'Veda Mektubu'nda geceye damga vuran anlar! Ziya, Alanur'u öptü

Yapımını Most Production, yapımcılığını Gül Oğuz’un üstlendiği, başrollerinde Nurgül Yeşilçay, Selim Bayraktar, Rabia Soytürk, Emre Kıvılcım ve Bennu Yıldırımlar’ın yer aldığı Kanal D'nin ilgiyle izlenen dizisi 'Veda Mektubu', heyecan dolu 14'üncü bölümüyle ekrana geldi. 'Veda Mektubu'nun yeni bölümünde, Ziya yıllar önce Alanur ile ayrılmasına sebep olan mektubu Seher'in yazdığını öğrendi ve 30 yıllık eşi Seher'e ihanet etti.

Haberin Devamı

Yönetmenliğini Deniz Çelebi Dikilitaş’ın üstlendiği, hikayesini Gamestory senaryosunu ise Deniz Akçay’ın kaleme aldığı Kanal D'nin sevilen dizisi 'Veda Mektubu'nun 14'üncü bölümünde; Mehmet, Aslı'ya sürpriz yaptı ve Roma'ya bilet aldı. Aslı ile Mehmet havaalanına gitmek için yola çıktıkları sırada polis çevirmesine takıldılar.

Polisler, yaptıkları kimlik kontrolünün ardından Mehmet'i araçtan indirdi. Polisler, ''Mehmet Karlı, eşinize çarpıp kaçan aracın şoförünü öldürme şüphelisi olarak hakkınızda yakalama kararı var'' dedi ve Mehmet'i tutukladı. Aslı büyük bir telaşla Ziya'yı arayıp Mehmet'in tutuklandığını haber verdi ve yardım istedi. Ziya da durumu Seher'e haber verdi.

Mehmet’in tutuklanmasıyla tüm aile adliyeye geldi. Alanur, Aslı’nın aklına bir kurt düşürdü. Alanur karakolda Seher ile tartıştı. Alanur, Seher'e ''Mehmet'in bu halde olmasının sebebi sensin ya da ailenden birisi'' dedi. Sinirlerine hakim olamayan Seher sesini yükselttiği sırada Ziya gelip ikiliyi susturdu.

Cinayet şüphesiyle yargılanan Mehmet, sorgusu sırasında öldürülen kişiyi tanımadığını söyledi. Mehmet hakkında tutuklama kararı verildi. Mehmet'in avukatı, savcının Mehmet hakkındaki tutuklama kararını söyleyince Mehmet'in ailesi adeta yıkıldı.

Haberin Devamı

Aslı'nın Mehmet'i çok kısa süreliğine görmesine izin verdiler. Aslı, ''Hepimiz buradayız, seni bekliyoruz. Kim, neden yaptı bunu bize? Biz mutlu olamayacak mıyız? Ben hiç senden şüphe eder miyim. Senin o güzel kalbini biliyorum'' dedi. Aslı tam gideceği sırada çantasından çıkarıp Mehmet'e ikisinin fotoğrafını verdi. Aslı, kendi evine gitmek yerine eşinin evine gitmeyi tercih etti. Seher ile yıldızı bir türlü barışmayan Alanur karakoldan ayrılmadan önce Ziya'ya ''Kızım sana emanet'' dedi.

Alanur karakoldan ayrıldıktan hemen sonra Beste'yle konuşup, ''Seher'in olduğu yerde her şey beklenir'' deyip Aslı'yı aramasını söyledi. Aslı'ya ''Sen beni neden dinlemiyorsun? Sana 'o eve gitme' demedim mi? Çay falan verirlerse hiçbir şey içmiyorsun. Büyük resmi gör. Kimse Mehmet'in içeri girmesini falan istemiyor. Bir adam tuttular, adam konuşur diye sonra da ortadan kaldırdılar. Dışarıdan biri olamaz. Bana bak, ne olursa olsun dik duracaksın. Kimsenin seni üzmesine izin vermeyeceksin. Sen benim kızımsın, unutma'' diye tembih etti.

