Canlı Yayın
Reha Erus 
Bize bulunduğumuz ülke ile ilgili temel bilgiler verirlerken yasaklara ve kurallara aşırı uymamız gerektiğini özellikle hatırlatmışlardı. Tayland’da Phuket’ten ünlü turistik adalara giderken bir kez daha hatıra için kum, çakıl taşı veya deniz kabuğu almamamız anımsatıldı. Çünkü bunlar doğal kamu malıydı. Ülkeden çıkartılması yasaktı. Buna karşın bir kaç kişi çaktırmadan şekilli deniz taşlarını çaktırmadan çantalarına atmaya çalıştılar. Bunu gören teknenin sorumlusu bu turistleri uyararak bunun büyük bir cezası olduğunu yurt dışına çıkarken üzerlerinde bulunması halinde derhal tutuklanabileceği ve nöbetçi hakim karşısına çıkabileceklerini söyleyerek o çakıl taşlarını teslim alarak olması gereken yere bıraktı.
Geçen yaz İtalya’nın Sardunya Adasında bir Fransız çiftin tam 40 kilo deniz kumunu Chia plajından pet şişelerine koyarak ülkeden çıkartmaya çalışırken yakalandıkları geniş yankı yaratmıştı. Kum hırsızlığına karşı önlem alamayan Sardunya Adası yetkilileri turistlerin ayrılırken rastgele aranması için 2017’de bir yasa çıkartmıştı. Arabalı vapurla Korsika'ya geçmeye çalışan çift yakalandı, halen haklarında 6 yıl hapis ve 3.500 Euro para cezası ile hala yargılanmakta.
Birçok ülkenin sınır kapılarında büyük denetimler kamu malını korumak, yurt dışına çıkışını engellemek için yapılıyor.
Bizde ise maalesef değil kum, çakıl taşı veya deniz kabuğu tarihi eserlerimiz çalınıp yurt dışına kaçırılıyor. 'Küçük Asya' olarak bilinen Anadolu’nun medeniyet zenginliği kalıntıları başı boşluktan talan ediliyor. Her gün medyada haberlerini okuyoruz. Denetimsizlikten paha biçilmez tarihi eserlerimiz ülkemizin insanlarının üç kuruş para kazanması uğruna yardımlarıyla yurt dışına kaçırılıyor. Caydırıcı yasalar yok. Bu konuda Uzak Doğu ülkeleri ve özellikle Tayland örnek alınmalı. Tamam, havalimanlarından tarihi eser kaçırmak zor. Üstünüz başınız, bavullarınız x-ray sistemi ile aranıyor. Ama örneğin ben, tarih zengini Milas ilçesinde yaşıyorum. Her yerden antik kalıntılar fışkırıyor. Zeus tapınağı dışında çoğu korunmuyor. Çalınan nadide parçalar rahatlıkla Yunan adalarına kaçırılıyor. Sonrası malum. Avrupa’da müzelere satılıyor. Biz de gidip hayranlıkla izliyoruz.
Demek istediğim bu paha biçilmez kamu mallarını korumak için mutlak önlemler alınmalı, yeni yasalar çıkartılmalı, denetlemeler arttırılmalı, cezalar ağırlaştırılmalı...
Bize bulunduğumuz ülke ile ilgili temel bilgiler verirlerken yasaklara ve kurallara aşırı uymamız gerektiğini özellikle hatırlatmışlardı. Tayland’da Phuket’ten ünlü turistik adalara giderken bir kez daha hatıra için kum, çakıl taşı veya deniz kabuğu almamamız anımsatıldı. Çünkü bunlar doğal kamu malıydı. Ülkeden çıkartılması yasaktı. Buna karşın bir kaç kişi çaktırmadan şekilli deniz taşlarını çaktırmadan çantalarına atmaya çalıştılar. Bunu gören teknenin sorumlusu bu turistleri uyararak bunun büyük bir cezası olduğunu yurt dışına çıkarken üzerlerinde bulunması halinde derhal tutuklanabileceği ve nöbetçi hakim karşısına çıkabileceklerini söyleyerek o çakıl taşlarını teslim alarak olması gereken yere bıraktı.
Geçen yaz İtalya’nın Sardunya Adasında bir Fransız çiftin tam 40 kilo deniz kumunu Chia plajından pet şişelerine koyarak ülkeden çıkartmaya çalışırken yakalandıkları geniş yankı yaratmıştı. Kum hırsızlığına karşı önlem alamayan Sardunya Adası yetkilileri turistlerin ayrılırken rastgele aranması için 2017’de bir yasa çıkartmıştı. Arabalı vapurla Korsika'ya geçmeye çalışan çift yakalandı, halen haklarında 6 yıl hapis ve 3.500 Euro para cezası ile hala yargılanmakta.
Birçok ülkenin sınır kapılarında büyük denetimler kamu malını korumak, yurt dışına çıkışını engellemek için yapılıyor.
Bizde ise maalesef değil kum, çakıl taşı veya deniz kabuğu tarihi eserlerimiz çalınıp yurt dışına kaçırılıyor. 'Küçük Asya' olarak bilinen Anadolu’nun medeniyet zenginliği kalıntıları başı boşluktan talan ediliyor. Her gün medyada haberlerini okuyoruz. Denetimsizlikten paha biçilmez tarihi eserlerimiz ülkemizin insanlarının üç kuruş para kazanması uğruna yardımlarıyla yurt dışına kaçırılıyor. Caydırıcı yasalar yok. Bu konuda Uzak Doğu ülkeleri ve özellikle Tayland örnek alınmalı. Tamam, havalimanlarından tarihi eser kaçırmak zor. Üstünüz başınız, bavullarınız x-ray sistemi ile aranıyor. Ama örneğin ben, tarih zengini Milas ilçesinde yaşıyorum. Her yerden antik kalıntılar fışkırıyor. Zeus tapınağı dışında çoğu korunmuyor. Çalınan nadide parçalar rahatlıkla Yunan adalarına kaçırılıyor. Sonrası malum. Avrupa’da müzelere satılıyor. Biz de gidip hayranlıkla izliyoruz.
Demek istediğim bu paha biçilmez kamu mallarını korumak için mutlak önlemler alınmalı, yeni yasalar çıkartılmalı, denetlemeler arttırılmalı, cezalar ağırlaştırılmalı...
SON DAKİKA
