İZMİR'in Foça ilçesinde uyuşturucu madde ile mücadele sempozyumu gerçekleştirildi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

İZMİR'in Foça ilçesinde uyuşturucu madde ile mücadele sempozyumu gerçekleştirildi. Sempozyumda, uyuşturucuya alışma, alıştırılma nedenleri ve yöntemleri ile mücadelede dikkat edilmesi gereken konular ayrıntılı olarak ele alındı.

Adli Bilimciler Derneği, Ankara Üniversitesi, Foça İlçe Milli Eğitim ve Sağlık Müdürlükleri'nin işbirliğiyle düzenlenen 'Uyuşturucu ile Mücadele Sempozyumu'a Foça Belediyesi de destek verdi. Sempozyuma Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı ve Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı, Hacı Bayram Veli Ürniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatice Demirbaş ve Ankara Üniversitesi Beypazarı Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Uzman Psikolog Sevgi Güney konuşmacı olarak katıldı.

SİGARA UYUŞTURUCUYA GEÇİŞ MADDESİDİR

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı ve Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı, sempozyumu "Aranızda uyuşturucu kullanan var mı" sorusuyla açtı. Salondan cevap alamayınca soruyu "Peki aranızda sigara içen var mı" şeklinde değiştirdi. Ardından da el kaldıran birkaç kişinin ilk soruya neden 'Evet' demeleri gerektiğini anlattı. Aile büyüklerinin alışkanlık ve davranışlarının önemine dikkat çeken Hancı, "Sigara bir geçiş maddesidir. Sigara içen insanların esrar ve diğer uyuşturuculara geçme riski, içmeyenlere göre 8-10 kat daha fazladır. Öğretmenleri, ebeveynleri ve kardeşleri sigara içenlerin sigara içmemeleri mümkün değildir" dedi.

SUÇ ÖRGÜTLERİNE KARIŞMAMALARI İÇİN ÇOCUKLARINIZI İZLEYİN

Uyuşturucu temin etmek, satmak ve alıştırmak için çok bileşenli örgütlü yapılar oluşturulduğuna dikkat çeken Ankara Üniversitesi Beypazarı Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Uzman Psikolog Sevgi Güney de ailelerin çocuklarını ilkokuldan sonraki dönemlerinde de baskı kurmadan izlemeleri gerektiğini söyledi. Güney, "Velilere çocuklarının arkasında dolaşmalarının baskı unsuru olmadığını öğretmek gerekiyor. Çünkü bu çok bileşenli örgütlü yapılar en küçük ayrıntıları ve zaafları bile kullanıyor. Çocuklarınızın tanımadıklarının evinde kalmamasını öğretin. Gece gittiği yerlerin bildik yerler, bildik insanlar olmasına özen gösterin. Bunun ne ahlakla, ne muhafazakarlıkla ilgisi var. Bunun tamamen çocuğun örgütlü herhangi bir suça maruz kalmamasıyla ilgisi var" diye konuştu.

MADDE BAĞIMLISI ÇOCUK FARK EDİLEBİLİR

Uyuşturucu kullanımına başlamanın ergenlik döneminde daha çok görüldüğünü, bu dönemin ise sanılanın aksine ortaokul, lise değil üniversite bitirene kadar devam ettiğini savunan Hacı Bayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatice Demirbaş, çocuğun madde kullanması belirtileri konusunda bilgi aktardı. Hatice Demirbaş, "Çocuğunuzdaki son dönemlerde değişken davranışları gözlemleyin. Kılık, kıyafetinde değişiklik olmadığı halde çocuk fazla para harcıyorsa, nerelere harcadığını söylemiyorsa, evden birşeyler götürüp satıyorsa, para temin için akran zorbalığı yapıyorsa, eve geç geliyorsa, hangi arkadaş grubunun içinde yer aldığını söylemiyorsa, ailesiyle ilişkilerini olabildiğince kısıtladıysa ya da odasında çok uzun saatler geçiriyorsa, yalan söylüyorsa, kıyafetleri kokuyorsa, kendine özen göstermiyor aynı kıyafeti günlerce giyiyorsa, tuvalette uzun süreler kalıyorsa, bakışlarında, konuşmalarında olumsuzluklar varsa, okul başarısı düştüyse bunlar önemli ipuçları olabilir" dedi.

Ailelerin, öğretmenlerin davranış şekilleri ve çözüm süreçlerine nasıl dahil olacakları konularında da bilgiler veren konuşmacılar, son bölümde katılımcıların sorularını yanıtladı.

Seyfi GÜL / FOÇA (İzmir), (DHA)

FOTOĞRAFLI