Yaşananların üzerine Aslı, tüm hıncını Hatice’ye yöneltti. Aslı eve geldiklerinde Mehmet'in nasıl olduğunu soran Hatice'ye bağırarak, ''Sayende ben de Mehmet de iyi değiliz. Bırak artık şu masum kız ayaklarını'' dedi. Aslı'nın sözleri karşısında Hatice gözyaşlarına boğuldu. Hatice'yi babası sakinleştirdi ve ''Karşılarında dimdik duracaksın. Senin gözyaşına kurban olurum ben'' deyip kızını bağrına bastı.

Haberin Devamı

Ziya, Seher'e ''Bu evden biri yapmış olabilir mi?'' diye sorunca Seher de ''Sen o kadına mı inanıyorsun? Onun laflarına gelip bana mı satıyorsun? Seni etkisi altına almayı başarmış. Bu evde çoktandır hiçbir şey benden sorulmuyor. O kadınla adliyeye geldiğini gördüm. Ne işin vardı senin arabanda onun? Onunla ilgileneceğine biraz olsun oğlumuzla ilgilenseydin belki de şu an burada olurdu Mehmet. Sen o kadının gözünün önünde bana bağırdın. Sen ne yaptığnın farkında mısın? 30 yıllık hayat arkadaşının yanında durmadın'' dedi. Seher, Ziya'ya ailesi ile Alanur arasında seçim yapması için rest çekti.

Ziya da ''Adliyenin önünde bizi gördün diye mi bu çıkarımların Seher? Ben gerçeklerin peşindeyim. Biz bu güne nasıl geldik? Kendi seçtiklerimizi mi yaşıyoruz yoksa bize dayatılanları mı? Neyse Mehmet çıksın, her şeyi en ince ayrıntısına kadar konuşuruz'' demekle yetindi.

Haberin Devamı

Ertesi gün olduğunda tüm aile adliyeye gitti. Avukat, Mehmet'in serbet bırakılacağını söyledi. Büyük bir mutluluk yaşayan Aslı, Mehmet'e sıkı sıkı sarıldı. Güzel haberin ardından herkesin yüzünde güller açtı. Eve döndükten sonra Mehmet herkesle bir konuşma yaptı ve bu işin arkasında kimin olduğunu bulacağının sözünü verdi.

Mehmet her şeyi bildiğini itiraf ederek söyledikleri herkesi şaşırttı:

Her şeyi biliyorum. Benden sakladıklarınızı, saklayanları, her şeyi. Alanur ile eskiden sevgili olduğunuzu ve bundan birçoğunuzun haberi olduğunu biliyorum. Geçmişte yaşananlar yaşandı. Benim sizin geçmişinize laf etme hakkım yok ama bu günümüze var. Bundan sonra yalan söyleyen, sır saklayan, arkadan iş çeviren kim olursa olsun karşısında beni bulur. Hem de bambaşka bir Mehmet'le karşılaşır. O yüzden diyecek bir lafı olan varsa şimdi söylesin.

Haberin Devamı

Selçuk, Mehmet'in itirafından sonra Ziya'ya hesap sordu ve ''Abimin söyledikleri doğru mu? Aklım almıyor. Sen o kadınla annemi nasıl aynı masaya oturtursun? Herkesten beklerdim ama senden asla'' dedi. Ziya, Mehmet'e ''Hepiniz haklısınız, ben hata yaptım. Size dürüst olmalıydım. Huzurumuzu kaçırmak istemedim ama bak sonra ne oldu?'' dedi. Mehmet ilk duyduğunda Ziya'ya kızdığını ve hala kırgın olduğunu belirtti ve bundan sonrasına bakacaklarını söyledi.

Tüm bunlar olurken; Aslı, Hatice'nin cep telefonunu gizlice aldı ve telefonun şifresinin Mehmet'in doğum günü tarihi olduğunu buldu. Yaşananların arkasında Hatice'nin olduğunu düşünen Aslı ortalığı birbirine kattı. Aslı, Hatice'ye ''Bu işte senin parmağın var ve ben bu işin peşini bırakmayacağım. Bu çıkacak ortaya, göreceksin sen'' diye bağırdı. Aslı'yı Mehmet zor sakinleştirdi.

