Kıbrıs Covid -19 ten fazlasıyla darbe almış görünüyor. Kıbrıs’a yerli ve yabancı turist ancak Türkiye’den gidebiliyor. Tabii Türkiye kapanınca ‘Yavru Vatan’ sanki yetim kalmış. Anlattıkları çok hüzünlü. Bir çok yer kapanmış başta oteller ve casinolar. Turistik hediyelik eşya, içki, çay, çikolata ürünleri satan dükkanların kapılarına kilit vurulmuş. Butikler boşaltılmış. Gece Girne’ye girerken eskiye oranla bir boşluk hemen seziliyor. O cıvıl cıvıllık yok. Hele bazı yerler loş, Kaldığımız otel tam 1.5 yıl kapalı kalmış Türkiye’de yasaklar kalkınca açılmış. Ama gelen misafir sayısında hayli düşme yaşanıyormuş. Bunu gözlerimizle gördük. Birde Kıbrıs bayağı pahalılanmış.
Eskiden Kıbrıs içki cennetiydi. Ama fiyatlar artık Türkiye de kilere sanki yetişiyor. Girne’nin Çarşamba pazarı ünlüdür. Güney Kıbrıslılar bile tercih ederler. Dönerken ucuz yakıt nedeni ile araçlarının depolarını doldururlar. En lezzetli hellim peynirinin burada teyzeler satar. 2 yıl önce kilosu 40 TL olan taze hellim peynirinin kilosu 75 TL ye dayanmış. Tezgahlara bakınca şok geçirdim. Soğan 6, patates 7.5 lira! Oysa Kıbrıs patatesi ile ünlü. Sebze fiyatları uçmuş. Domates 13, patlıcan 10, bamya 25, börülce 22, brokoli 20, pırasa10, maydanoz, roka, dereotu, turp demetleri 5 lira. Meyveler ateş pahası. Şeftali 20, armut 20, üzüm 25, incir 35. Ağızım açık pazarı sadece hellim alarak terk ettik.
ABD eski başkanlarından baba George Buşh görevdeyken Beyaz Saray’a brokoli sokulmazdı. Lahanagiller familyasından bu İtalyan köken adlı sebzeden nefret eder, görmek bile istemezdi. Hatta yurt dışı ziyaretlerinde resepsiyonlarda brokolinin masaya servis edilmemesi için danışmanları öncesinden uyarıda bulunurdu.
Girne’de bir ordu kooperatifi var. Eskiden adı Orko idi. Şimdi Oyak olarak değiştirilmiş. Daha çok orta sınıfa hitap eder. Asgari ücretlilerin uğrak yeridir. Manav kısmında gezerken birden artık solmaya başlamış tezgahta ki brokolilerin fiyatına gözümüz takıldı. Etikette kilosu 47.50 TL yazıyordu.
Önce yanlış gördüğümüzü sandık. Tekrar baktık. Gözlüğümü çıkardım 47.50 TL. Yanlış görmemişim. Optik kayması yok. Hemen bir çalışanı çağırdık. Etiketi gösterdim. ‘Bir yanlışlık olmasın’ diye sordum. Kıbrıs şivesiyle ‘Evet beyim. Doğrudur’ yanıtını verdi. Tatmin olmadık. Bu kez eşim bir başka çalışanı adeta kolundan tutup tezgah önüne getirdi. Aynı soruyu sorduk .Yanıt 47.50 TL. Brokoli eğer Kıbrıs’ta yetişmiyorsa ki yetiştirildiğini sanıyorum o zaman karşı taraftan ya Adana’dan, ya da Antalya’dan geliyordur. Hemen resmini çektim. Az ileride Chiquita muz tezgahı vardı. Kilosu 9 TL idi ve üstelik deniz aşırı ithal ediliyor. Kıbrıs’ta asgari ücret 1 Eylül itibarı ile 4.970 TL olmuş. Bu şahlanmış aşırı yüksek fiyatlarla nasıl geçindiklerine aklım pek ermedi. Üstelik ev kiraları da ikiye katlanmış! Covid – 19 ‘Yavru Vatan’a büyük darbe vurmuş.
Kıbrıs Covid -19 ten fazlasıyla darbe almış görünüyor. Kıbrıs’a yerli ve yabancı turist ancak Türkiye’den gidebiliyor. Tabii Türkiye kapanınca ‘Yavru Vatan’ sanki yetim kalmış. Anlattıkları çok hüzünlü. Bir çok yer kapanmış başta oteller ve casinolar. Turistik hediyelik eşya, içki, çay, çikolata ürünleri satan dükkanların kapılarına kilit vurulmuş. Butikler boşaltılmış. Gece Girne’ye girerken eskiye oranla bir boşluk hemen seziliyor. O cıvıl cıvıllık yok. Hele bazı yerler loş, Kaldığımız otel tam 1.5 yıl kapalı kalmış Türkiye’de yasaklar kalkınca açılmış. Ama gelen misafir sayısında hayli düşme yaşanıyormuş. Bunu gözlerimizle gördük. Birde Kıbrıs bayağı pahalılanmış.
Eskiden Kıbrıs içki cennetiydi. Ama fiyatlar artık Türkiye de kilere sanki yetişiyor. Girne’nin Çarşamba pazarı ünlüdür. Güney Kıbrıslılar bile tercih ederler. Dönerken ucuz yakıt nedeni ile araçlarının depolarını doldururlar. En lezzetli hellim peynirinin burada teyzeler satar. 2 yıl önce kilosu 40 TL olan taze hellim peynirinin kilosu 75 TL ye dayanmış. Tezgahlara bakınca şok geçirdim. Soğan 6, patates 7.5 lira! Oysa Kıbrıs patatesi ile ünlü. Sebze fiyatları uçmuş. Domates 13, patlıcan 10, bamya 25, börülce 22, brokoli 20, pırasa10, maydanoz, roka, dereotu, turp demetleri 5 lira. Meyveler ateş pahası. Şeftali 20, armut 20, üzüm 25, incir 35. Ağızım açık pazarı sadece hellim alarak terk ettik.
ABD eski başkanlarından baba George Buşh görevdeyken Beyaz Saray’a brokoli sokulmazdı. Lahanagiller familyasından bu İtalyan köken adlı sebzeden nefret eder, görmek bile istemezdi. Hatta yurt dışı ziyaretlerinde resepsiyonlarda brokolinin masaya servis edilmemesi için danışmanları öncesinden uyarıda bulunurdu.
Girne’de bir ordu kooperatifi var. Eskiden adı Orko idi. Şimdi Oyak olarak değiştirilmiş. Daha çok orta sınıfa hitap eder. Asgari ücretlilerin uğrak yeridir. Manav kısmında gezerken birden artık solmaya başlamış tezgahta ki brokolilerin fiyatına gözümüz takıldı. Etikette kilosu 47.50 TL yazıyordu.
Önce yanlış gördüğümüzü sandık. Tekrar baktık. Gözlüğümü çıkardım 47.50 TL. Yanlış görmemişim. Optik kayması yok. Hemen bir çalışanı çağırdık. Etiketi gösterdim. ‘Bir yanlışlık olmasın’ diye sordum. Kıbrıs şivesiyle ‘Evet beyim. Doğrudur’ yanıtını verdi. Tatmin olmadık. Bu kez eşim bir başka çalışanı adeta kolundan tutup tezgah önüne getirdi. Aynı soruyu sorduk .Yanıt 47.50 TL. Brokoli eğer Kıbrıs’ta yetişmiyorsa ki yetiştirildiğini sanıyorum o zaman karşı taraftan ya Adana’dan, ya da Antalya’dan geliyordur. Hemen resmini çektim. Az ileride Chiquita muz tezgahı vardı. Kilosu 9 TL idi ve üstelik deniz aşırı ithal ediliyor. Kıbrıs’ta asgari ücret 1 Eylül itibarı ile 4.970 TL olmuş. Bu şahlanmış aşırı yüksek fiyatlarla nasıl geçindiklerine aklım pek ermedi. Üstelik ev kiraları da ikiye katlanmış! Covid – 19 ‘Yavru Vatan’a büyük darbe vurmuş.