hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Enflasyon beklentisi değişti! İşte yeni rakamlar

    { title }

    SONRAKİ VİDEO

    Merkez Bankası, beklendiği gibi enflasyon tahminlerini yuları yönlü güncelledi. 2017 yılı için enflasyon tahmini yüzde 8.7'den yüzde 9.8'e çıkarıldı. 2018 sonu için enflasyon öngörüsü ise yüzde 6.4’ten yüzde 7’ye yükseltildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, “Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2017 yılı sonunda orta noktası yüzde 9,8 olmak üzere yüzde 9,3 ile yüzde 10,3 aralığında, 2018 yılı sonunda ise orta noktası yüzde 7 olmak üzere yüzde 5,5 ile yüzde 8,5 aralığında gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz.” dedi. Çetinkaya, bu yılın 4'üncü Enflasyon Raporu’nun tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda, enflasyon ve çıktı açığı tahminlerini açıkladı.

    Enflasyonu düşürmeye odaklı ve sıkı bir politika duruşu altında, enflasyonun yüzde 5 hedefini kademeli olarak yakınsayacağını öngördüklerini belirten Çetinkaya, bu doğrultuda, enflasyonun 2017 yıl sonunda yüzde 9,8 olarak gerçekleşeceğini, 2018 yıl sonunda yüzde 7’ye, 2019 sonunda ise yüzde 6’ya geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağını öngördüklerini kaydetti.

    Çetinkaya, bu çerçevede enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2017 yılı sonunda orta noktası yüzde 9,8 olmak üzere yüzde 9,3 ile yüzde 10,3 aralığında, 2018 yılı sonunda ise orta noktası yüzde 7 olmak üzere yüzde 5,5 ile yüzde 8,5 aralığında gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini ifade ederek, şunları söyledi:

    “2017 yıl sonu enflasyon tahminini Temmuz Enflasyon Raporu’na göre 1,1 puan yukarı yönlü güncelledik. Tahminler üzerinde etkili olan en önemli unsur Türk lirasındaki değer kaybı ile petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki artışın etkisiyle Türk lirası cinsi ithalat fiyatlarında yapılan yukarı yönlü güncelleme oldu. Bu gelişme 2017 yıl sonu enflasyon tahminini 0,5 puan yukarı çekti. İktisadi faaliyet görünümündeki iyileşmeye bağlı olarak bir önceki rapor dönemine göre yukarı yönlü güncellenen çıktı açığı, 2017 yıl sonu tahminine 0,4 puan yükseltici yönde etki yaptı. Ayrıca, üçüncü çeyrekteki enflasyon gerçekleşmelerinin Temmuz Enflasyon Raporu’ndaki tahminlerin üzerinde olması ve enflasyon ana eğilimindeki yükseliş, 2017 yıl sonu enflasyon tahminini 0,2 puan arttırıcı yönde etkiledi.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    2018 yıl sonu tüketici enflasyon tahminini ise Temmuz Enflasyon Raporu’na göre 0,6 puan yukarı yönlü güncellediklerini anlatan Çetinkaya, “Özellikle petrol fiyatlarındaki artışa bağlı olarak Türk lirası cinsi ithalat fiyatları varsayımındaki güncelleme enflasyon tahminini 0,4 puan yukarı çekti. Öte yandan çıktı açığındaki yukarı yönlü güncelleme 2018 yıl sonu enflasyon tahminine 0,1 puan yukarı yönde etki yaptı. Ayrıca, enflasyonun ana eğilimindeki artışın 2018 yıl sonu enflasyon tahminini 0,1 puan artırıcı etkisi oldu. Böylece Temmuz Enflasyon Raporu’nda yüzde 6,4 olarak açıklanan 2018 yıl sonu tüketici enflasyon tahminini yüzde 7’ye yükselttik.” diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Düşüş sürecinin başlamasını bekliyoruz"

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, yakın dönemde gözlenen kur oynaklığı ve petrol fiyatlarındaki artışın, kısa vadede enflasyondaki yükselişin devam etmesine sebep olabileceğini belirterek, "Ancak, attığımız adımların da katkısıyla aralık ayından itibaren enflasyonda düşüş sürecinin başlamasını bekliyoruz." dedi.

    Çetinkaya, bu yılın 4'üncü Enflasyon Raporu'nun tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda, iktisadi faaliyetin, 2. çeyrekte temmuz Enflasyon Raporu'nda ortaya konulan görünüme kıyasla daha güçlü bir seyir izlediğini ifade etti.

    Gayri Safi Yurt içi Hasıla'nın (GSYH) 2. çeyrekte yıllık yüzde 5,1 arttığını, çeyreklik büyümenin yüzde 2,1 olduğunu anımsatan Çetinkaya, ilk çeyreğin aksine, 2. çeyrekte dönemlik büyümenin yurt içi talep kaynaklı olduğunu kaydetti.

    Çetinkaya, dönemlik büyümenin temel sürükleyicilerinin sırasıyla özel tüketim ve inşaat yatırımları olduğunu aktararak, makine-teçhizat yatırımlarındaki zayıf seyir sürerken net ihracatın yıllık büyümeye katkısının, ilk çeyreğe kıyasla bir miktar gerilediğini dile getirdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Son dönemde açıklanan verilerin, iktisadi faaliyetin 3. çeyrekte güçlü seyrini koruduğuna işaret ettiğini belirten Çetinkaya, şunları söyledi:

    "Destekleyici tedbir ve teşviklerin etkileri 3. çeyrekte gözlenmeye devam ederken, büyümenin sektörel yayılımında da artış görüyoruz. Makro ihtiyati politikalar ve kamu teşvikleri sayesinde tüketici kredilerinde gerçekleşen canlanma ve tüketici güven endekslerindeki iyileşme tüketim talebinin güçlenmekte olduğuna işaret ediyor. Dış talep tarafında ise ihracatın olumlu seyrine rağmen, ithalattaki toparlanmanın net ihracatın yıllık büyümeye katkısını sınırlamasını bekliyoruz. Bu doğrultuda, yılın başından bu yana olumlu bir seyir izleyen cari açık göstergelerinde bir miktar bozulma gözlense de altın hariç cari denge istikrarlı bir seyir izlemektedir."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

     "2017 ham petrol fiyatı varsayımını 50 dolardan 53 dolara güncelledik"

     Çetinkaya, enflasyon tahminlerinde enerji, ithalat ve gıda fiyatlarının önemine işaret ederek, "Temmuz Enflasyon Raporu'nda 50 dolar olarak belirlenen 2017 yılı ortalama ham petrol fiyatı varsayımını, yakın dönem gelişmeleri çerçevesinde 53 dolara güncelledik. Ayrıca, 2018 yılı ortalama ham petrol fiyatı varsayımımızı da 56 dolara yükselttik." diye konuştu.

    Ham petrol ve diğer enerji kalemlerinin yanı sıra endüstriyel metal gibi üretime girdi oluşturan emtia fiyatlarında son dönemde yükseliş gözlendiğine dikkati çeken Çetinkaya, bu çerçevede, dolar cinsinden ithalat fiyatları varsayımının da 2017 ve 2018 için yukarı yönlü güncellendiğini bildirdi.

    Çetinkaya, 2017'nin ilk yarısında hızlı bir artış gösteren gıda enflasyonunun, 3. çeyrekte yüzde 12,5'e gerileyerek Temmuz Enflasyon Raporu öngörülerinin bir miktar altında gerçekleştiğini anımsatarak, şöyle devam etti:

    "Bu gelişme Gıda Komitesi kapsamında alınan tedbirlerin de etkisiyle işlenmemiş gıda enflasyonundaki düşüşten kaynaklandı. Öte yandan, 2017'nin 3. çeyreğinde iç talepteki güçlü seyrin ve turizmdeki toparlanmanın katkısıyla işlenmiş gıda enflasyonu yükseldi. Bu çerçevede, gıda enflasyonu varsayımını 2017 yıl sonu için yüzde 10 ve 2018 yıl sonu için ise yüzde 7 olarak koruduk.

    Orta vadeli tahminler üretilirken, mali disiplinin korunacağı ve yönetilen/yönlendirilen fiyatlar ile vergilerde öngörülmeyen bir artış gerçekleşmeyeceğini varsayıyoruz. Tahminler üretilirken vergi ayarlamalarının ve yönetilen/yönlendirilen fiyatların enflasyon hedefini aşmayacağı ve otomatik fiyatlama mekanizmaları ile uyumlu olacağı bir görünümü esas alıyoruz. Maliye politikasının orta vadeli duruşu için 2018-2020 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program projeksiyonlarını temel aldık."

    "Enflasyonda kayda değer bir yükseliş yaşandı"

    Murat Çetinkaya, 2017'nin genel olarak enflasyon dinamikleri açısından zor bir dönem olduğunu belirterek, "2016'da yaşadığımız önemli şokların ardından 2017'nin başlarında küresel görünümün bozulması ile döviz kurunda keskin bir hareket gözlendi. Eş zamanlı olarak emtia fiyatlarındaki belirgin hareket de maliyet baskılarının artmasına yol açınca enflasyonda kayda değer bir yükseliş yaşandı." şeklinde konuştu.

    Fiyatlama davranışlarına dair yukarı yönlü riskleri sınırlamak için Merkez Bankası olarak gerekli sıkılaştırmayı yaptıklarına dikkati çeken Çetinkaya, şunları ifade etti:

    "Yıl boyunca para politikasının öngörülebilirliğinin artırılması anlamında önemli adımlar attık. Yakın dönemde de parasal duruşumuzun temkin düzeyini daha da güçlendirerek kararlılık vurgusunu artırdık. Bununla birlikte, gecikmeli etkilerden dolayı enflasyonda arzu edilen iyileşmeyi henüz görebilmiş değiliz. Özellikle yıl içinde ortaya çıkan hızlı kredi genişlemesi ve diğer destekleyici politikalar para politikasındaki sıkılaşmanın etkilerini geciktiren ve sınırlayan temel faktörler oldu. Yakın dönemde gözlenen kur oynaklığı ve petrol fiyatlarındaki artış, kısa vadede enflasyondaki yükselişin devam etmesine sebep olabilir. Ancak, attığımız adımların da katkısıyla aralık ayından itibaren enflasyonda düşüş sürecinin başlamasını bekliyoruz."

    Çetinkaya, 2018'de, bu yıla kıyasla birçok faktörün enflasyona daha olumlu katkı vereceğini aktararak, projeksiyonlarını oluştururken gelecek dönem için daha ılımlı ve potansiyeline yakınsayan bir iktisadi faaliyeti esas aldıklarını vurguladı.

    2018 yılının ortalarından itibaren çıktı açığının enflasyona aşağı yönlü katkı vermesinin beklendiğini aktaran Çetinkaya, konuşmasını şöyle tamamladı:

    "Ayrıca, maliyet yönlü değişkenlere dair varsayımlarda nispeten olumlu bir görünüm söz konusu. Kredilerde de geçtiğimiz yıla kıyasla bir normalleşme bekliyoruz. Bu çerçevede, önümüzdeki aylarda enflasyon tek haneli seviyelere düştüğünde beklenti kanalının katkısıyla para politikasının etkileri de daha net gözlenebilecektir. Kararlı ve sıkı parasal duruşumuz da göz önüne alındığında, 2018 yılı sonunda enflasyonun hedefe giden patika ile uyumlu olarak yüzde 7’ye yakın gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Bu patikadan sapma riskinin ortaya çıkması halinde elimizdeki bütün araçlarla gereken tedbirleri alacağız."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow