Ürdün’ün kuzeydoğusunda bulunan "Tower 22" (Kule 22) adlı ABD üssüne gerçekleşen İHA saldırısının ardından, Washington’dan misilleme sinyalleri geliyor. ABD medyası ve uluslararası basının gündeminde ise sıklıkla dile getirilen bir ikilem var. Beyaz Saray saldırıya ilişkin İran’ı işaret ederken, Cumhuriyetçilerden daha büyük bir karşılık verme yönünde baskılar artıyor. Peki Biden yönetiminin karşı karşıya olduğu ikilem ne? Masada hangi seçenekler bulunuyor?

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Ürdün’ün Suriye sınırına yakın bölgesinde bulunan Tower 22  (Kule 22) adlı ABD üssüne düzenlenen İHA saldırısında 3 ABD askeri öldü. Yeni yapılan açıklamalara göre ise 40'tan fazla yaralı var. 

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, ABD Başkanı Joe Biden'ın "saldırıya verilecek yanıt konusunda son derece net olduğunu" dile getirdi.

"Orta Doğu'da çatışmadan nemalanmaya çalışanlar" olduğunu ileri sürerek, "Bunu yapmayın" uyarısında bulunan Blinken şunları söyledi:

"Her türlü saldırganlığa kararlılıkla yanıt vereceğiz ve askerlerimize saldıranları sorumlu tutacağız. Bunu bizim seçtiğimiz zamanda ve yerde yapacağız. Yanıtımız kademeli olacak."

Biden Kule 22 saldırısının "İran destekli radikal militan gruplar" tarafından gerçekleştirildiğini öne sürmüştü. İran ise bu suçlamaları reddetti.

ABD medyası ve uluslararası basının gündeminde ise sıklıkla dile getirilen bir ikilem var. Dile getirilen analizlere göre Washington, caydırıcı bir misilleme mesajı ve gerilimi zirveye tırmandırma arasında doğru denge arayışında. 

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

(Fotoğraf: Saldırıda ölen ABD askerleri)

Joe Biden ülkede soğuk duş etkisi yaratan saldırıyı 'kabul edilemez' olarak değerlendirdi ve güçlü bir tepki sözü verdi ancak bu onu Cumhuriyetçi isimlerin sert eleştirilerinden kurtaramadı. Eski Başkan Donald Trump dünyanın 'Üçüncü Dünya Savaşı'nın eşiğinde olduğunu öne sürerken, Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ise Biden’a “İran’ı vurma” çağrısında bulundu.

ABD İNTİKAM HAZIRLIKLARINA BAŞLADI

Bugün ABD basınında yer alan bilgilere göre, Beyaz Saray 3 askerinin ölümüne neden olan saldırı sonrası intikam hazırlıklarına başladı. ABD Başkanı Joe Biden'ın dün gece özel güvenlik ekibiyle 2 ayrı toplantı düzenlediği öğrenildi.

Peki bölgedeki hassas durum göz önüne alındığında ABD'nin misillemesi tam olarak ne olacak? Dünya gazeteleri bugün bu sorunun cevabını aradı...

SAVAŞ DOĞRUDAN İRAN'A MI TAŞINIYOR? IRGC TESİSLERİ HEDEF ALINABİLİR

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Washington'ın tepkisinin aşamalı olarak gelebileceğini vurgularken İngiliz Telegraph gazetesi Biden'ın 'tehdide doğrudan cevap vermesi' konusunda büyük bir baskı altında olduğunu belirtti ve "ölümcül saldırı ABD'ye savaşı doğrudan İran'a taşımaktan başka seçenek bırakmayabilir" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Gazeteye göre ABD bundan sonraki süreçte Irak'taki İran destekli silahlı gruplara yönelik hava saldırılarını artırabilir. Masadaki bir başka seçenek ise daha sert bir karşılık vererek hem Irak hem de Suriye'de eş zamanlı saldırılar düzenlemek.

Telegraph'a göre ABD bu saldırılarda İslam Devrim Muhafızları Ordusu'nun tesislerini hedef alabilir.

KIRMIZI ÇİZGİ AŞILDI ANCAK İRAN'A DOĞRUDAN SALDIRI OLASI DEĞİL

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Misilleme için en ciddi seçenek ABD'nin doğrudan İran'a saldırması olabilir ancak askeri analistler bunu pek olası görmüyor.

CNN International, Biden yönetiminin saldırıya 'bölgesel bir savaşı tetiklemeden' cevap vermenin yollarını aradığını yazdı. CNN'e göre Ürdün'deki saldırı ile kırmızı çizgi aşıldı ancak ABD'nin İran'a doğrudan saldırması çok olası görülmüyor.

Biden yönetiminin Irak ve Suriye'deki militan grupları hedef alabileceğini yazdı.

EKONOMİK BASKI: MEVCUT YAPTIRIMLAR ARTIRILABİLİR

Wall Street Journal gazetesi ise masadaki bir diğer seçeneğin Tahran'ın hırpalanmış ekonomisi üzerindeki mali baskıyı artırmak olabileceğini yazdı.

ABD'li uzmanlar İran'a yönelik mevcut yaptırımların artırılabileceğini ve bu konuda Batılı müttefiklerden destek istenebileceğini düşünüyor.