hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Dil Bilimci Alyılmaz: Türkler, Orta Asya Türk coğrafyasına ilgisiz

    Dil Bilimci Alyılmaz: Türkler, Orta Asya Türk coğrafyasına ilgisiz
    expand

    Dil Bilimci Alyılmaz: Türkler, Orta Asya Türk coğrafyasına ilgisiz

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İsmail Hakkı SEYMEN/BURSA,(DHA)-ORHUN yazıtları ve eski Türk dili üzerine çalışmalarıyla Türk dili ve kültürüne büyük katkıları olan dil bilimci akademisyen Prof. Dr. Cengiz Alyılmaz Nilüfer Belediyesi’nce düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katıldı. Alyılmaz konferansta Türk toplumunun Orta Asya Türk coğrafyasına ve köklerine ilgisiz kaldığını savundu.

    Dil bilimci akademisyen Prof. Dr. Cengiz Almılyaz Nilüfer Belediyesi ve Uluslar arası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Derneği işbirliği ile “Asya’dan Bursa’ya eski Türk kültür ve uygarlık eserleri” başlıklı bir konferans verdi. Karaman Dernekler Yerleşkesi’nde yapılan konferansta; Orta Asya coğrafyasındaki eski Türk eserleri üzerindeki motif, tasvir, duvar resimleri, hiyeroglif, damga, sembol; adetler ve halk dansları figürleri ile Bursa ve Anadolu coğrafyasındaki karşılıkları arasındaki büyük benzerliklere dikkat çeken Alyılmaz, Türklerin kültürel genlerinin kök saldığı Orta Asya Türk Coğrafyasına, Türk toplumunun ilgisiz kaldığını söyledi.

    2020 yılının UNESCO tarafından “Bilge Tonyukuk yılı” ilan edildiğini belirten Alyılmaz adı bilinen ilk Tük yazar ve Türk tarihçisi olan, Göktürk devletinin kuruluşunda yer alan, vezirlik yapan ve aynı zamanda Tonyukuk Yazıtları’nı ortaya koyan Bilge Tonyukuk’un yeterince tanınmadığını ifade etti.

    Moğolistan, Kırgızistan, Hakasya, Tuva ve Altay özerk Cumhuriyetleri  gibi yerlerde Türk yazıtları üzerine yıllardır çalıştığını anlatan Alyılmaz “Bu konudaki çalışmalarım hakkında konferans vermem için 20 ülkeden davet alıyorum ancak üzülerek söylüyorum, ne yazık ki Türkiye’de salonlar dolmuyor, bu konudaki kitaplar satılmıyor. Bu eserler, bu yazıtlar sağcının-solcunun değil, hepimizin. Çocuklarımızın adını Bilge, Kaan koyuyoruz ama iş Bilge Kaan’ın kim olduğuna gelince, yazıtlarına gelince sahip çıkılmıyor. Bunu anlamak mümkün değil” dedi.

    Alyılmaz Türk tarihçilerin sürekli bir yanlış yönlendirme ile Türklerin sadece göçebe bir toplum olduğu gibi bir kalıbı kullandığını, ancak Türk kültür ve medeniyetinin bu kalıba sığamayacak kadar köklü niteliklere sahip olduğunu anlattı.

    FOTOĞRAFLI

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow