hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Fikri Işık: Adım adım Afrin'e ilerleyiş sürüyor

    Fikri Işık: Adım adım Afrine ilerleyiş sürüyor
    expand
    KAYNAK DHA

    BAŞBAKAN Yardımcısı Fikri Işık, adım adım Afrin'e ilerleyişin sürdüğünü bellirterek, "Esed şimdi kalkıp, 'Yok Afrin'i savunacağız, Afrin'de PYD/YPG'ye destek vereceğiz' gibi ifadeleri bizim açısından bir anlam ifade etmiyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Arif ARSLAN-Reşat YİĞİZ/BATMAN,(DHA)- BAŞBAKAN Yardımcısı Fikri Işık, adım adım Afrin'e ilerleyişin sürdüğünü bellirterek, "Esed şimdi kalkıp, 'Yok Afrin'i savunacağız, Afrin'de PYD/YPG'ye destek vereceğiz' gibi ifadeleri bizim açısından bir anlam ifade etmiyor. Buraya Esed, YPG/PYD'ye karşı mücadele edecekse eyvallah, bu örgütlere destek için Afrin'e gelecekse Türkiye bu konuda kendi bildiği yoldan geri dönmez, gerekeni yapar" dedi.
    Batman'a gelen Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, valiliği ziyareti sırasında gündem ile ilgili açıklamalarda bulundu. Başbakan Yardımcısı Işık, terörle mücadelede son 35 yıllık süreçte en başarılı dönemin yaşandığını belirterek, bölgede çok uzun yıllar terör örgütünün uyguladığı baskı ve şiddet politikasından dolayı acılar yaşandığını söyledi. Can güvenliği endişesiyle yapılması gereken özel sektör yatırımlarının uzun süre yapılamadığını, bundan dolayı bölgenin diğer bölgelere göre arzu edilen ekonomik sıçramayı gerçekleştiremediğini söyleyen Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, "Bunun birinci derece sorumlusu terör örgütünün kendisidir ve terör örgütünün uzantılarıdır. Allah'a hamdolsun artık terör örgütü bölgede baskı uygulama gücünden çok uzaklaştı. Terör örgütünü artık güvenlik güçlerimiz kıpırdayamaz hale getirdi. Şu 35 yıllık süreçteki en başarılı terörle mücadele dönemini yaşıyoruz. Güvenlik güçlerimiz askeriyle, polisiyle, jandarmasıyla, güvenlik korucularıyla valilerimizin ve ilgili kamu yöneticilerimizin bizim koordinasyonumuzda son derece başarılı bir şekilde terörle mücadele yürütüyorlar. Terörle mücadelenin güvenlik boyutu yanında ekonomik, sosyal boyutu da tüm diğer boyutlarda en az güvenlik boyutu kadar da önemsenmelidir" dedi.
    "ADIM ADIM AFRİN'E İLERLEYİŞ SÜRÜYOR"
    Başbakan Yardımcısı Işık, Fırat Kalkanı Harekatı ile 2 bin kilometrekareden fazla alanın DEAŞ terörü başta olmak üzere terör örgütlerinden temizlendiğini, ancak bölgedeki belanın yalnız bir tane olmadığını ifade ederek, "YPG ve PYD bir terör örgütü artık. Bugüne kadar söylemekte imtina ettikleri Batı ülkeleri ve Batı medyasının söylemekte imtina ettikleri ve artık saklayamadıkları terör örgütü PKK'nın Suriye'deki milis yapısı ve Suriye kolu olduğunu hepimiz biliyoruz. PYD ve YPG'nin bölgeden defedilmesi sadece Türkiye'nin milli güvenliği için olmazsa olmaz değil, bölgenin istikrarı içinde, bölgenin huzuru ve barışı içinde olmazsa olmazdır. Şu anda Zeytin Dalı Harekatı planlandığı gibi gidiyor. Evet daha hızlı gidebilir miydi, gidebilirdi. Ancak, en fazla dikkat ettiğimiz konu orada sivillere zarar vermemek, sivillerin zarar görmesini engellemek tabii ki kendi askerimizin de özelikle güvenliğini de düşünerek çok dikkatli ama çok planlı bir hareket sürüyor. Şu ana kadar önemli miktarda köy ve yerleşim terör örgütünden tamamen temizlendi. Adım adım Afrin'e ilerleyiş sürüyor. Askerimizin dikkati gayreti bölge halkının özelikle Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ve Özgür