İrlanda Lizbon Anlaşması'na "evet" dedi

İrlandalılar, yeni AB Anayasası olarak nitelenen Lizbon Anlaşması'nı yüzde 67.13 oranında "evet" oyu vererek onayladı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

AB'nin kurumsal yapısında ve işleyişinde önemli değişiklikler öngören, yürürlüğe girebilmesi için tüm üye ülkelerin onayına ihtiyaç duyulan Lizbon Anlaşması için İrlanda'da düzenlenen 2. referandumdan "evet" sonucu çıktı.

Yapılan resmi açıklamaya göre, İrlandalılar'ın yüzde 67.13'ü anlaşmaya "evet", yüzde 32,87'si ise "hayır" dedi.

Referanduma katılım oranının yüzde 58 olduğu kaydedildi.

İrlanda halkı Lizbon Anlaşması'nı, 12 Haziran 2008'de düzenlenen ilk referandumda yüzde 46,6 oranındaki "evet" oyuna karşı, yüzde 53,4 "hayır" oyuyla geri çevirmişti.

Referanduma katılım oranı geçen yıl yüzde 53,1 olmuştu.

Destek yüzde 20 arttı

İrlanda'da ikinci kez düzenlenen Lizbon Antlaşması referandumunun sonuçları, antlaşmaya verilen desteğin geçen yazdan bu yana yüzde 20 oranında arttığını ortaya koydu.

Son verilere göre İrlanda genelinde yalnızca Kuzey Doğu Donegal ve Güney Batı Donegal'den ağırlıklı olarak "hayır" oyu çıktı. Geriye kalan 41 seçim bölgesi, Dublin Kalesi'ndeki referandum merkezine "evet" sonucunu iletti. Güney Dublin ve Dun Laoghaire ise yüzde 80'i aşarak, Lizbon Antlaşması'na en çok destek veren seçim bölgeleri oldu.

Referandum için dün sandık başına giden İrlandalılar, yüzde 67,13 ile Lizbon Antlaşması'nı onaylamış, oylamaya katılım oranı ise yüzde 58 olarak açıklanmıştı.

Sonuç İrlanda hükümetini rahatlattı

Yeni AB Anayasası olarak nitelenen Lizbon Antlaşması'nın onaylanması, İrlanda hükümetini rahatlattı. Referandumdan çıkan "evet" sonucu, İrlandalılar'ın bu oylamayı "son zamanlarda halk desteğini büyük ölçüde yitiren başbakan Brian Cowen ve hükümetinin performansına yönelik bir değerlendirme olarak algılayabileceğine" dair endişeleri de ortadan kaldırmış oldu.

"AB'nin büyük önem atfettiği Lizbon Antlaşması'nı bir kez daha reddetmenin İrlanda'ya pek çok açıdan zarar vereceğini" savunan iktidar partisi Fianna Fail, uzun bir süredir halkı "evet" demeye çağırıyor, özellikle ülke ekonomisinin düzeltilebilmesi için "İrlanda'nın Avrupa'ya ihtiyacı olduğu" mesajını veriyordu.

Değerlendirmeler

Referandum sonucunun açıklanmasının ardından yapılan değerlendirmelere göre, Lizbon Antlaşması'na desteğin geçen yıla kıyasla yüzde 20 oranında artmasının birkaç nedeni bulunuyor.

Sonucu "İrlanda'nın AB içindeki konumunu koruma isteğine dair güçlü bir mesaj" olarak niteleyen siyasal uzmanlar, "ülkedeki ekonomik krizin çoğu seçmene Avrupalı komşularıyla iyi ilişkiler içinde olmanın önemini hatırlattığını" belirtiyorlar.

Muhalefet partileri Fine Gael ve İşçi Partisi'nin "evet" cephesinde yer almasının da, "Lizbon Antlaşması'nın halk tarafından hükümetin dayatması olarak algılanmasının önüne geçtiği" yorumları yapılıyor. Kimi değerlendirmelere göre de, geçen yıl geri çevirdikleri Lizbon Antlaşması'nın metninde herhangi bir değişiklik yapılmadığını gören İrlandalılar, anlaşmaya bir kere daha "hayır" demenin "yarardan çok zarar getireceğine" ikna oldular.

Kapsamlı bilgilendirme kampanyalarının, "halkın bu sefer neyi oyladığını daha iyi anlamasını sağladığına" işaret eden uzmanlar, AB'nin İrlandalılar'ın endişelerini gidermeye yönelik taahhütlerinin de Lizbon Antlaşması'na verilen desteği önemli ölçüde arttırdığını belirtiyorlar.

AB, 2008 referandumundan bu yana Lizbon Antlaşması metninde herhangi bir değişiklik yapmamış, ancak aldığı kimi kararlarla İrlandalılar'a, "AB Komisyonu'ndaki üyelerini koruyabilecekleri, vergi oranları, tarafsızlık ve kürtaj gibi kimi hassas konularda kendilerine herhangi bir dayatmada bulunulmayacağı" güvencesini vermişti.

İrlanda'da yapılan 2. Lizbon Antlaşması referandumundan yüzde 67,1 oranında "evet" sonucu çıktı. İrlandalılar, geçen yıl anlaşmayı yüzde 53,4 oranında "hayır" oyuyla reddetmişlerdi.

TEPKİLER

Çek Cumhuriyeti:
Lizbon Antlaşması, İrlanda'da bugün yapılan referandumla onaylanırken, Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus, kendisinin anlaşmayı onaylamak için Anayasa Mahkemesi'nin kararını bekleyeceğini söyledi.

AB için hayati öneme sahip antlaşmanın, Çek Cumhuriyeti ve Polonya cumhurbaşkanları tarafından da onaylanması gerekiyor.

Lizbon Antlaşması'nı açıkça eleştirenlerden biri olan Vaclav Klaus, İrlanda referandumunun sonucu belli olduktan sonra yaptığı açıklamada, İrlandalılar'ın kararına "saygı duyduğunu" bildirdi.

Ancak bir kez daha, kendisinin Anayasa Mahkemesi'nin antlaşmanın Çek Cumhuriyeti Anayasası'na aykırı olduğu gerekçesiyle bir grup senatörün yaptığı başvuruyla ilgili kararını bekleyeceğini kaydetti.

Mahkeme, benzer gerekçelerle geçen yıl yapılan başka bir başvuruyu ise reddetmişti.

İspanya:
İrlanda'nın, ikinci kez yapılan referandum sonucu Lizbon Antlaşması'nı onaylaması İspanya hükümetince "Avrupa için bir başarı" olarak yorumlandı.

Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun, İrlanda Başbakanı Brian Cowen'a bir telgraf göndererek, "Referandumdan çıkan mükemmel sonuçtan dolayı en samimi tebriklerini ilettiği" ve "Bu çarpıcı zafer İrlanda için de Avrupa Birliği için de kuşku götürmez bir başarıdır" dediği bildirildi.

İrlanda'nın "Avrupa'ya evet" dediğini vurgulayan İspanya Dışişleri Bakanı Miguel Angel Moratinos da, "Lizbon Antlaşması, AB'nin daha hızlı karar alabilmesi ve dış politikadaki yüzünün daha güçlü olabilmesi için yeni araçlar sağlayacak. Ekonomik krizin olduğu bir dönemde tüm Avrupalılar'ın çaba göstermesi gerekiyor" diye konuştu.

İspanya'da ana muhalefette olan Halk Partisi (PP) de İrlanda'nın referandumda Lizbon Antlaşması'na "evet" demesini kutladı. Ancak muhalefetteki komünist görüşlü Birleşik Sol (IU), İrlanda halkının Lizbon Antlaşması'na ilk olarak "hayır" demesine karşın "yeniden referanduma gitmeye zorlanmasını" eleştirdi.