SON DAKİKA
Salgını ve geleceği planlama zamanı
COVID-19 Virüsü dünyada etkisini azaltarak sürdürüyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, tamamen atlatabilmemiz için uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Alınan korunma tedbirlerine özenle uyalım.Hürriyet Bursa olarak, ‘Yeni Normal’ süreci hakkında iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle bir yazı dizisi hazırladık. Bu süreçten nasıl çıkacağımız çok önemli. Birlikte başarmak dileğiyle.
METİN TOY: EDUMOB Group Yönetim Kurulu Başkanı
Metin Bey sizi tanıyabilir miyiz?
1957 yılında Malatya Darende’de doğdum. İlk ve ortaokulu İstanbul Bakırköy de bitirdim. 1976 yılında Pertevniyal lisesi’nden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühedisliğini kazandım. İstanbul Üniversitesinde 2. sınıfta kaydımı dondurarak Almanya’da okumak üzere önce Berlin daha sonra Münih’e yerleştim. Münih’te bilgisayar ve yazılım üzerine eğitim aldım ve 1983 yılında mezun oldum. Üniversite yıllarında tanıştığım hayat arkadaşım Gülay Toy ile 1983 yılında evlendim, aynı yıl Almanya’da iş hayatına atıldım. Uzun yıllar Münih’te ithalat ve ihracat işleri ile uğraştıktan sonra 1994 yılında çocuklarımın eğitimi için Türkiye’ye ye dönüş yaparak Bursa’ya yerleştik.
‘ÇOCUKLARIMLA BİRLİKTE ÇALIŞIYORUM’
Bursa’da öncelikle özel okul öncesi eğitim kurumu olan TOYS Anaokulu markası ile hizmet verdik. Eğitim için mobilya üreterek başladığım firmamız kısa sürede yurt içinde ve dışında markalaşarak eğitim ofis ve otel mobilyaları sektöründe faaliyet gösteriyor. Oğlum Kaan Toy İTÜ İnşaat Mühendisi, kızlarım Bahar Akbulut Toy işletme mühendisliği, Defne Toy ise Münih Teknik Üniversitesi Mimarlık mezunu olup, şirketin yönetiminde aktif olarak rol alıyorlar. Bir çok dernekte aktif üyeyim. 2019-2020 yılı Bursa Yıldırım Bayezid Rotary Kulübü Başkanlığı’nı yürütmekteyim.
Bursa Yıldırım Bayezid Rotary Kulübü olarak 2.5 aylık karantina dönemini nasıl geçirdiniz?
Bursa Yıldırım Bayezid Rotary Kulübü olarak, salgının başladığı günlerde hızlı aksiyonlar ile süreci çok yakından takip ettik. Federasyon Başkanımız Fatih Akçiçek, başkanlığında elektronik platformlarda toplantılar yaparak her şehirde bulunan kulüpler aracılığıyla toplumun ve sağlık personellerinin ihtiyaçları için acil eylem planlarının yapılması istendi. Bursa’da bulunan Rotary ve Rotaract Dernek Kulüpleri olarak önceliğimizi mücadelede en ön sırada yer alan sağlık personelinin ihtiyaçlarına vererek, gerekli malzemelerin (maske N95, maske FFP2, cerrahi maske, önlük, tulum, siperlik, dezenfektan gibi) teminini sağladık ve bu malzemeleri Bursa Uludağ Üniversitesi, Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’ne teslim ettik.
Bundan sonraki süreçte sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarını ve toplumdaki rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ülke olarak böyle bir süreçten geçerken, küresel olarak etkilendiğimiz bu kriz günlerinde toplumun her kesiminin bir araya gelerek, kolektif bir çaba içinde olmasının ne kadar büyük önem arz ettiğini bir kez daha görmüş olduk. Devletimizin aldığı kararların uygulanması noktasında; kurumlardan özel sektöre, sivil toplum örgütlerinden bireylere, toplumun tüm yapı taşlarına büyük görev düşüyor. Kuşkusuz, böyle olağan üstü durumlarda devletimize uygulamalar ve önemler hususunda destek vermek şart. Özellikle Rotary Kulüpleri başta olmak üzere, STK’ların bu dönemde topluma verecekleri destek ve gerçekleştirecekleri eylemler büyük önem taşıyor.
