hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Uğur Hakan Hacıoğlu Uğur Hakan Hacıoğlu

    Sınırları Aşmak – Dos Mukasan

    21.04.2022 Perşembe | 14:32Son Güncelleme:

    Sınırların panzehri hayal kurmaktır… Kurulan hayaller yaşanılan toplumun belirlediği ölçüler tarafından kabul görmese de kişinin gelişimi adına önemli bir yolculuğa başlamasına öncülük edebilir. Müzik açısından bakarsak müziğin de dönemsel olarak sınırları defalarca aşılmış, müzik kendini yenilemiştir. Bu yenilenme sürecinde de genç müzisyenler hayal kurmuş, mevcut durum ise bu hayalleri belirli bir sınır içinde tutmayı hedeflemiştir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    1967 yılında Beatles ve Rolling Stones topluluklarının açtığı yolda ilerlemeyi hedefleyerek kurulan Dos Mukasan topluluğu ülke içindeki siyasal yapının kuralları, eleştirmenlerin ve düşünürlerin muhafazakar düşünceleri içinde kendi müziklerini halka ispat etmeye çalıştı. Bu uğurda belirlenen sınırları, önyargıları aşmaları da kolay olmadı.

    1966 yılında yeni topluluk müziğinin temsilcisi olarak Moskova’da Vesvolye Rebyata, Leningrad’da da Poyushchiye Gitary toplulukları kurulmuştu. Fakat her ikisi de yeni müziği tam anlamıyla temsil edemiyordu. Kazakistan’ın Kurday ilinden Murat Kusainov ile Çimkent’ten Dosym Suleyev, Almatı Politeknik Enstitüsü’nde tanıştıklarında 17 yaşındaydılar. Öğrencilik yıllarının daha erken dönemlerinde Murat Kusainov dombra, Dosym Suleyev de saksafon çalıyordu. Politeknik Enstitüsü’ne bağlı olarak staj amaçlı bir grup öğrenci uluslararası bir inşaat şirketinde çalışmaya başlamıştı. Murat Kusainov ve Dosym Suleyev’de burada çalışırken Kamit Sanbayev ve Alexander Sanya Litvinov ile tanıştılar.

    Uluslararası bir şirkette çalışmanın getirdiği avantajla dünya genelinde değişim içinde olan müzikten haberdar oldular. Beatles şarkılarını ilk kez şirketteki diğer çalışanlar sayesinde dinlediler. Sonrasında da isimsiz bir topluluk olarak inşaat şirketinin Macaristan’dan gelen çalışanlarına 1 Ağustos 1967’de ilk konserlerini verdiler. Konser sonrası dinleyiciler onlara Dos Mukasan ismini kullanmalarını teklif etti. Başlangıçta bunun Macarca bir kelime olduğunu düşünseler de sonrasında topluluk üyelerinin isimlerinin ilk hecelerinden hareketle oluşturulduğunu öğreneceklerdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Eylül ayında yaptıkları müziğin daha da bilinir hale gelmesi onlara Bayanaul’da konser verme fırsatı sağladı. Bu konser sonrası topluluğun kaderini belirleyecek önemli bir karar alınmıştı. O zamana kadar Rus ezgileri ve Batı’da ortaya çıkan Rock topluluklarının şarkılarıyla sahne almanın dışında kendi toplumlarının müziklerini yeni dönem müziğiyle bir araya getirmeye karar verdiler. Kazak ezgilerini Batı müziğinin yenilikleriyle işlemek istiyorlardı.

    O dönem için Kazak ezgilerinin Batı müziğiyle bir araya getirilerek yorumlanması alışılmış bir durum değildi. Ülkedeki kulüp sahnelerinde bir müzik ya Sovyet formuyla çalınır ya da Batılı tarzda şarkılar olurdu. Üstelik Kazak müziğindeki etkin isimler genç topluluğu eleştirerek “Kazak şarkıları dombra ile yahut akapella söylenir. Kazak şarkıları iki ya da üç sesle söylenmez” diyerek topluluğun Kazak ezgilerini çok sesli müzik yoluyla düzenlemelerine karşı çıkıyorlardı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Fakat gösterilen bu tepkiler Almatı’da müzik yapan genç topluluğun giderek daha da bilinir hale gelmesini sağlamıştı. Kazak müzik geleneklerini Rock müzikle bir araya getirerek meydana getirdikleri çalışmalar ile Moskova, Soçi, Odessa ve Tallin’de sahne almaya başladılar. Dönemin ünlü müzik dergisi Krugozor da onlardan bahsetmeye başlamıştı. Bu rüzgarı hisseden Dos Mukasan, “Toy Jırı” parçasıyla Sovyetler Birliği coğrafyasının geneline yayılan bir üne kavuşmuş oldu.

    Sovyetler Birliği’nde düzen ve işleyişin sıkı kontroller altında gerçekleştiği yıllarda Dos Mukasan, Kazak yerel ezgilerinde oluşturduğu yeni kimlikle müzikal anlamda ülke içinde dikkat çekmişti. Bu başarı devamında uluslararası bir turnenin de başlamasına öncülük etti. Topluluk Macaristan, Polonya, Fransa ve Almanya’da konser verdi. Soğuk savaşın diğer aktörü olan Amerika, kendi ülkesinde müzikal değişime katkı sağlamış bu topluluğa kayıtsız kalmadı. Amerika başta olmak üzere Meksika, Kolombiya, Jamaika, Venezuela’da topluluk dinleyiciyle buluştu. “Kalinka” ve “Katyuşa” gibi geleneksel Rus şarkılarını tanıyan Amerika toplumu Kazak şarkılarını duyduğunda buna büyük ilgi göstermişti. O yılların iki kutuplu dünyasında böyle bir turneye çıkmış olmaları da büyük bir başarıydı. Yurtdışında başarılı konserlerin ardından ülkeye döndüklerinde Lenin Sarayı’ndaki konserleri ile de başarılarını taçlandırdılar.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yıllar içinde kadrolarına Nurtas Kusainov, Bakhyt Dzhumadilov, Askar Dzhankushukov, Bağdat Aydarkhanov ve Arsen Bayanov gibi isimler de katıldı. 1990’lı yılların ilk yarısında topluluk dağılsa da 2000’li yılların başında tekrardan bir araya gelip dinleyiciyle buluştular. Geri döndüklerinde ilk konserlerini Janaözen’de verdiler.

    Zaman geçtikçe değişim de beraberinde yeni sınırlar çiziyordu. Kurulan her hayal toplumun ve bireylerin ufuk çizgilerini genişletti. Müziğe başladıkları ilk yıllarda Kazak müziğinin ancak tek sesli yorumlanabileceği yargılarını aşan topluluğun günümüzde Kazakistan’da müziğe yaptıkları katkılarından dolayı Pavlodar’da anıtları bulunmakta.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    “Sulu Kyz”, “Toy Jırı” ve “Kaidasyn” gibi günümüzde bilinirliğini koruyan şarkılarla ülkelerinde hala ilgi gören Dos Mukasan geleneklerini özümseyip bunları dönem müziğinin gereklilikleriyle buluşturmuş ve bu uğurda eleştirilere göğüs germiş bir topluluk… Dos Mukasan’ın bu kararlılığı ülkenin müzikal tarihinde adlarının yer edinmesine olanak sağladı.

    Hayatın kendi zorlukları içerisinde yapıcılık ve nesnellikten uzak eleştirilerle hayallere kapıları kapatmak yerine kurulan hayalleri gerçekleştirmek uğruna gerekli çabayı göstermek gereklidir. Sınırlar ancak bu şekilde aşılabilir.

    Hayalleri uğruna kararlı adımlar atanlara…