SON DAKİKA
Ali Eyüboğlu, Nihal Candan'ın Şöhret Yolculuğu, Ölümü ve Ardından Yaşananları Yazdı: Bu Nasıl Kafadır Anlamak Olanaksız!
Sosyal medya fenomeni Nihal Candan'ın anoreksiya yüzünden 23 kiloya düşüp ölmesinin ardından tartışmalar bitmiyor. Ali Eyüboğlu bugünkü yazısında Nihal Candan'ın şöhret serüveni ve ölüme giden süreci ile ilgili çarpıcı detaylara değindi. İşte Nihal Candan'ın şöhret yolculuğu, ölümü ve sonrasında yaşananlar...
Nihal Candan’ın anoreksiya yüzünden 23 kiloya düşüp ölmesinin ardından yazılanların çoğu akıl alır gibi değil!
Nihal Candan’ın röportajlarında, daha fit gözükmek için değil, hapse girince o psikolojiyle yemek yememeye başladığını açıklamasına rağmen “Toplumun dayattığı ‘ideal beden’ baskısının onu öldürdüğünü” yazmak cahillik değil de nedir?
30 yaşındaki gencin ölüm yolculuğunu tercih etmesinde kimlerin payı var?
Kendisi, ebeveynleri, hapse girince onu ziyaret etmeyip boşanma davası açan eşi Mehmet Faruk Çiçek, soytarılığa prim veren basın mensupları, dijital mecralarda izlenme, sosyal medyada etkileşim peşinde koşanlar, hakkında kesinleşmiş bir yargı kararı olmadan insanları suçlu ilan edenler...
Armağan Çağlayan’dan başka, medyadan veya sanal alemden özeleştiri yapan olmadı. Çağlayan, “Bütün eğlence sektörü, ebeveynler ve gençler, Nihal’in annesinin feryadına kulak vermeli. Çok can yakıcı.
Ata’dan (‘Gelinim Olur musun?’da ünlendikten sonra uyuşturucudan ölen Ata Türk) sonra bu ikinci ‘reality’ kaybı. Hepimiz şapkamızı önümüze koyup düşünmeliyiz” diye yazdı.
Haklı bir çağrı, ama maalesef şov dünyasında yok bunun bir karşılığı.
Baba Hakan Candan, kızının yaşadıkları yüzünden kalp krizi geçirdi.
Anne Umut Candan’ın, İstanbul Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde öğrenim görmüş kızını toprağa verirken feryadı yürekleri dağladı.
Kızının tedavi için yatırıldığı hastanede ölmesi üzerine, “Neden kurtaramadınız benim evladımı? Sakat kalsa bile ben ona bakardım” diyerek doktorlara sitem eden annenin kızının ardından söylediklerine bakar mısınız? “Benim çocuklarım çok saf, tek suçları var; soytarılık.
Soytarılık dışında bunların hiçbir şeyi yok. Tecavüzcü Coşkun’u, Nuri Alço’yu içeri almıyorlar? Çünkü yaptıkları rol. Onlar da Instagram’da rol ve soytarılık yaptılar, tamam... Nihal kaldıramadı içeride (hapiste) hasta oldu, dışarıda o hastalık devam etti. Ruhları, psikolojileri katledildi.”
Bahar Candan’ın ablasının cenazesinden bir gün sonra Dilan Polat’la birlikte Nihal Candan için helva kavurdukları videolar yayınlandı sosyal medyada. Bu nasıl bir kafadır anlamak olanaksız.
Toplumun etik değerleriyle uyuşmayan davranışları alışkanlık hâline getiren bu insanlara bir de şu açıdan bakmakta yarar var.
Candan Kardeşler’in tanındığı yarışmanın adı neydi? Adı ‘İşte Benim Stilim’di, ama kendi stiliyle yarışmaya katılanların hepsi, jüri üyeleri ve rakiplerinin söyledikleri yüzünden özgüvenlerini yitirdi.
Gömleğin ilk düğmesi baştan yanlış iliklendi. O yüzdendir ki insanların “Yanlış” dediği her şey onlara ‘doğru’ geldi. Yakaladıkları şöhreti sürdürebilmek ve paraya çevirme peşindeki Candan Kardeşler’in bu yolda kurdukları ilişkiler onları hedeflerine değil, hapse götürdü.
Kasım 2023’te ‘dolandırıcılık’ ve ‘kara para aklama’ suçlamalarıyla tutuklanan Nihal ve Bahar Candan, birkaç ay sonra tahliye edildi, ama yargılanmaları bitmedi. Yargı; Nihal ve Bahar Candan kardeşleri suçsuz bulursa, öteki dünyada hesap verecek çok kişi var.
GÜNÜN SÖZÜ “Cahillik ne güzel şey, her şeyi biliyorsun.” (Albert Einstein)