Başkanı olduğunuz kulüp, kaçıncı yılını geride bıraktı? Dönem içinde yeni üye alım töreniniz olacak mı?
Bursa Yıldırım Bayezid Rotary Kulübü olarak 27 yılı doldurmanın mutluluğunu yaşıyoruz. 2019-2020 döneminde 7 yeni yeni üye alarak daha da güçlendik.
Bundan sonraki süreç için aldığınız kararlar, planlar, projeler var mı?
Yeni dönemde sürdürebilir projeler üretmeye devam edeceğiz. Toplumun ihtiyaç duyduğu her türlü hizmetin üretilmesi paylaşılması ve uygulanması en öncelikli projelerimiz olarak devam edecek.
Genel Kurul’dan sonra, yeni hizmet döneminde aktif olarak yer alacak mısınız?
Rotary kurallarına göre devir teslim töreninden sonra başkanın görevi gelecek başkanla birlikte yönetimde çalışmak ve yeni yönetime tecrübe ve proje desteği vermek en önemli görevimizdir.
Bu bilinçle gelecek dönemin yönetim kurulunda aktif görev almak sürdürebilirlik açısından çok önemli.
Bu süreç sizi özelinizde nasıl etkiledi? Hayatınızda neler değişti?
Tabi ki önemli bir sivil toplum derneğinde başkanlık yapmak bir takım fedakârlıkların bilincinde olarak hareket etmeyi de kabullenmeyi gerektiriyor. Topluma hizmet üretmek, daha çok çalışmak proje üretmek ve zaman ayırmaktan geçiyor. Bu yoğunluk içinde bir tarafta aileniz, çocuklarınız ve sevdiklerinize ayıramadığınız zamanınız. Ama her şeye rağmen ürettiğiniz projelerin hayata geçmesi sırasında yaşanılan güzel duygular. Asıl güzel olan ise dayanışma ruhu hayatımıza başka bir pencereden bakmayı sağlayarak mutlu olmanın ve mutlu etmenin hayatımızdaki önemini bir kez daha öğretiyor.
‘ONLINE TOPLANTI YAPIYORUZ’
Bunun haricinde iş hayatımız pandemi sürecinde eski döneme kıyasla daha fazla home-office odaklı bir hale getirdi. Bu süreçte ekipleri uzaktan yönetmek, toplantıları online hale getirmek ve gün içinde zamanı daha verimli kullanma düzenlemeleri yaparak bu süreci bir bakıma mümkün olan en yüksek seviyede geçirdim diyebilirim.
Peki. Koronavirüs sürecinde iş hayatınızda ne tür tedbirler aldınız?
İşyerimizde, salgınla ilgili haberleri aldığımız gün fabrikamızı tüm ekiplerimizle birlikte üst düzey önlem seviyesine geçirdik. Yöneticilerimiz ile kurduğumuz whatsapp gruplarımızla tüm ekiplerimiz ile ilgili durumları anlık olarak takip ettik. Şirket doktorumuz ile konunun ciddiyeti ve almamız gereken önlemlerle alakalı eğitimler vererek; işyerimizde sosyal mesafeyi korurken, maske takma zorunluluğu getirdik. Ofis ortamı, servis ve yemekhane gibi alanlarda kişi sayısını azaltıp, dönüşümlü hale getirdik. Ne mutlu bize ki, şimdiye kadar hiçbir sıkıntı yaşamadan çalışanlarımızın bugüne kadar sağlıkla ulaşmaları için onları gerekli ortamı sağlamış olduk.
Dış pazara da satış yapıyorsunuz. Sınırların kapandığı dönemde alternatif olarak neler yaptınız?
