hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    2 bin yıllık Augustus Tapınağı'nda 'çelik iskeleli' güçlendirmeye tepki

    2 bin yıllık Augustus Tapınağında çelik iskeleli güçlendirmeye tepki
    expand

    2 bin yıllık Augustus Tapınağı'nda 'çelik iskeleli' güçlendirmeye tepki

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Nursima ÖZONUR- Kaan ULU/ANKARA, (DHA)- ANKARA'da Hacı Bayram Veli Camii'nin bitişiğinde bulunan Roma dönemine ait 2 bin yıllık Augustus Tapınağı'nın 'çelik iskele' ile güçlendirilmesi, yanına da fıskiyeli süs havuzu yapılması, tepkilere neden oldu. Şehir ve Bölge Planlayıcısı Çankaya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tunçer, tapınağın duvarlarının yıkılmaması için tutturulan çelik yapının çirkin bir görüntü oluşturduğunu, havuz nedeniyle oluşan rutubetin de tarihi yapıdaki yazıtlara zarar verdiğini belirtti. Kültür ve Turizm Bakanlığı ise mevcut çelik güçlendirme sisteminin değerlendirilerek yapının en doğru şekilde korunup sağlamlaştırılmasına yönelik iki alternatifli revize proje çalışmalarının devam ettiğini açıkladı.
    Ulus'ta Hacı Bayram Veli Camii'nin bitişiğinde bulunan M.Ö. 25 yılından sonra yapılan Roma dönemine ait Augustus Tapınağı'nın duvarları, 2009 yılında Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'nun onayı ile 'çelik iskele' ile güçlendirildi. Daha sonraki yıllarda tarihi yapının yanında ise çevre düzenlemeleri kapsamında fıskiyeli süs havuzu yapıldı. Suyla doldurulan havuz ve tarihi yapıdaki çelik iskele, tepkilere neden oldu. İki sur duvarını ayakta tutmayı hedefleyen çelik iskelenin görüntü kirliliğine yol açtığı, süs havuzu nedeniyle oluşan rutubetin de tarihi yapının duvarlarında kararmaya ve yazıtlara zarar verdiği ileri sürüldü.
    'DÜNYADAKİ TEK AUGUSTUS TAPINAĞI'
    Şehir ve Bölge Planlayıcısı Çankaya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tunçer, Hacı Bayram Veli Camii ve Augustus Tapınağı'nın ilk koruma plan çalışmalarını 1986 yılında yapan ekipte bulunduğunu hatırlatarak, bölgede yapılan otoparklar nedeniyle tarihi yapının antik sur duvarlarının ve höyüğün bir kısmının tahrip olduğunu bildirdi. Prof. Dr. Mehmet Tunçer "Bu yazıttan iki tane olduğu biliniyordu. Birisi Roma'daydı. O, yok oldu. Dünyada var olan tek anıt budur. Tapınak, Bizans döneminde kilise olarak kullanılmıştır. Daha sonra 15’inci yüzyılda Hacı Bayram Veli Camii buraya yapılmıştır. Tapınak, Osmanlı döneminde bir süre Ak Medrese olarak kullanılmıştır. Bu tapınak, Ankara'nın anıtı olarak bilinir. Yüzlerce yıl Ankara'da seyyahlar, arkeologlar, mimarlar, Fransızlar, İngilizler, Amerikalılar gelip tapınağı incelemişler ve üzerindeki yazıtı okumaya çalışmışlar" dedi.
    'TAPINAK CAM BİR LEVHA İÇİNE ALINABİLİRDİ'
    Prof. Dr. Mehmet Tunçer, çevresindeki evlerin yıkılmasıyla tapınağın açığa çıktığını, bir süre sonra  da tarihi yapının duvarlarının kaymaya başladığını söyledi. Prof. Dr. Mehmet Tunçer "Duvarların kaymasını durdurmak için üzerine bu çelik yapıyı koydular. İki duvarı birbirine tutan bir yapıdır. Aslında şöyle yapmak lazımdı; iki sur duvarını bir cam levha ile bir müze gibi kapatmak ve bunun içinde muhafaza etmek lazımdı. Tıpkı Roma’daki 'Ara Pacis Sunağı' gibi, ya da Berlin’deki Bergama Müzesi'nde olduğu gibi eserler bir yapının içinde olabilirdi" diye konuştu.
