hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Sürdürülebilir Geleceğe Mektuplar"

    Sürdürülebilir Geleceğe Mektuplar
    expand

    Kalkınma ideolojisi ve dünyanın geleceği... Sürdürülemez hale gelen "sürdürülebilirlik" kavramı. Çevreye verilen zararın, telafisi mümkün olmayan sınırlara yaklaşmasıyla birlikte, bir yanda kalkınmayı sürdürmenin, öte yanda da dünyayı kurtarmanın çaresine dönük arayışlar sürüyor. Bunlardan biri de bir akademisyen ile bir gazetecinin, "geleceği sahiplendik" iddiasıyla hazırladıkları "Sürdürülebilir Geleceğe Mektuplar" adlı kitap.

    Maltepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Görevlisi Dursun Ali Yaz ve gazeteci-yazar Fatih Çil'in ''Bilgelerden bilgiler'' toplayarak kaleme aldığı ''Sürdürülebilir Geleceğe Mektuplar'' kitabı yayımlandı.

    "Sürdürülebilir Geleceğe Mektuplar", iş dünyası, kamu yöneticileri ve akademisyenlerin, daha yaşanabilir bir dünya bakış açısıyla kendilerine yöneltilen soruların cevaplarından oluşuyor. Sürdürülebilir kalkınma alanında kaynak eser olmayı amaçlayan kitapta iş adamı, akademisyen ve sivil toplum kuruluşu yöneticilerinin iş yaptıkları sektörlere ait sürdürülebilirlik örnekleri anlatılıyor. Kitap, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı (TOBB) Rifat Hisarcıklıoğlu'nun sunuş yazısıyla yayımlanırken, kitapta, aralarında Murat Yalçıntaş, Jan Nahum, Ali Kibar, Tamer Ünlü gibi isimlerin de bulunduğu 50 kişinin, sürdürülebilirlik konusundaki görüşleri, çalışmaları yer alıyor.

    Sürdürülebilir Geleceğe Mektuplar'a ilişkin bilgi veren Yaz ve Çil, kitabın alanında ilk olduğunu vurguladı. Kitabın sürdürülebilir kalkınma alanında önemli bir kaynak olmasını amaçladıklarını anlatan Yaz, bu kadar farklı sektörlerde faaliyette bulunan yöneticilerin, herhangi bir kaynakta bir arada olmadığının altını çizdi.

    Türkiye'de sürdürülebilir kalkınma alanında başvuru kaynağının çok az olduğunu, yalnızca bir kaç makalenin bulunduğunu söyleyen Yaz, ''Çünkü bu alan bir zorunluluk değil. Sürdürülebilirlik bir yaklaşım. Bir tercih, bir perspektif'' dedi.

    Türkiye'de işine, çevreye saygı duyan, sürdürülebilir kalkınmaya katkı yapan şirketlerin ayakta kaldığını belirten Yaz, sürdürülebilirliğin bir şirketin ''olmazsa olmazı'' olduğunu söyledi.

    Türkiye'nin yaşanılan çevrede buna ihtiyacı olduğunu vurgulayan Yaz, dünyada birçok üniversitede bu alanda fakülteler kurulduğunu, derslerin verildiğini, insanların ülkelerine, ekonomilerine değer kattığını anlattı.

    Yaz, amaçlarının bu alanda farkındalık yaratmak olduğunun altını çizerken, kitabın yayına hazırlanmasında Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) ve TOBB gibi kuruluşların da kendilerini desteklediğini, motive ettiğini söyledi.

    Dursun Ali Yaz, kitabın yazım aşamasında kitapta yer alan her bir isim için binlerce kitap okunduğunu anlatarak konuşmasını şöyle sürdürdü:

    ''Örneğin dışarıda 40 derece sıcaklık var. Bunu klimalı bir ortamda anlayamazsınız. Aynı şekilde iklim değişikliğinin olup olmadığını da kutuplara gitmeden orada araştırma yapmadan bilemezsiniz. Kutuplarda 6 aydır 300 bilim adamı araştırma yapıyor. Sadece kutuplarda nesli tükenmekte olan porsuklar için 12 bilim adamı buzların içerisinde çalışıyor. 10 kitap yazılmış 36 tane kalmış porsuklar için... Bu nedenle sürdürebilirlik açısında geç kalmamalıyız.''



    "Sürdürülebilirlik bir amaç, bir yol..."

    Gazeteci-yazar Fatih Çil ise, sürdürülebilirlik konusunda birçok röportaj yaptıktan sonra kitap fikrinin ortaya çıktığını belirterek, sürdürülebilirliğin bir amaç, yol olduğunu ifade etti.  Sürdürülebilir kalkınma konseptinin yeni bir kalkınma paradigması, çok geniş bir konu olduğuna dikkati çeken Çil, şunları kaydetti:

    "Sürdürülebilir kalkınmanın 9 tane majör grubu ve 30 ayrı konusu vardır. İş dünyası ve sanayi bunlardan sadece bir tanesidir. İş dünyası ve sanayi hem majör gruplardan bir tanesidir hem de bu işin bir konusudur. Biz iş dünyası ile olan röportajları bir araya topladık. Niçin iş dünyası? Çünkü iş dünyası diğer gruplarla da ciddi anlamlı bir ilişki içerisindedir. Bu yeni bir kalkınma paradigması. Bu dünyada bu insanlar nasıl daha mutlu olur sorularından çıkmış bir kavramdır. Sürdürülebilir kalkınma global bir konudur. Biz dünyanın sürdürülebilirlik sorunlarına ama daha çok iş dünyasından, ekonomik rekabet açısından bakarsak ve çözüm bulamazsak, milletimizin yaşam stratejisini artıracak bir sanayi stratejisi kuramazsak, Türkiye tarihine ve sosyo-kültürel birikimine layık bir seviyeye gelemeyecek, sürdürülebilirliğe dayalı bir refaha ulaşamayacaktır"

    Sorularını, profesyonel olmayan bir çaba ile sorduklarını belirten Çil, "bu insanlar nasıl daha fazla mutlu kılınabilir", "dünyanın sorunlarına nasıl çözüm bulunabilir" sorularının hareket noktaları olduğunu, kitaba iş dünyasını kapsaması açısından, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun sunuşu ile başladıklarını, kitabı İTO Başkanı Murat Yalçıntaş ile Türkiye üzerine gerçekleştirdikleri sohbet ile bitirdiklerini söyledi.

    Çil ayrıca, bu çalışma ile gelecek kuşaklara ve bugünün çalışan insanlarına somut bir bilgi zemini sunmak istediklerini ifade ederek, "İşi iş olan, Türkiye'nin kalkınma noktasında elini taşın altına sokmuş iş adamı, yönetici, valiler ve bilim adamlarından görüş aldık. Bu konuda bir külliyat oluşmasına katkıda bulunmak istedik. Bu kitap, bu konuda araştırma yapacak öğrencilere, akademisyenlere, başka dillere çevrildikten sonra yabancılara Türkiye hakkında referans bir kitap olacak."

    "Kitabı 'Bilgelerden bilgiler' toplayarak oluşturduk"

    Fatih Çil, kitabın sıkıcı ve tek düze olmadığını, aksine birbirinden değerli iş adamı, akademisyen ve sivil toplum kuruluşu yöneticilerinin iş yaptıkları sektörlere ait sürdürülebilirlik örneklerini anlattığı için öğretici bir yönünün bulunduğunu ifade etti.

    Türkiye'de yıllardan beri bilgi toplumunun sürdürülebilirliğe bağlanamadığını söyleyen Çil, "Bu kitapla birlikte insanlar sürdürülebilirlik ile bilgi toplumu arasındaki ilişkiyi kurabilecekler. Örneğin elektrikli araba ile sürdürülebilirlik arasındaki ilişkiyi kurabilmek kolay olabilir. Ama bir ilaç mühendisliği ile sürdürülebilirlik ilişkisini kurmak kolay olmayabilir. Bir valinin sürdürülebilirlikteki yerini görecekler. Kitapta sürdürülebilirlik ile yaşamın diğer alanlarının bağlantısını kurabilecekler. Biz bu kitapla birlikte geleceği sahiplendik" şeklinde konuştu.

    Çil, bir başka pencereden bakıldığında ise kitabın, dünyayı sezme, ekonominin ne yöne gideceğini öngörebilmeyi öğretebileceğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

    "Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmasını iş dünyası ile gerçekleştireceğinden biz de konularımızı genellikle iş dünyasından aldık. Okuyucular kitapla birlikte dünyanın gittiği yönü anlayabilecekler ve onlar için kitap bir kaynak eser olacaktır. Ayrıca iş dünyasında sürdürülebilirlik adına neler yapılmış, bunu saygın isimlerden öğrenebilecekler. Türkiye'nin onuncu büyük ekonomi hedefine giderken sürdürebilirlik konusunda daha önce bir kaynağının bulunmamasının açıklaması olamaz. Yeni kaynaklar üretilmeli. Yoksa onuncu büyük ekonomi de hayaldir, sürdürülebilir bir gelecekte hayaldir."

    "Bilgelerden bilgiler toplayarak" kitabı oluşturduklarını belirten Çil, kitapta 50 kişinin en az 20'şer senelik bilgi ve birikimleri olduğuna işaret ederek, eserin, sürdürülebilirlik bilimi kitabı olduğunu sözlerine ekledi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow