hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Prof. Dr. Murat Ferman Prof. Dr. Murat Ferman

    Beklenti Yönetimi'nden Beklenmesi Gereken..

    12.06.2022 Pazar | 13:16Son Güncelleme:

    Ekonomi’yi, genel-geçer bir deyişle, "Beklenti Yönetimi" olarak ifade etmek mümkündür. Ekonomik tercih ve davranışların, önemli oranda "geçmişte yaşanmış deneyimler ile geleceğe yönelik tahmin-beklentiler" temelinde yapılandırıldığını; ortaya çıktığını biliyoruz. Özellikli dönem ve konjonktürler söz konusu olduğunda, beklenti yönetimi kulvarındaki doğru yaklaşım ile etkin performans kriterleri ön plana taşınmaktadır. İçinden geçtiğimiz "küresel-ulusal katmerli kriz süreci" herhalde bu cümleden sayılmak gerekir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Zor zamanlarda, beklenti yönetimi alanında en yüksek ehliyet ve hassasiyetle “plan ve icra birlikteliği” hedeflenmeli; sinerji (birlikten doğan güç) kaldıracı en etkin şekilde devreye alınmalıdır. Almanya’ nın Ekonomi Bakanı Habeck’ in yakın zamanda belirttiği üzere; iç-içe geçmiş dört krizin (yüksek enflasyon, enerji krizi, gıda kıtlığı ve iklim krizi) sadece birisine yoğunlaşarak ve/veya bütüncül-uzun erimli olmayan yaklaşımlarla işin içinden çıkmak mümkün değildir. Küresel istikrar üzerindeki bariz ve olası etki ile bozulmaları; resesyon(ekonomik gerileme) riski’ ni, gerçekçi bir yaklaşımla radara almanın ve beklenti yönetimi anlayış ile uygulamalarını ona göre yapılandırmanın zamanıdır.

    Dünyanın en büyük fon yöneticilerinden birisi olan Charles Kaye; “ hiçkimse kariyeri boyunca benzer koşullar yaşamamıştır! “ çarpıcı ifadesiyle, günümüzde, yatırım kararlarının merkezine, Berlin Duvarı’nın yıkımından bu yana ilk kez, “jeo-politik dinamikler” in yeniden oturduğuna işaret ediyor.

    Yakın zamanda, katıldığı Davos toplantısı ile yeniden sesini duyuran ve içinde yaşadığımız global jeo-politik yapı ve dinamiklerin ana mimarları arasında yer alan Henry Kissinger’ in sözleri kayda değerdir: “Rusya’nın yeni arayışlara itilmesi, bizi onlarca yıl geriye götürecek bir soğuk savaş benzeri yeni oluşumlara itebilir; uzun vadeli barış için çabalamalıyız!” Yakın zamanların bu en büyük Jeo-politik strateji üstadının; ustası olduğu beklenti yönetimi mekanizmasını kullanma bakımından hiç de “pas tutmadığı” anlaşılıyor! Nitekim, kendisine ait olan; “seçeneksiz kalmak, düşüncelerinizi berraklaştırır!” ifadesinin, beklenti yönetimi bakımından en üst düzeyi temsil ettiğine şüphe yoktur.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kriz koşullarının; kırılganlıkları derinleştirdiği ve “yumuşak karınları” gaddarca test ettiğini biliyoruz. Yoksullukla mücadeleyi amaçlayan sivil toplum ve araştırma kuruluşu Oxfam’ ın, son Davos toplantısında sunduğu güncel raporu, “ Acıdan Kar Ediyorlar “ başlığını taşıyor. Pandemi sürecinde her otuz saatte bir yeni bir dolar milyarderinin ortaya çıktığı hatırlatılan çalışmada, oransız zenginleşmenin; enerji, gıda, ilaç ve teknoloji sektörleri ağırlıklı olarak doğduğu tespiti ön plana çıkarılıyor. Üstelik, yeni bir milyarderin ortaya çıkmasına çok yakın sürede; her otuzüç saatte bir, aşırı yoksulluk sınırı altına bir kişinin daha düştüğü tespiti can acıtıcı gerçeklere dikkatimizi çekiyor.

    Şair, “..Sayılar; O Ayıp İşaretler..” dizesiyle belki de bu utanılacak görüntüyü yıllar önce resmetmeyi becermiş! Öyle ya, dünyada açlık tehlikesi altındakiler ile obezite sorunu olanlar da, ilk kez aynı sayı ve oranı paylaşıyorlar! Dünyanın en zengin kırk kişisinin toplam servetinin; en yoksul % 40’lık nüfusun(3.2 milyar kişi) toplam zenginliğine eşit hale gelmiş olması da bir başka “ayıp işaretlerin gör dediği gerçek” olsa gerektir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sayılarla kaim bu sıkıntılı gerçeklerin kabul ve teslimi, başta Beklenti Yönetimi olmak üzere, sürdürülebilir çözüme giden arayış ve formüllerin ana temelini oluşturmalıdır. Her daim yol arkadaşı ve pusulamız olması gerekli “İhtiyatlı İyimserlik” bakış açısının üzerinde yükseleceği temel platformun yapı taşlarını da başka yerlerde arama/bekleme lüksümüz bulunmamaktadır.