Hera: Ozan'ın evliliğini ben bitirmedim!
10 yıl önce Miss Turkey ikinci güzeli seçildi. Uzun süre spor spikerliği yaptı. Şimdi hep hayalini kurduğu müzik dünyasına adım attı. Adı birlikte çalıştığı Ozan Doğulu’yla aşk dedikodularına karıştı. Hatta Doğulu’nun boşanmasının sebebi olarak gösterildi. Bu süreçte ikili konuşmamayı tercih etti. Hera Hürriyet'ten Hakan Gence'ye konuştu...
Haberin Devamı
/

İki single çıkardınız. Bu şarkılarda Ozan Doğulu’yla çalıştınız. Bir süredir birlikte olduğunuz yazılıyor. Nedir işin aslı?- Evet. Birlikteyiz.Ne zamandır?- Altı ay oldu.
/

Nasıl tanıştınız?- Bir kız arkadaşım single çıkarmak istiyordu. Onların Ozan Doğulu’yla tanıştıkları gün, ben de tesadüfen stüdyonun oradan geçiyordum, tanıştık. Çok kibardı. Beni görünce hemen ayağa kalkıp güzel gülüşüyle selam verdi. Sonra iki ay hiç konuşmadık. Soner Sarıkabadayı’nın doğum gününde o da orkestrasıyla sahnedeydi. Karşılaştık, sonra da irtibata geçtik. Nisanda da single için çalışmaya başladık.
Haberin Devamı
/

Neydi onda size çekici gelen?- ‘Baby face’ oluşu. Karşılaştıktan sonra da gülüşü beni etkiledi. Çok içten gülüyor.
/

Ozan Doğulu bir süre önce eşinden ayrıldı ve bu boşanmanın sebebi olarak siz gösterildiniz.- Ayrılık sebebi ben değilim. Sanırım onların uzun süredir bir problemleri varmış. Bunu bilmiyordum. Hatta boşandıkları gün, bir gazeteye röportaj vermeye gitmiştim. O gün telefonla arayıp, “Ozan ayrıldı, sebebi siz misiniz” diye sordular. Benim haberim bile yoktu. Sadece bir müzikal çalışmamız olmuştu. Bizim ilişkimiz boşandıktan sonra başladı. O ana kadar patron ve sanatçıydık.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Neden sustunuz?- Çok üzüldüm ama bir açıklama yapmadım çünkü sebep ben değildim. Sadece dışarıdan izledim. Ozan da bu süreçte bana arkadaşça destek oldu. Ayrılmalarında kendimde bir pay görmediğim için vicdanım rahat.
/

İlişkiniz nasıl başladı?- Yazın çok sık işlere gittik. Temmuz ayıydı. Onun çok üzgün olduğu bir dönemdi. Ben de onun yanında olmak istedim. Ona şefkat gösterdim. Bana olan ilgisini de o dönemde fark ettim.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

İlk kim açıldı?- Ozan. Ama ben her zaman yakın davranıyordum ve bekliyordum.Ona aşkınızı nasıl anlatırsınız?- Ozan’a çok âşığım. Genelde çapkın gibi lanse ediliyor ama hiç öyle değil. En güven duyduğum ilişkimi yaşıyorum.
/

Yaş farkı sorun oluyor mu?- Hiç olmuyor, hatta Ozan’ı benden daha küçük gibi hissediyorum. İçinde hiç büyümeyen bir çocuk var.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Sizden de Gülşen-Ozan Çolakoğlu gibi bir ikili doğar mı?- Kesinlikle. Onun yeteneği zaten tartışılmaz, binlerce hiti var. Kendimi de bu konuda hafif görmüyorum. Aramızdaki duygu güçlü. Onu çalışırken izlemek çok hoşuma gidiyor. Gün içinde hep müzik dinliyoruz. Yeni besteler yapıyor, birbirimizi besliyor, yan yana çok eğleniyoruz. Hep fıkır fıkırız.
/

Önce Miss Turkey ikinci güzeli seçiliyor, sonra spor spikerliği, şimdi de müzik yapıyorsunuz. Sizinki şöhret olmak üzerine bir yolculuk muydu?- Ben şöhreti kovalayan değil, hepsine yeteneği olan bir kızım. Baktığınızda; çirkin miyim? Değilim. Sesim kötü mü? Asla değil. Beste de, sunuculuk da yapıyorum. En yetenekli olduğum şey; müzik. Ona da sonunda kavuştum. Bu kadar bekledim çünkü babam şarkıcı olmama izin vermiyordu.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Neden?- Biraz tutucuydu. “Sahne işi sana göre değil” demişti ama bunun yanında piyano ve bale eğitimlerimi hep devam ettirdi.Peki şimdi kliplerdeki ve albüm kapaklarındaki kostümlerinizi gördüğünde ne diyor?- Üç yıl önce vefat etti. Onu kaybetmeden önce rızasını almıştım. Şimdi de görse gurur duyardı.
/

Madem amacınız müzikti, Miss Turkey’ye neden katıldınız? - 2009 yılında, 19 yaşımdaydım. Annemle bir alışveriş merkezinde gezerken yarışmanın organizatörlerinden biri teklif etti. Dediğim gibi, babam böyle şeylere sıcak bakmazdı. Sonra, “Nasıl olsa seçilemem, eğlence olur” diye düşünerek katıldım.Hep dikkat çeken biri miydiniz?- Aslında çok daha güzel kızlar var ama bazen güzellik dış görünüşle değil, enerjiyle çalışır. Dünya güzeliyle de bir ortama girsem hep ben dikkat çekerdim.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Sakin, içine kapanık bir çocuktum. Sarmısak döveceğini alıp şarkılar söylerdim. Çocuk yaşlarda piyano eğitimi aldım, sonra yedi yıl bale yaptım. *Mutfakta çok yetenekliyim. Evde tam bir dişi ev kadınıyım. Ozan’ın eli kırılmıştı. Ona her gece kelle paça çorbası yaptım.
/

Üç dövmem var, birinde adım yazıyor, diğerinde annemin imzası var. Ayak bileğimdeki halhal dövmesinde Ozan’ın ismi yazıyor. Bu yaz yaptırdım. *‘Öle Öle’ şarkımın klibinde bir kot ve tişörtleydim. Sesimi ön planda tuttuk. ‘Vole’deyse görsellik önplanda. Şimdi ‘Müştemilat’ isimli mekânda pazar geceleri sahneye çıkıyorum. Şubat sonu maxi single çıkarmayı planlıyorum. Nisanda da Ozan’ın proje albümünde bir düetim olacak.