Vefat eden babasının eşyaları arasında buldu, kitap yazdı: Bu kadınlar da kim?
Babasının ölümünden bir süre sonra Caroline Furneaux, hiç el sürmediği fotoğraf arşivine nihayet bakmaya karar verdi. Londra merkezli fotoğrafçı, babasının askerlik günlerinden veya İsveç’te ziraat mühendisi olarak çalıştığı yıllardan kalma tanıdık fotoğrafları bulmayı bekliyordu. Ancak, beklediği karelerin yerini hiç tanımadığı, yabancı kadın yüzlerinin olduğu görüntüler aldı… Bu fotoğraflar, babasının geçmişine dair bilmediği bir dünyanın kapılarını aralıyordu.
Haberin Devamı
/

Anne ve babamızı ne kadar tanıyoruz? Yetişkinliğe adım attığımızda bile, onların gençlik dönemine ve geçmişteki seçimlerine dair bazı şeyler hep gizli kalır.
/

Londra’da yaşayan fotoğrafçı Caroline Furneaux, babasının ani ölümünün ardından, onun 35mm filmlerle dolu arşivini incelemeye başladığında bu sorularla yüzleşti. Babasıyla karmaşık bir ilişkisi olan Furneaux, 2011’deki ölümünden sonra babasına dair birçok şeyin eksik kaldığını hissettiğini anlatıyor. Arşivine yıllarca dokunmamıştı, çünkü askerlik günlerinden veya İsveç’te agronomist olarak çalışırken çektiği tanıdık fotoğraflar bulacağını düşünüyordu.
Haberin Devamı
/

Ancak, fotoğraflara baktığında karşısına çıkanlar bambaşka bir dünyaydı. Üstü açık arabalarda oturan, sahilde poz veren ya da deniz kenarında çiçek toplayan kadınların yüzleri ona yabancıydı. 1960'larda, babası evlenmeden önce çekilen bu fotoğraflar, muhtemelen eski sevgililere ya da kısa süreli flörtlerine aitti.
/

Annesinin neredeyse hiç olmadığı bu karelerde sadece tanıştıkları döneme ait iki fotoğraf vardı.Her bir karede aklında geçen ilk sorular şöyle oldu: “Sen kimsin? Ya sen? Ya sen?” Bu, Furneaux için babasının gençliğine dair tamamen yeni ve şaşırtıcı bir keşifti.Yıllar sonra, Furneaux bu fotoğrafları bir kitapta topladı. Furneaux başlangıçta bu kadınların kim olduğunu araştırmaya çalışmış, ancak aile üyeleri de onları tanımayınca esas amacının gerçekleri bulmak olmadığını fark etmiş. Artık bu fotoğraflar, babasını yeniden anlamasına yardımcı olan bir yolculuk haline gelmiş. "Bu onunla çıktığım son ama yepyeni bir yolculuk gibi," diyor.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Furneaux, annesine babasının eski sevgililerine ait hatıraları bulmanın nasıl bir his olduğunu sorduğunda, annesi “Benim eski sevgililerimi görmeliydin,” şeklinde yanıt vermiş.
/

Babasını hatırlarken Furneaux, onu karizmatik, eğlenceli ve yaratıcı bir baba olarak tanımlıyor. Babası gençken ona hikâyeler anlatır, insanları güldürürdü. Ancak yaşlandıkça, aralarındaki sohbetler çoğu zaman tartışmaya dönüşmeye başlamış. Babasının duygu dolu biri olduğunu, ancak neyin tetiklediğini asla tam anlamadığını ve duygularını tam olarak paylaşmadığını hatırlıyor. Babasının kendi geçmişi de zorluklar ile doluydu; 19 yaşında annesini kaybetmiş ve üvey annesiyle çalkantılı bir ilişkisi olmuştu.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Furneaux, kitabında 2011 yılında kaybettiği babasının geçmişine dair bu parçaları keşfetmeye devam ediyor. Çocukken babasının dolabında bulduğu telgraf, kartpostal ve mektuplarla dolu küçük bir kutudan bahsediyor. Bu koleksiyon onun için değerliydi, çünkü üvey annesi babasının geçmişine ait her şeyi yakmıştı. Kitapta, babasının yalnızca iki fotoğrafına yer veriliyor. Birinde babası deniz kenarında bir kayanın üzerinde otururken poz veriyor. Fotoğrafı kimin çektiği hala bir sır olarak kalmış. Furneaux, çift olarak çekilen fotoğrafları kasıtlı olarak kitaba koymamış, babasını eski aşklarıyla birlikte hayal etmenin garip geldiğini belirtiyor. "Onları ayrı tutmayı tercih ettim," diyor. (Kaynak: CNN International)