52Son Güncelleme:

    Şöyle bir öngörüyle başlayalım. “Bugün yeni doğan çocuklar, 18 yaşına geldiklerinde ehliyet sahibi olmaya ihtiyaç duymayacaklar. Özel zevk için otomobil kullanmak isterlerse, bunu trafiğe kapalı alanlarda spor amaçlı yapacaklar. Bunu tıpkı zamanın ulaşım araçları atların, bugün sadece özel amaçlarla ya da spor olarak kullanılmasına benzetebiliriz.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sürücüsüz araçlar hala birçoğumuza bilimkurgu gibi gelse de bugün artık mevcut bir teknoloji. Dünyanın dört bir yanında teknoloji ve otomotiv firmaları bir araya gelmiş, otonom teknolojiler üzerine çalışıyorlar, sürücüsüz araçlarını yollarda hatta günlük trafikte test ediyorlar. Seri üretime başlama kısmı içinse sadece birkaç yıldan bahsedebiliriz.

    Dünyanın en büyük otomobil üreticilerinden General Motors dün yaptığı açıklamada 2019 yılı sonunda elektrikli ve otonom araçların seri üretimine başlamış olacaklarını belirtti. Firma bu araçların oluşturacakları yeni araç paylaşım sisteminde kullanılacağını söyledi.  

    Otomobillerin artık şoföre ihtiyacı yok

    Daha önce Mercedes-Benz de kendi otonom araçlarından oluşan bir otomobil paylaşım sisteminin 3 yıl içinde faaliyete geçeceğini açıklamıştı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    General Motors, bu yeni araçlarla şirketin iş alanının büyüceğini, sadece araç değil, yolculuk da satan bir şirket haline geleceğini belirtiyor.

    Geçtiğimiz Haziran ayında Intel firması “Passenger Economy” (Yolcu Ekonomisi) adlı bir rapor yayınlamış ve geleceğin ulaşım sistemini ele almıştı. Raporda öngörülen paylaşıma dayalı yeni ulaşım sisteminin 2050 yılında dünya çapında 7 trilyon dolar değerinde bir ekonomi yaratması bekleniyor. 

    Neden sürücüsüz araçlara ihtiyaç duyuyoruz?

    Bu raporda da öngörülen paylaşım ekonomisinde yakın gelecekte insanlar otomobil sahibi olmaya ihtiyaç duymayacak. Dijital sistemlerle talep ettiği araç istediği zaman kapısına gelip onu alacak, istediği lokasyona götürüp bırakacak ve bir sonraki müşterisini almaya gidecek.

    Böylece daha az araç daha çok ulaşım sağlayacak. Bu da hem daha az trafik, daha az yol ve otopark, hem de insanlar için daha fazla yeşil alan anlamına geliyor. Ayrıca sahip olmadığınız araç için sigorta, vergi, bakım vs. gibi harcamalardan da kurtulmuş oluyoruz.

    Bu noktada sahibi de olmayacağımız otomobillerin tasarım, performans ve hatta güvenlik gibi özellikleri artık bizim için önemini kaybedecek. Aracın konforu, eğlence sistemi, bağlantı kalitesi, firmanın müşteri memnuniyeti gibi hizmete yönelik özellikler daha öne çıkacak. 

    Otomobillerin artık şoföre ihtiyacı yok

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Elektrikli ve otonom araçların yaygınlaşmasıyla sigortacılar, yedek parça üreticileri, servis istasyonları, fosil yakıt üretici ve dağıtımcıları iş süreçlerini, iş tanımlarını baştan gözden geçirmek zorunda kalacaklar.

    Burada kilit nokta işin teknoloji geliştirme ve üretim kısmından öte devletlerin bu yeni döneme hazır olmasıyla ilgili. Maalesef teknolojinin hızına devletler yetişemiyor. Otonom araçları ne hızla trafikte göreceğimiz konusu daha çok hukuk sisteminin, yasaların ve bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde altyapının ne zaman hazır olacağına bağlı. 

    Çarpıcı rakamlar göze çarpıyor

    “Passenger Economy” raporunda bazı çarpıcı rakamlar da gözümüze çarpıyor.

    Her yıl dünya çapında yaklaşık 1.3 milyon kişi trafik kazalarında hayatını kaybediyor. Bu ölümlerin yüzde 90’ı bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde yaşanıyor. Üstelik bu kazaların %94’ünün sebebi insan hatası. Tahmin edebileceğimiz gibi yapay zeka insandan çok daha güvenli araç kullanıyor. Bu kazaların sadece %5’i engellense 2035-2045 arasındaki 10 yılda en az 585.000 kişinin hayatının kurtulması muhtemel. Bu oranın çok daha yüksek olacağını varsayabiliriz.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bir başka rakam kazaların sebep olduğu ekonomik zararla ilgili. 2017 yılında trafik kazalarının yol açtığı maliyetin dünya çapında 2.3 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Tamamen otonom sisteme geçene kadar kazalar yine olacaktır ama bu rakamdaki her düşüş daha anlamlı amaçlar için daha fazla katkı sağlayacaktır.

    Ayrıca artık sürücü koltuğunda oturmak zorunda olmayışımız sayesinde dünyanın en yoğun şehirlerinde yıllık 250 milyon saatin boşa çıkması bekleniyor. Böylece İstanbul’da her gün trafikte 2-3 saat geçiren insanların o kıymetli zamanı başka amaçlar için kullanması mümkün. Ne yapacağınız artık size kalmış.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sanırım biz sürücüsüz bir aracın içine oturup sokaklarda gezinmeye başladığımızda, karşımızda kendi kendine dönen direksiyonu gördüğümüzde, yapay zekanın ve ardındaki teknolojinin gerçekten ne anlama geldiğini kavrayacağız. Nitekim beşinci seviye olarak tabir edilen tamamen otonom araçlara ulaştığımızda artık direksiyon bile mevcut olmayacak araçlarda.