İnsanın günlük koşturmacaların ardından duygularıyla baş başa kaldığı anlarda belki de en büyük dert ortağı müzik olmaktadır. Melankoli, özlem, aşk, nefret… Her duygunun melodilerde bir karşılığını bulmak gerçekleşen yüzleşmelere bir pusula olma niteliği taşıyor. Her yüzleşme de bizlere kendimizi olduğumuz yerden görmemize olanak sağlıyor. Bu anlamda yalnızlığın ve yalnızlığa hitap eden müziklerin duygulara karşı bir çekim yasası beslediği gerçeğini unutmamalıyız.
Uzun zamandır bağımsız müzik piyasasında üretimleriyle adından söz ettiren Kaan Arslan, son çalışması “Yalnızlığıma” ile dinleyicilere derin bir yüzleşme vadediyor. Adından da anlaşılacağı üzere his dünyasının en büyük yüzleşmelerinden biri olan yalnızlık duygusunun yanında hüzün, metanet ve hiddetin de eklenmesiyle şarkıda önemli bir aktarım gerçekleştiriliyor.
Kaan Arslan şarkının duygu dünyasını şu şekilde ifade ediyor: “Yalnızlığıma, yalnızlığa ve terk edilmişliğe dair en derin mücadelelerimin ve hislerimin yansıması olarak kaleme aldığım bir şarkı oldu. Şarkıda da üstüne basa basa anlattığım gibi; ne olursa olsun, hüsrana uğramayı reddediyorum. Yalnızlığın beni büyüttüğünü, güçlendirdiğini düşünüyorum. Yalnız hissettiğim ve yalnızlığın bana hissettirdiği tüm bu karmaşık hislerin, içimde çok yoğun seyir ettiği bir gecede bir anda ortaya çıktı bu şarkı. Ama şarkının sound olarak tam hissini yansıtan versiyonu ortaya çıkarmak beş farklı aranje sonrasında mümkün oldu ve bu tam iki ayımı aldı. Şarkının geldiği noktaya çok inanıyorum ve bu şarkıyı dinleyenlerle aynı duygularda buluşacağımızı, yalnızlıklarının onları zayıf değil güçlü kıldığını hissedeceklerini düşünüyorum.”
Şarkı içeriği itibarıyla Kaan Arslan’ın düşün dünyasını, yaşam ve duygu tecrübelerini, pes etmemesini, cesaretini ve mücadelesini bizlere hissettiriyor. Bu bağlamda üretici ve üretim arasında da his bağlantısı kurulması şarkının yapısal varlığının daha güçlü hissedilmesine olanak sağlıyor. Teknik anlamda da Rock müziğin temellerinden ses kompozisyonunda çok beslenilmesi ve elektronik öğelerle zenginleştirilmesi şarkının işleyişini fazlasıyla değerli hissettiriyor.
“Yalnızlığıma” niteliği ve yarattığı hisler ile Kaan Arslan’ın gelecek üretimlerde de hissedilebilecek bir his ve düşün repertuarını bizlere sunuyor. Bu bağlamda kendisinden gelecek yeni şarkıları da sabırla beklemek gerek…
Cesarete, yüzleşmeye ve üretimlere…
İnsanın günlük koşturmacaların ardından duygularıyla baş başa kaldığı anlarda belki de en büyük dert ortağı müzik olmaktadır. Melankoli, özlem, aşk, nefret… Her duygunun melodilerde bir karşılığını bulmak gerçekleşen yüzleşmelere bir pusula olma niteliği taşıyor. Her yüzleşme de bizlere kendimizi olduğumuz yerden görmemize olanak sağlıyor. Bu anlamda yalnızlığın ve yalnızlığa hitap eden müziklerin duygulara karşı bir çekim yasası beslediği gerçeğini unutmamalıyız.
Uzun zamandır bağımsız müzik piyasasında üretimleriyle adından söz ettiren Kaan Arslan, son çalışması “Yalnızlığıma” ile dinleyicilere derin bir yüzleşme vadediyor. Adından da anlaşılacağı üzere his dünyasının en büyük yüzleşmelerinden biri olan yalnızlık duygusunun yanında hüzün, metanet ve hiddetin de eklenmesiyle şarkıda önemli bir aktarım gerçekleştiriliyor.
Kaan Arslan şarkının duygu dünyasını şu şekilde ifade ediyor: “Yalnızlığıma, yalnızlığa ve terk edilmişliğe dair en derin mücadelelerimin ve hislerimin yansıması olarak kaleme aldığım bir şarkı oldu. Şarkıda da üstüne basa basa anlattığım gibi; ne olursa olsun, hüsrana uğramayı reddediyorum. Yalnızlığın beni büyüttüğünü, güçlendirdiğini düşünüyorum. Yalnız hissettiğim ve yalnızlığın bana hissettirdiği tüm bu karmaşık hislerin, içimde çok yoğun seyir ettiği bir gecede bir anda ortaya çıktı bu şarkı. Ama şarkının sound olarak tam hissini yansıtan versiyonu ortaya çıkarmak beş farklı aranje sonrasında mümkün oldu ve bu tam iki ayımı aldı. Şarkının geldiği noktaya çok inanıyorum ve bu şarkıyı dinleyenlerle aynı duygularda buluşacağımızı, yalnızlıklarının onları zayıf değil güçlü kıldığını hissedeceklerini düşünüyorum.”
Şarkı içeriği itibarıyla Kaan Arslan’ın düşün dünyasını, yaşam ve duygu tecrübelerini, pes etmemesini, cesaretini ve mücadelesini bizlere hissettiriyor. Bu bağlamda üretici ve üretim arasında da his bağlantısı kurulması şarkının yapısal varlığının daha güçlü hissedilmesine olanak sağlıyor. Teknik anlamda da Rock müziğin temellerinden ses kompozisyonunda çok beslenilmesi ve elektronik öğelerle zenginleştirilmesi şarkının işleyişini fazlasıyla değerli hissettiriyor.
“Yalnızlığıma” niteliği ve yarattığı hisler ile Kaan Arslan’ın gelecek üretimlerde de hissedilebilecek bir his ve düşün repertuarını bizlere sunuyor. Bu bağlamda kendisinden gelecek yeni şarkıları da sabırla beklemek gerek…
Cesarete, yüzleşmeye ve üretimlere…