Şirketimiz tüm iç ve dış operasyonlarımızda stratejik olarak alternatif planlarla hazırlıklı olduğu için süreçten minimum etkilendik diyebilirim. İthalat olarak temin ettiğimiz bazı ürünleri, aynı özellikte yerli alternatifleri ile karşılamaya çalıştık. İhracatlarımızda gönderimlerimizi bir süre kendi depolarımızda tutarak olası teslimat sorunlarının önüne geçmiş olduk.
Haziran ayı itibariyle baylayan ‘yeni normal’ sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu konuda sık sık danışmanlarımızın fikirlerini almakla beraber, gündemi de yakından takip ediyorum. Her ne kadar ekonomimizin sürdürülebilir olarak kalması için normalleşme sürecine geçilmesi gerekmiş olsa da, bizlerin bireyler ve kurumlar olarak tedbirleri asla elden bırakmaması gerektiğine inanıyorum. Virüs karşısında asıl savaşımızın normalleşme sürecinde olacağına inanıyorum.
Mevcut dönemde iyi bir süreç yönetildimi? Türkiye ve Bursa’nın konumu bu süreçte nasıl olgunlaşır?
Bu süreci başta Cumhurbaşkanımız Erdoğan liderliğinde Sağlık Bakanımız Koca’nın aldığı tedbirler, toplumu bilinçlendirmek için yapılan uyarılar çok yerinde ve iyi şekilde yönetilmiştir. Bu önlemeler hayatımızı kısa süre engellese de toplum sağlığı adına çok önemli gelişmelerdir. Alınan önlemler yalnız Bursa’da değil tüm Türkiye’de vakaların kontrollünü sağlamıştır. Tabi bu durumu bazı Avrupa Birliği ülkeleri ile mukayese edersek ne kadar şanslı olduğumuzu görmemiz gerekir. Bursa’nın konumu gereği pandemi süreci, başlangıçta Bursa sanayisini ciddi etkilesede kısa bir süre içinde konu ile ilgili bilinç oluşturarak bu süreci iyi yönetmiş ve kısa sürede toparlanacağımızı düşünüyorum.
Bu anlamda fırsat oluşturmak için ne yönde kararlar ve aksiyonlar alınması gerektiğini düşünüyormusunuz?
Her kriz, bazı fırsatları yanında getirir, yeni sektörlerin doğmasına, var olan sektörlerin hareketlenmesine sebep olur. Bir çok firma için dünya geneline ekonomik sıkıntılara neden olan bu krizin ancak ortak akıl ve çalışmayla aşılabileceğini, dünyada yeni bir dönemin başlayacağı işaretlerini vermiştir.
‘İKİNCİ FABRİKAYI AÇACAĞIZ’
Firmamızda salgın döneminde stratejik planlama acil devreye sokulmuş ve tüm risk analizleri yapılarak uygulamaya alınmıştır. Bu dönemde tüm çalışanlarımıza firma olarak gerekli desteği vermeye çalıştık. Sene başında yaptığımız bütçe çalışmalarını tekrar gözden geçirdik. Firmamız bu fırsatı doğru yöneterek Bursa’da ikinci fabrikayı açmaya karar verdik ve çalışmalara başladık. Krizi fırsata çevirme zamanı.
Koronovirüsten sonra teknolojik ve ekonomik gelişmelerle yeni bir dünyaya adım atacağımız çokça konuşuluyor. Bu konuda sizin düşünceleriniz neler?
Bu konuda her şeyden önce global düzeyde güç dengesinin değişmekte olduğunu ve piyasaların bu yeni dengelere göre şekilleneceğini biliyoruz. Virüsle birlikte kalabalık ortamlar arka planda kalırken, insanların başkaları ile temas etme ihtimallerini ortadan kaldırdıkları online platformlar ve bunu sağlayan altyapıların öne çıktığı bir döneme geçtik. Özellikle e-ticaret alışkanlıkları tamamen değişerek %46 kalıcı artış ile 6 yılda gelişmesi öngörülen alışkanlıkların 3 ay gibi kısa bir sürede edinildiğini gördük. Biz de şirketimizde tüm bu gelişmeleri takip ederek, bizi süreçte güncel tutacak çalışmaları sürdürüyoruz.