    'RUTUBET ESKİ BİR ESERİN EN BÜYÜK DÜŞMANIDIR'
    Prof. Dr. Mehmet Tunçer, tapınağın hemen yanında yer alan süs havuzundan kaynaklanan rutubet dolayısıyla hem tapınağın hem de Hacı Bayram Veli Camii'nin zarar gördüğünü söyledi. Havuzun kaldırılması için internet üzerinde imza kampanyası başlattıklarını vurgulayan Prof. Dr. Mehmet Tunçer "Süs havuzu olarak onaylanan proje daha sonra fıskiyeli olarak inşa edildi. Havuz 2010 yılında fıskiyeli olarak yapıldı. O zamandan beri tapınağın duvarlarına zarar veriyor. Havuzun suyu rüzgarın etkisiyle tapınağın duvarına gidiyor. Ayrıca rutubetten dolayı da duvarlar tahrip oluyor. Üzerindeki yazıt, su ve rutubetin etkisiyle dökülmeye başladı, kararmalar var. Bu havuzun bir an evvel kuru havuz haline gelmesi gerekiyor. Rutubet bir eski eserin en büyük düşmanıdır. Ev, temelinden rutubet alırsa evin duvarları bile çökebilir. Cami de rutubetten etkileniyor. Bu nem, zemindeki olası kalıntıları da etkiliyor. Zeminde Frig dönemine kadar giden anıtlar var" diye konuştu.
    BAKANLIK: SÖKÜLEBİLİR MODÜLER PARÇALARDAN OLUŞMAKTADIR
    Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada ise "Bakanlığımızın Augustus Tapınağı’nda sürdürdüğü çalışmalar çerçevesinde, 2009 yılında Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun onayı ile yapının kuzeybatı ve güneydoğu duvarlarını askıya alan geçici bir çelik iskele yapılmıştır. İskelenin yapılış amacı yapının yıkılmak üzere olan kısımlarını ayakta tutmak, yapıyı deprem ve diğer etkilere karşı güçlendirmek ve ileride yapılacak olan restorasyon uygulamalarında iş iskelesi olarak kullanmaktır. Mevcut çelik iskele sökülebilir modüler parçalardan oluşmaktadır. Dolayısıyla istenildiğinde kaldırılabilecek bir sistemdir" denildi.
    'YENİDEN DEĞERLENDİRİLECEK'
    Bakanlık açıklamasında, "Mevcut çelik güçlendirme sisteminin değerlendirilerek yapının en doğru şekilde korunup sağlamlaştırılmasına yönelik iki alternatifli olarak revize proje çalışmaları devam etmektedir, önümüzdeki tarihlerde de Koruma Bölge Kurulu görüşlerine sunulacaktır" denildi.
    'SÜS HAVUZU, KURU HAVUZ OLARAK DEĞİŞTİRİLECEK'
    Yapının yanındaki süs havuzuyla ilgili ise açıklamada şu ifadelere yer verildi:
    ​"Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünün 05.11.2009 tarih ve 45440 sayılı kararıyla, 'Belediye temsilcisinin yaptığı sözlü öneri üzerine havuzun süs havuzu olarak düzenlenmesine, Augustus Tapınağı’nın mevcut çevre duvarına ilişkin hazırlanan projenin uygun olduğuna' karar verilmiştir. Müteakiben Augustus Tapınağı’nın yanında yapılan havuza ilişkin yukarıda belirtilen karardaki 'süs havuzu' ifadesinin 'kuru havuz' olarak değiştirilmesine, ayrıca havuza ait onaylanan park projesinde de havuzla ilgili kısmın bu doğrultuda değiştirilmesine yönelik mülga Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 26.02.2010 tarih ve 4895 sayılı kararları alınmıştır. Bununla birlikte, süs havuzunun yer aldığı kısım, Augustus mabedine ait parselin ve Bakanlığımız projelendirme alanının dışında bulunmaktadır."

    FOTOĞRAFLI

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow