Sayıları her geçen gün azalıyor: Arıları korumak için neler yapabiliriz?

Arılar binlerce yıldır insanların var olma mücadelesinde kilit bir rol oynuyor. Vücudumuza aldığımız her üç gıda lokmasından birinin arılarla ilişkili olduğu biliniyor. Ayrıca ekosistemlere paha biçilmez destek sunarak bitkilerin ve ağaçların büyümesine yardımcı oluyorlar. Ancak şimdi onların bize ihtiyacı var çünkü dünyadaki arı nüfusu her yıl azalıyor. Bitkileri polone eden arılar azaldıkça insan nüfusunu beslemek zorlaşacak. Pek çok bitki türleri ve çiçekler yok olacağı için sınai mallardan ilaçlara çok sayıda şeyi üretemeyeceğiz. Arı nüfusunun düşüşü büyük ölçüde insanoğlunun suçu olduğu için bu konuda yapabileceklerimiz var. İşte o önemli 5 adım... 'Plant Based News'te yayınlanan yazıda bunlar özetleniyor: Arılara yönelik en büyük tehditlerden ilki tarımda kullandığımız zırai ilaçlar, pestisitler. Çiftçiler tarafından kullanılan bu ilaçlarla ilgili 2012 yılında, türünün ilk örneği olan bir araştırmada bu kimyasalların hem ABD'de hem de Birleşik Krallık'ta bal arılarında ciddi bir düşüşe neden olduğu keşfedilmişti. Çoğu böcekleri öldürmek için tasarlanmış olan bu ilaçların arıları da zarar veriyor olması pek şaşırtıcı olmadı tabi. On yıl sonra, pestisitlerin formüllerinde değişen pek bir şey yok. Hala arılar için büyük bir sorun teşkil ediyor bu kimyasallar. Ağustos 2022'de Oxford Üniversitesi'nde yapılan başka bir araştırma bu pestisitlerin arıların sinir sistemini etkilediğini ortaya koydu. Araştırmayı gerçekleştiren Dr.Rachel Parkinson, Sonuçlar endişe verici. Arıların görsel bilgilere uygun şekilde tepki verme yeteneği, uçuşları ve navigasyonları için çok önemli. Bu tür koordinasyon ve motor kabiliyetlerini kaybederlerse hayatta kalmazlar. diyor. Ancak pestisitler, arıların karşı karşıya olduğu birçok büyük sorundan sadece birisi. Hava kirliliği, arıların azalmasında bir başka büyük faktör. Üç yıllık bir süre boyunca yürütülen yakın tarihli bir araştırmada da, Hindistan'da kirliliğin bal arılarını tamamen öldürebileceğini öngördü. Çalışma, ülkenin en kirli şehirlerinden biri olan Bengaluru'daki arılara odaklandı. Araştırmacı Geetha Thimmegowda Science'a verdiği demeçte, şehirdeki böcekler üzerinde her türlü pislik ve parçacık örneklerine rastlandığı belirtiliyor. Hatta bazılarında arsenik ve kurşun gibi zehirli ağır metal izleri bile var. Çalışma, şehrin en kirli bölgelerinden polen toplayan her beş arıdan dördünün bir gün içinde öldüğünü ortaya koydu. Arılar ayrıca habitat kaybıyla da karşı karşıya. 'Friends of the Earth' raporuna göre, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Birleşik Krallık'ta kır çiçeği çayırlarının yüzde 97'si yoğun tarım ve kentsel gelişim gibi nedenlerle yok oldu. Arı popülasyonlarımıza yardım etmek için hepimizin yapabileceği şeyler var. İşte bu değerli canlılar için yapabileceğimiz birkaç eylem... Bir bahçeniz veya herhangi bir dış mekanınız varsa, onu arılar için daha çekici hale getirmek mümkün. İlk olarak, ektiğiniz çiçek türlerini düşünün. Arılar, örneğin lavanta ve engerek böceği gibi polen ve nektar bakımından zengin olanları sever. Ayrıca nektar bakımından zengin kır çiçekleri karışımı içeren kır çiçeği tohumları alıp serpebilirsiniz. Arıların barınması ve yuva yapması için küçük oyuklardan oluşan bir arı oteli de yapabilir veya satın alabilirsiniz. Bahçenizde hali hazırda bir arı kovanı varsa onu ortadan kaldırmayın. Özellikle şehirlerde insanlar tarafından kullanılmayan veya sahiplenilmemiş neredeyse hiç alan yok. Arılar bir yerde yaşamak zorunda. Herkes onları kendi özel alanında kovarsa yok olurlar. Son olarak, zararlı kimyasallardan kaçının. Yabani otlardan kurtulmak için elle çekme veya kaynar su dökme gibi yöntemleri tercih edin. Mutlaka ilaç kullanacaksanız daha arı dostu seçeneklere yönelebilirsiniz. Mesela atrazin bazlı olan ilaçlar arılar için daha az zararlıdır. İnsanlar bal yemeği seviyor. Ekonomik olarak da çok sayıda insan için ciddi bir geçim kaynağı. Küresel pazarın değeri 8 milyar dolardan fazla olarak hesap ediliyor. Arılar balı kesinlikle bizim veya başka bir türün kullanımı için üretmezler. Bala kendileri için buna ihtiyaçları var. Bal onlara kış boyunca değerli bir besin kaynağı sağlar. Güzel haber ise şu: Balı arılardan almadan elde etmenin bir yolu var. O da vegan bal. Bal alternatifleri giderek yaygınlaşıyor. Örneğin İngiltere merkezli The Vegan Honey markası, meyve şekeri ve meyve suyu kullanarak arı sömürüsü içermeyen, bitki bazlı, glütensiz bal yapıyor. Diğer markalar arasında da gerçek gibi görünen ve gerçek bal gibi tadı olan benzer ürünler var. Arıların yoğun ve yorucu bir yaşamı var malum. Kovana geri dönmeden önce durup 'yakıt ikmali' yapacak daha az çiçek ve bitkinin olduğu yerleşim alanlarında bazen baygınlık geçirir gibi olurlar. Bu durumdaki bir arıyı görürseniz ona şekerli su ile vererek yardımcı olabilirsiniz. Ama tabi bu dikkatli bir şekilde yapılmalı. Şeker çözeltisi yorgun bir arı için tek seferlik bir çözümdür. Bu tür bir suyu sürekli bahçede bırakmak arılara yarardan çok zarar verir. Çiçekler yerine sürekli bu şekerli suya gitmeye başlarlar. Bu solüsyonu hazırlamak için yapmanız gereken tek şey iki yemek kaşığı beyaz şekere bir yemek kaşığı su koymak ve bitkin arının yanına bırakmaktır. Daha önce de belirttiğimiz gibi, pestisitler arıların düşmanı. Kimyasalların püskürtüldüğü ürünlerden kaçınmak için yerel, organik meyve ve sebzeleri satın almayı tercih edin. Arıların alabilecekleri tüm desteğe ihtiyaçları var ve korunmalarına yardımcı olmayı görev edinmiş kuruluşlar da var. Eğer imkanınız varsa bu türden kuruluşlara destek olmayı veya gönüllü olmayı seçebilirsiniz. (Kaynak: Euronews Türkçe)