SON DAKİKA! Trump'ın ABD seçimlerindeki zaferi ülkesi ve dünya için ne anlama geliyor? (10 MADDE)

ABD seçim sonuçları dünyada da geniş yankı uyandırdı. El Cezire televizyonunun eski genel müdürü Wadah Khanfar, Trump’ın zaferinin hem ABD'nin iç yapısında hem de uluslararası arenada yaratacağı olası etkileri 10 maddede değerlendirdi.

Haberin Devamı

/

Söz konusu 10 madde, Trump’ın ikinci döneminde yönetim şekli, Avrupa ve Asya üzerindeki stratejik etkiler, bölgesel politikalar ve küresel güç dengelerindeki kaymalar üzerine odaklanıyor.

/

1- Trump ve partisinin Senato’da kazandığı zafer, ona yönetim üzerinde istediği gibi değişiklik yapma fırsatı sunacak. Önceki başkanın karşılaştığı engellerle yüzleşmeyecek; daha güçlü bir pozisyonda olacak ve politika ile programlarına daha fazla güven duyacak. İntikamcı bir tutumla geri dönerek, aldığı yeni yetkiyi kendisine yönelik gördüğü haksızlıkları düzeltme aracı olarak görecek.

Haberin Devamı

/

2- Bu sonuç, küresel ölçekte sağın başarısı ve liberaller için büyük bir darbe anlamına geliyor. Bu yüzden, önümüzdeki Avrupa seçimlerinde sağın yükselişine tanık olabiliriz.

/

2- ABD seçimi sonucu, küresel ölçekte sağın başarısı ve liberaller için ciddi bir yenilgi anlamını taşıyor. Bu sebeple, Avrupa seçimlerinde sağın yükselişine şahit olmamız olası.

Haberin Devamı

/

3- Avrupa bu gelişmeler karşısında şokta ve endişeli. NATO, Trump’ın ilk başkanlık döneminde olduğu gibi yine belirsizlik yaşayacak; Avrupa’nın daha fazla mali sorumluluk üstlenmesi ve savunması için çaba göstermesi gerekebilir. Avrupa ekonomileri zayıflarken, kıta genelinde yükselen sağ ve karışık bir sol arasında siyasi bölünme mevcut. Avrupa liderleri ise II. Dünya Savaşı’ndan bu yana en zayıf konumda.

/

4- Rusya ise bu gelişmeleri kutluyor. Trump, Rusya’nın kazanmasını istediği isim. Bu durum, Ukrayna meselesini çözme ve NATO’yu zayıflatarak onu stratejik çevresinden uzaklaştırma fırsatı sunabilir.

Haberin Devamı

/

5- Çin, Kremlin'deki coşkuya katılmıyor; Trump’ın Çin’e yönelik ekonomik ve teknolojik politikalarının daha sert olacağı öngörülüyor. Ancak Trump’ın doğrudan askeri bir çatışmadan kaçınması Çin için bir avantaj sağlıyor. Kuzey Kore ile anlaşma çabalarını hatırlatmak gerekse de, ABD'nin Çin'e yönelik stratejisini değiştirme olasılığı düşük görünüyor.

/

6- Trump'ın bölgeye yönelik politikalarını değerlendirmek için henüz erken, ancak anlaşmaya yatkın olup kesin bir çizgi izlemediği söylenebilir; farklı yönlere adımlar atabilir. Kesin olan bir şey varsa, o da Harris'in yenilgisinin bölge için olumsuz bir haber olmadığı; Biden yönetimi Gazze konusunda olumsuz etkilere yol açmıştı ve Harris’in de benzer bir yaklaşımı sürdürmesi bekleniyordu.

Haberin Devamı

/

7-) Bu, Trump’ın bir barış güvercini olacağı anlamına gelmiyor. ; Kudüs ve Golan gibi konularda ilk döneminde aldığı tartışmalı kararlar gibi yine benzer adımlar atabilir. Ancak, kişisel üslubu ve hırsı nedeniyle savaşı durdurup anlaşma yoluna gitme olasılığı da yüksek; bu, iyi bir anlaşma olmayabilir.

/

8- Tahran endişeli, Ankara ise umutlu. Trump, İran’a yönelik sert bir söylem kullanarak nükleer tesisleri vurma tehdidinde bulunmuştu. Bu söylem seçim stratejisi olabilir, ancak İran zaman kazanmak için daha ılımlı liderlerini öne çıkarabilir. . Türkiye'nin ise özellikle Suriye'deki gelişmeler nedeniyle Demokratlarla ilişkisi zayıf; Erdoğan’ın Trump ile olan ilişkisi, Biden ile olduğundan daha dostane.

Haberin Devamı

/

9- Trump’ın zaferi, içerde derin bir bölünme yaşayan Amerika için önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilmeli. Küresel ölçekte ise şüpheleri artıracak, kutuplaşmayı hızlandıracak ve yeni bölgesel bloklar ile ittifakların oluşmasına zemin hazırlayacak. Uluslararası sistem zaten kırılgan bir durumda ve bugün daha da zayıf. Büyük riskler taşıyan, aynı zamanda değişim ve güç dengelerinin yeniden şekillenmesine imkan tanıyan bir dönemin eşiğindeyiz.

/

10-) Bölgesel bütünleşme eksikliği nedeniyle bölge ülkeleri Washington’a göre hareket edecek. Bu durum da stratejik derinliğimizi ve halk desteğini daha da zayıflatacak.