Piyasayı bile isteye baltalayanlara: BİR DURUN ARTIK! Hande Fırat yazdı...

Yeni ekonomi yönetimi göreve geldiği ve belli bir para politikası içerisinde hareket etmeye başladığından beri, düzenli aralıklarla kasıtlı olarak 'Mehmet Şimşek istifa etti', 'Şimşek istifa edecek' gibi haberleri kasıtlı olarak dolaşıma sokanların amacı ne? Bu haberlerin dolaşıma sokulması ile Borsa İstanbul dahil birçok ekonomik yatırım aracının manipüle edilmesi kime fayda sağlıyor? Hürriyet yazarı Hande Fırat 'Bir durum artık' yazısı ile bugün köşesinde bu konuyu gündemine aldı...

Haberin Devamı

/

Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim, öncelikle ekonomi yönetiminde kriz oluşturma gayretleri boşa çıktı... Biz de tabii soruyoruz, araştırıyoruz bazıları için üzülerek söyleyelim ki işler yolunda! Havadan nem kapmak için yarışa girmiş kesimlere üzücü haberimiz de böyle olsun!

KİM BUNLAR VE AMAÇLARI NE

/

Geçen hafta ekonomi ile doğrudan ilişkisi olmayan kişilerin kulaktan dolma yazdıkları hikâyeler zaten ekonomi yönetimi tarafından sert yalanlandı. Tüm havayı koklayarak şunu söylemek isterim ki bir kesime aşırı taraf olanlar; “İşler yolunda gitmesin” duasına çıkmış adeta... Acaba birileri şimdiden 2028 hayallerini ekonomi üzerinden mi şekillendirmek istiyor?

Haberin Devamı

/

Aslında bu sorunun kendisini de, yanıtını da aklı başında herkes görüyor. Troll hesaplarla özellikle ekonominin başındaki kişinin aylarca hedef alınmasının tek sebebi bu. Tek planları Mehmet Şimşek’in görevinden ayrılması, arzu ettikleri erken seçim için hükümet üzerinde baskıyı arttırmak!

HEP AYNI YALAN DEVREDE

/

Bu hesapları yapanlara her gün “Mehmet Şimşek gidiyor, istifa etti” yalanlarını yayanlara, doğrudan Hazine ve Maliye Bakanı yanıt veriyor. Sabırla tüm bu yalanlara karşı sürekli açıklama yayımlamaya devam ediyor. Şimşek son açıklamasında bir kere daha yazdı anlamayanlar için: “Anlaşılan yapılan resmi açıklamalar yetmemiş, bir de buradan yazayım! İstifa etmedim. Dolaşıma koyulan senaryolar doğru değildir.

Haberin Devamı

/

Ekonomik istikrar ve reform programımız başarıyla işliyor ve hedeflediğimiz sonuçları almaya başladık. Cari açık daraldı, Merkez Bankası’nın rezervleri iyileşti, KKM’den çıkış hızla devam ediyor, EYT ve depremin bütçe üzerindeki etkilerini giderecek tedbirleri alarak bütçe dengesini iyileştiriyoruz ve en önemlisi fiyat istikrarı hedefine doğru güçlü adımlarla ilerliyoruz. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir düşüş başladı.

/

Bu zorlu süreçte Sayın Cumhurbaşkanımızın bizlere kuvvetli desteğini her zaman hissediyoruz. Uydurma hikâyelerle ekonomimizin ve piyasalarımızın etkilenmesine asla izin veremeyiz. Yalanlamamıza rağmen hâlâ bu söylentileri çıkartanlar ve yayanlar iyi niyetli olamaz.” Bakın satır aralarını okuduğunuzda “Hikâyeler uydurma, birileri bu hikâyelerle piyasaları etkilemeye çalışıyor. Buna aldanmayın. Cumhurbaşkanı Erdoğan programı destekliyor” mesajını net bir şekilde görmek mümkün.

Haberin Devamı

BAZI GERÇEKLER

/

Kur 32’den 34’e çıktı diye felaket senaryoları oluşturmaya çalışanlar ne çabuk unuttular ihracatçıların karpuzdan ucuz dolar söylemlerini? “Dolar 50 olsun kendileri kurtulsun, vatandaş bitsin” şeklindeki söylemler henüz taze iken, bu kesimden “Durun bir artık vatandaşı niye düşünmüyorsunuz?” diyeni duyduk mu? Tabii ki hayır. Merkez Bankası’nın ekim ayının son haftası yurtdışı programından ötürü bir hafta ertelenen enflasyon raporu toplantısının arkasında dahi kriz söylemi arandı. Durun bir artık!

EKONOMİDE SON DURUM

/

Ekonomide dengelenme başladı ve canlar da sıkılmaya başladı. Tekrar hatırlatalım ekonomide neler olduğunu:

- Geçen sene mayısta 98.5 milyar dolar olan brüt rezervler, 16 Ağustos’ta yaklaşık 153 milyar dolara çıktı.

- Dış denge iyileşiyor, kırılganlık azalıyor.

- Geçen yıl mayıs ayında 57 milyar dolar olan cari açık, bu yıl haziran ayında 25 milyar dolara indi.

- Türkiye’nin risk primi 700 baz puan seviyelerinden, 270 baz puanın altına indi.

- 2024 yılında 3 büyük kredi derecelendirme kuruluşundan kredi notu artırımı alan tek ülkeyiz.

- Yapılan reformlar ve uygulama alanında atılan adımlar sayesinde Türkiye gri listeden çıktı.

- Ekonomi programından önce bankaların dış borç çevirme oranı yüzde 97 iken, programı uyguladıktan sonra bu oran yüzde 152’ye çıktı.

- Reel sektörün dış borç çevirme oranı ise aynı dönemde yüzde 73’ten yüzde 115’e çıktı.

Vesselam dünü çabuk unutuyoruz. Akşama kadar klavyeden bilirkişilik taslamak sanırım sadece bize özgü, herkes her şeye bir fikir geliştiriyor, yargısını veriyor. Klavye kahramanlığı bu ülkeye bir şey kazandırmayacak ama çok şey kaybettirecek.