Suriye Ordusu'na gösterdiği destek ve yardım inşallah bu harekatın başarıyla sonuçlanmasına vesile olacak. Silahlı kuvvetlerin planı doğrusunda ama büyük bir dikkatle kararlılıkla harekat sürdürülüyor. Tabi Esed rejimi kendi halkının huzuru barışı düşünmüş olsaydı Suriye meselesi zaten ortaya çıkmayacaktı. Halkın demokratik taleplerine meşru zeminde cevap vermek yerine halkın demokratik taleplerine kafalarına bomba yağdırarak cevap veren ve Suriye'nin de bölgenin de bugün adeta tam bir karmaşa içerisine sürüklenmesine sebep olan Esed rejimidir ve Esed'in kendisidir. Onların şimdi kalkıp, 'Yok Afrini savunacağız, Afrin'de PYD/ YPG'ye destek vereceğiz' gibi ifadeleri bizim açısından bir anlam ifade etmiyor. Buraya Esed YPG/PYD'ye karşı mücadele edecekse eyvallah, bu örgütlere destek için Afrin'e gelecekse Türkiye bu konuda kendi bildiği yoldan geri dönmez, gerekeni yapar" diye konuştu. 
    "BU PSİKOPATLAR İZOLE EDİLMELİ"
    Gündemdeki çocuk istismarı suçları ile ilgiyi yapılacak düzenleme ile ilgili soruyu da yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Fikri ışık, "Bu olaylar hepimizin yüreğini kanatan, böyle bir şey nasıl olur diyebileceğimiz maalesef olaylar bunlar. Hiç birimizin kabul edemeyeceği olaylar. Bu konu ile ilgili biliyorsunuz pazartesi külliyede Cumhurbaşkanımızın başkanlığında Bakanlar Kurulu'nda çok kapsamlı değerlendirmeler yapıldı. Başbakan Yardımcımız Recep Akdağ başkanlığında 6 bakanlığımızdan oluşan bir komisyon kuruldu. Bildiğimiz kadarıyla komisyonumuz ilk toplantısını yapacak. Bu konuyla ilgili yasal düzenlemeler başta olmak üzere olayın psikolojik sosyolojik boyutunu olayın sebep sonuç ilişkisini içerisinde tüm yönlerini masaya yatırılacak. Oradan çıkacak rapor hükümetimiz için de, TBMM için de aslında çok önemli bir rapor olacak. Bu konuda Türkiye çok net bir duruşa sahip, bu ruh hastalarını bu psikopatların özelikle toplumdan izole edilmesi ve bir daha bir daha böyle bir olayın yaşanmaması için alınması gereken tüm tedbirler karalılık alınacak, bundan dolayı kamuoylunun hiçbir endişesi olmasın" dedi.
    "YENİ SİSTEM İTTİFAKLARI ZORUNLU KILIYOR"
    Başbakan Yardımcısı Işık, Seçim ittifakı düzenlemesiyle ilgili ise, yeni sistemin ittifakları zorunlu hale getirdiğine dikkat çekerek, "Hükümet istemi geçilince artık baraj fiilen yüzde 50 artı 1'e çıktı. Yani fiili baraj yüzde 50 artı 1'dir. İlk turda bir aday yüzde 51'e ulaşamıyorsa ikinci tura gidilecek. Dolayısıyla ittifakların artık seçimlerden önce oluşması ve kamuoyuna bunun duyurulması ve ittifaka girecek partilerin bu birlikteliğini seçim pusulalarında yansıtması aslında demokratik açıdan son derece doğru. Türkiye daha önce çok yaşadı biliyorsunuz seçimlerden önce partilerin birbirine söylemediğini bırakmıyordu ama seçimlerden sonra birbirine en ağır ifadelerle yüklenen partiler bakıyorsunuz koalisyon ortağı olmuş. Halk A,B, C hükümet kursun diye oy verirken, bir bakıyorsunuz D ve E hükümeti kurulmuş. Şimdi tamamen bunların önüne geçiliyor. İttifaklar açık, şeffaf şekilde seçimden sonra oluşacak ve seçimde halk kime oy verdiği zaman, hangi hükümet, kimin Cumhurbaşkanı olacağını ve nasıl bir hükümetin kurulacağını seçimden önce bilecek. Yani hiçbir şey sürpriz olmayacak. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı hükümet sistemi bir takım ittifakları zorunlu kılıyor. onun için bu yasa hayırlı olsun" diye konuştu. 

    FOTOĞRAFLI

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow