SON DAKİKA
Kahvenin 40 yıllık hatırı sanata dönüştü
Kahvenin 40 yıllık hatırı sanata dönüştü
İZMİR Ekonomi Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Mustafa Kemal Üniversitesi'nin güzel sanatlar bölümünde görevli 11 akademisyen bir fincan kahvenin kırk yıllık hatırını sanata dönüştürdü. Kumaş, illüstrasyon, çini gibi farklı sanat dallarından eserlerin bulunduğu 'Bir Fincan Keyif' isimli sergi 8 Şubat'a kadar Kemeraltı Antikacılar Çarşısı'nda ziyaret edilebilecek.
İzmir Ekonomi Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Mustafa Kemal Üniversitesi'nin güzel sanatlar fakültelerinde görevli farklı sanat dallarında çalışan 11 akademisyen Türk kahvesi kültürünü sanata yansıttı. Türk kahvesinin kendilerine çağrıştırdıklarını kumaş, çini, resim gibi farklı sanat dallarına aktaran akademisyenler 'Bir Fincan Keyif' ismiyle bir sergi açtı. Kemeraltı Antikacılar Çarşısı'nda açılan sergide kumaş kahve fincanlarından ebru sanatıyla oluşturulmuş kahve çekirdeklerine kahveye dair birçok eser ziyaretçilerle buluştu. 8 Şubat'a kadar devam edecek olan sergideki her bir eserin kendine ait bir hikayesi bulunuyor.
40 FİNCAN, 40 İSİM
Türkiye'de kahvenin önemli bir yere sahip olduğundan bahseden Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölüm Başkanı Elvan Özkavruk Adanır, kumaştan yaptığı eserinin hikayesinden bahsetti. Adanır, "Özellikle kadınlar arasında sabah, akşam, günün her saatinde dost sohbetlerinde kahve içilir. Alman, Litvanyalı gibi farklı kültürlerden sanatçıların da eserleri var. Aramızda seramik, minyatür, ebru ve tekstil sanatçıları da var. Kahveden yola çıkarak yaptığımız eserler sergileniyor. Ben Türk kahvesini ilk 2 yaşında içmişim. Babaannem çok meraklıymış, komşu gezmelerine gittiğimiz zaman bana da kahve söylüyormuş. O zamandan yola çıkarak bugüne kadar kahve içtiğim 40 kadının ismini kahve masasındaki kumaş bir örtüye işledim. Annem, teyzelerim, yakın akrabalarım, arkadaşlarım ve meslektaşlarımın ismi işli. 'Bir kahvenin 40 yıl hatrı vardır' lafından yola çıkarak toplamda 40 fincan oluşturdum. Kahve fincanlarının hepsi kumaştan yapıldı ve onları Türk kültüründe önemli bir yeri olan oyalarla süsledim. Gelin kayınvalidesiyle arası iyi olmayınca farklı bir oya takar, eşine bir şey söylemek istediğinde taktığı oyadaki süs değişir. Bu nedenle biz fal bakmaya da meraklı olduğumuz için o kapatılmış veya açılmış fallardan oyalarla iletilmek istenilen mesajı da fincanlara ekledim" şeklinde konuştu.
'KAHVEYE ATFETTİĞİMİZ TÜM DEĞERLERİ BİR ARAYA GETİRDİM'
Sergide kahveye atfedilen değerlerle ilgili illüstratif bir çalışması bulunan Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Grafik Tasarım Bölümü Öğretim Görevlisi Duygu Kocabaş Atılgan, "Her değerin yanında biz kahve tüketiyoruz. Sohbet ederken kahveye ihtiyaç duyuyoruz, acı olduğunda lokum tüketiyoruz. Kız istemelerde özel bir değere sahip oluyor. Tuzlu, acı kahve olur. Tüm bu değerleri bir araya getirdim. Tasarımın içinde lokum, sohbet, dedikodu, keyif, hatır gibi küçük anahtar kelimeler var. Kahve aynı zamanda benim için geceyi gündüze bağlayan bir anlam da içeriyor. Onları içeriye gizledim. Ziyaretçiler keşfetsin istiyorum. Kendilerinde bulacaklarına inanıyorum" dedi.
Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü öğretim üyesi İrlandalı Angela Burns ise eserini anlatarak, "Baskılı kumaş serileri yaptım. Türklerin kahve kültürünü anlatan, kara kalem çizim yaptım. Daha sonra da bilgisayar programlarıyla çizdim. Lazer kesim kullandım, üzerine geleneksel danteller ekledim. Böylece ortaya renkli bir seri çıktı" diye konuştu.
Melis KARAKUZULU/İZMİR, (DHA)
FOTOĞRAFLI