Ziya ile Seher arasında bir konuşma yaşandı. Ziya yıllar önce Alanur ile kendisini ayıran mektubu Seher'in yazdığını bildiğini itiraf etti ve şunları söyledi: ''Mehmet benim yapamadığımı yaptı, hepimize büyük bir ders verdi. Ben de bu dersten kendi payıma düşeni öğrendim. O mektubu sen yazmışsın. Yıllar önce Alanur'la beni ayıran mektubu. Ben de inanmadım önce ama yanılmışım. Hatice ile konuşurken kendi ağzınla itiraf etmişsin. Bütün bunları bana neden söylemedin? 19 yaşında gelenine destek olacağına köstek oldun. Senin Alanur'dan ne farkın var? O da senin gibi Hatice'yi kullandı. Sen Hatice'ye boş ümitler verdin''

Seher de eşine, ''Kararını sen ver. Ya ailenin yanında olursun ya da o kadının yanına gidersin'' diye karşılık verdi. Daha sonra Seher, Hatice ile konuştu ve sert çıktı:''Hadsiz, nankör. Benim sesimi kaydedip o kadına göndermek ne demek oluyor? Ben seni oğluma layık gördüm, sonuç? Yazıklar olsun sana. Koynumda yılan beslemişim''

Beste ve Hakan boşandı. Duruşma sonrası salondan mutlu bir şekilde çıkan Beste'ye kapının önünde duran annesi ve kız kardeşi sıkıca sarıldı. Alanur, ''İstediğinizi aldınız. Beni rahat bırakın artık. Bir daha yüzünüzü bilmek görmek istemiyorum'' diyen Hakan'a ''Yeni ve sefil hayatında mutluluklar'' cevabını verdi. Beste adliyeden çıkar çıkmaz Mahmut ile görüştü. Mahmut herkesin içinde Beste'ye evlilik teklifi etti.

Ziya, Alanur'un evine gitti. Alanur'a ''Ben yapamam. Bu aramızda olan şeyi sürdüremem. Ben yaparız sandım ama kalbim aklımı susturdu. Ama yapamam. Benim bir ailem var, çocuklarım var. 30 yıldır süregelen bir düzenim var. Eğer bu düzeni bozarsam ailem dağılır. Bunu onlara yapamam. Eğer sana bir adım daha gelirsem duramam, kaybolurum.'' dedi. Tam gidecekken geri dönüp Alanur'u öptü. Alanur da Ziya'da tokat atıp ''Korkak! Defol evimden'' dedi.

Seher, Nevzat'ı çağırdı ve acil konuşmaları gerektiğini söyledi. Seher, ''Lafı fazla uzatmayacağım, evden çıkmanızı istiyorum. Tüm bu olanlardan sonra aynı çatı altında yaşamamız iki taraf için de uygun olmayacak. Kardeşliğimiz baki ama son zamanlarda Hatice'nin yaptıkları ortada. Daha fazla birbirimizi kırmamak için en doğrusu bu'' dedi. Seher daha sonra Aslı'ya ''Sen haklıydın, Hatice ile aynı evde yaşamanız doğru değildi. Nevzat ile konuştum, en kısa sürede ayrı bir eve tanışacaklar'' dedi. Aslı duydukları karşısında çok mutlu oldu.

O sırada kapı çaldı ve Mehmet'e bir kutu geldi. Kutuyu açan Mehmet gördükleri karşısında hayrete düştü. Kutununun içinden ise Mehmet'in annesine hediye ettiği bileklik ve ''Bu bilekliği arabamda buldum. Bilmen gerekir diye düşündüm. Hakan'' yazılı bir not çıktı.

Zengin oyuncu kadrosunun yanı sıra kalplere dokunan hikayesi ile de çok konuşulan 'Veda Mektubu', yeni bölümleriyle her pazartesi 20.00'de Kanal D'de...