Günün yorgunluğunu "Pijama" ile atın!

Günün yorgunluğunu Pijama ile atın
expand

Bar programlarıyla kendine geniş bir dinleyici kitlesi yaratan Pijama, ilk albümü 'Takma Kafanı'yı piyasaya çıkardı.

Haberin Devamıadv-arrow
Haberin Devamıadv-arrow

Pijama, enerjik ritimleri ve eğlenceli sözleriyle 2010'un en çok dinlenen gruplarından biri olmaya aday.

Grubun vokalisti Kaan Emeç, gitaristi Can Karakuzulu ve bateristi Fırat San'a Pijama'nın gelişim süreci ve Takma Kafanı isimli albümleriyle ilgili sorular sorduk.

-Pijama nasıl kuruldu?

Fırat San: 2004 yılında, internetten ilan yoluyla kurulduk. Kaan ile Can hariç herkes internette tanıştı. Kurulduktan üç hafta sonra konserlere başladık ve o zamandan beri durmadan çalıyoruz.

-Bugüne kadar büyük bir seyirci kitlesi yarattınız, sizi izleyenler Pijama'da ne buluyor?

F. S.: Sahnede hep pozitif, hareketli ve eğlenceli bir duruş sergiledik.

Kaan Emeç: Kurulduğumuzda da aynı mantık vardı. Repertuarımızın pozitif olmasına dikkat ettik, dolayısıyla şimdi albümle yaptığımız şeyi bar konserleri verdiğimiz dönemde coverlarla yapıyorduk. Bizim yeni başladığımız dönemde cover gruplarının durumu biraz farklıydı; bizimkisi biraz sırıtış oldu, rutini biraz kırmış olduk. Bizimle aynı dönemde kurulmuş gruplarda seçilen şarkılardan sahne duruşuna kadar bir karizma vardı, bizdeyse 'burada hep beraber eğleniyoruz' mesajı vardı. Dolayısıyla insanlara bizim duruşumuz çekici geldi.



-Grubun ismi Pijama. Pijama biraz mayışık bir isim, sizse tam tersine enerji içeceği içmiş bir grup görünümündesiniz.

K. E.: Bu soruyla er geç karşılacaktık.Bu soruyu sürekli geçiştirmeye çalışıyorduk ve yine geçiştireceğiz.(gülüşmeler)

Can Karakuzulu: Eğlenceden sonraki günde, evde miskin bir şekilde oturursun, işte Pijama o!

K. E.: Kesinlikle o değil! Bir an ben de inanacak gibi oldum.(gülüşmeler)

-Cover parça çaldığınız dönemde şarkı seçimleriniz oldukça çeşitliydi. Bon Jovi ile başladığınız konserde; Madcon, Rammstein çalıyordunuz. Enerjiyi nasıl yakalıyordunuz?

K. E.: Orada Fırat'ın DJ'liğinin etkisi var, 'Demin Disco Partizan çalarken, şimdi nasıl Rammestein çalıyorlar,' denmesinde setlistin iyi oluşturulmasının önemi var.

F. S.: Biz o anda ne çalmak istiyorsak onu çalıyoruz. Ayrıca grupta herkesin müzik zevki inanılmaz şekilde farklı; metalci, punkçı, popçu gibi ayrımlar var. O yüzden farklı tarzda parçalar çalmaktan keyif alıyoruz.

-Bir sevgiliyi bile idare etmek zorken beş kişilik bir grup olarak yıllardır ayakta nasıl kaldınız?

K. E.:Aslında beş kişilik bir grup olmak bir sevgiliyle anlaşmaktan daha kolay.(gülüşmeler) Bazen evlilikler bile 4-5 sene sürmeyebiliyor, biz çok aktif bir grup olarak bunu iyi idare ediyoruz. Ancak olaya sadece bir iş olarak değil, eğlence olarak baktığımız için.

Albüm çıkarma süreci Türkiye'de bir çok insan için çok yıpratıcı olabiliyor, bizim için öyle olmadı. 25 gündür sahneye çıkmadık; başka bir grup olsak yavaş yavaş kopmamız gerekirdi ama demin bateristimiz Fırat halı saha programı ayarladı.

-Piyasa bu kadar kötü durumdayken albüm çıkarmak zor olmadı mı?

K. E.:Piyasanın durumunu göz önünde bulundurarak albüm çalışmamızı gerçekleştirdik. Kendi şarkılarımızı zaten yapıyorduk ve çok da seviyoruz.

C. K.: Albümümüzü alıp insanlar da neden eğlenmesin diye düşündük.(gülüşmeler)

F. S.: Piyasa kötü diyoruz ama biz çıkarmazsak, başka gruplar da çıkarmazsa piyasa nasıl düzelecek? Yeni isimler de girecek ki piyasa düzelecek. Ne kadar çok grup çıkarsa o kadar iyi müzik olur.

K. E..: Müzik piyasası albümün satılmasından ibaret değil. Birçoğumuz için müzik, hayatımızın soundtracki... Biz bir albüm yaptık ve grup olarak parçalarımızın piyasanın farklı bir yerinde duracağına inanıyoruz. Dolayısıyla ticari bir başarı getirmesinin ötesinde farklı bir şey yaptık.

-Pijama'yı dinlememiş birisinin karşısına Takma Kafanı albümünde ne gelir?

C. K.: Ben Pijama ile hiç tanışmamış biri olarak raflardaki albümlerin kapaklarına bakarım. Hepsinin üzerinde çok karizmatik şekilde durmuş bir insanın fotoğrafı olacak ama bizimkinde ne insan var ne de başka bir şey var. Arkasını çevirip şarkı isimlerini görürsem almak isterim. Dinledikten sonra pozitif havayı hissedeceğimi düşünürüm. Çünkü çeşitli tarzlardan oluşmuş bir müzik. Demin cover repertuarımızdaki çeşitlilikten bahsetmiştik, albümde de aynen öyle bir hava var.



-Renkli bir klip yapmışsınız. Klibin oluşum aşamasından bahsedebilir misiniz?

K. E.: Klibin senaryosunu ve yönetmenliğini Gökçe Devecioğlu üstlendi. Yıllardır bizi dinleyen birisiydi. Açıkcası albüm sürecindeki en acısız ve hızlı olan dönem klip çekimi oldu.

F. S.: Hepimiz farklı parçalara klip çekmeyi düşündük, mesela benim klip çektiğimiz parçadan daha çok sevdiğim bir şarkı var ama kişisel tercihten öte, oylamayla gerçekleştirdik. Diğer parçalara da klip çekmeyi düşünüyoruz.

K. E.: Zor bir seçim oldu.

-Normal hayatlarınızda da bu kadar enerjik misiniz?

F. S.: Ben daha önce çaldığım gruplarda sırıtıyordum, çünkü oldukça enerjiktim ama diğer grup elemanları öyle değildi. 'Herkes olduğu yerde çalıyor ama sen çok canlı çalıyorsun,' şeklinde eleştirilere maruz kalmıştım. Ama Pijama'ya girdiğimde kendimi yabancı hissetmedim, beni çeken de o oldu. Benim gibi olan insanlarla çaldım. Normal hayatımızdan bahsetmek gerekirse, ben hiperaktifim!

C. K.: Çok klişe olacak ama bu biraz da kimya meselesi. Demin uzun süredir çalamadığımızdan bahsetmiştim ya, şu an ben uyuşturucu bağımlısı gibi sahneye çıkmak istiyorum. Çünkü herkesin normal(adam olmak olarak adlandırabilecekleri) hayatlarında gayet güzel işleri var ama ben kendi adıma onları yapmak istemiyorum. Sahnede -bu adamlarla birlikte- olmak bana zevk veriyor. Bu kadar zıplayıp hoplamamızın nedeni bence bu.

-Bar döneminden sizi tanıyan dinleyicilerinizin 'Takma Kafanı' ile ilgili yorumları ne oldu?

C. K.: Bizi sahnede yıllardır izleyen insanlar yadırgamıyor.

K. E.: Albümü alıp dinleyenlerin yorumları olumlu, en azından bir şarkıyı benimsiyor ama albümü almadan eleştirenler mesele! Onların mesafeli baktığını düşünüyorum.

F. S.: Grup yeni kurulduğunda insanlar bizi yadırgamıştı. Şimdi de daha büyük bir piyasaya açıldık ve orada bizi bilmeyenler yadırgayabilir ama zamanla bunun aşılacağını düşünüyorum. Biz sahnede bu kadar enerjikken melankolik bir albüm yapsaydık hayal kırıklığı yaratabilirdik.

Sıradaki Haberadv-arrow
Sıradaki Haberadv-arrow