hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Çalışan ya da ev hanımı değil sadece “anne” vardır

    Çalışan ya da ev hanımı değil sadece “anne” vardır
    expand
    KAYNAKTuğçe Azaklı / annemisin.com

    Sosyal medyada sık sık paylaşılan özür dilerim yavrum diye başlayan paylaşımlar görüyorum. İşe giderken çalışan annenin sıkıntısını, çocuğundan ayrılışını anlatıyor kısa yazının özü. Üzgünüm ama şiddetle karşıyım bu tarz paylaşımlara. İzinden dönmek üzere olan, ya da hamile olan, çalışan anneler bu tarz şeyleri görünce neden üzülsün. Durumu fark edemeyecek kadar hassas bir dönemden geçiyor, kendini suçlu hissediyor. İş mi ev mi, çalışırsam ne olur, çalışmazsam ne olur diye düşüncelerdeyken ihtiyacı olan şey destektir, köstek değil.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yeni izinden dönen, ya da hamile ve doğum izninden sonra çalışmaya başlayan anneye mektubum olsun bu yazı.

    • Ben hiç annesi çalıştığı için kötü büyüyen bir çocuk görmedim. Doktorlar, hemşireler, öğretmenler, sanatçılar, özel sektör çalışanları, herkes çalışıyor.

    • Üzülecek bir şey yok aman üzülme demek belki çok saçma bu yüzden elbette üzül ama abartma. Üzüntün işe gitmek için çocuğundan ayrılmak olsun.

    Gebelikte müzik dinlemenin faydaları

    Bu bebekler 12 kat daha az ağlıyor

     

    Bu dördüzler sosyal medyaya damga vurdu

    • Çocuğumla yeterli zaman geçiremiyorum diye kendini kötü hissedebileceğin bir şey yok. Evde olsaydın da her dakika göz göze ilgilenemeyecektin. Hayat şartları kadına karşı çok da adil değil. Evde olan kadından bir dolu beklenti vardır her zaman. Bir dolu ev işi, yemek, temizlik ve evde olduğu için her şeyin dört dörtlük olma beklentileri vardır. Ama akşamları evde olacağın iki ya da üç saati dolu dolu geçirirsen işte o zaman en çok yararın dokunuyor. Hele ki yorgunluktan bittiğini düşünsen de ilgilenirsen işte o gün yastığa başını koyduğunda hissettiğin huzuru anlatamam.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    • Çocuk sen yokken en çok neyi öğreniyor biliyor musun? Güçlü olmayı, kendi işini kendisi yapabilmeyi, kendi ayakları üstünde durabilmeyi…

    • Küçücük çocuğu bırakıp işe mi başladın, bu yaşta çocuk kreşe mi verilir, annen baksaydı ya, akşamları çocuğunla ilgilenebiliyor musun, çalışırken sıcak yemek yapmak da sıkıntı olur gibi gibi bir sürü tatava duyarsın, cevap vermeye kalksan yetişemezsin hızlarına, ardı arkası kesilmez. Kimseyi hiçbir zaman ilgilendirmez. Herkesin sosyal, ekonomik yaşam standartları vardır ve herkes kendi hayatından sorumludur.

    • İnsanlar evinin temiz mi pis mi olduğunu, temizse ne ara temizlik yapacak kesin temizlikçi tutuyordur falan diye bile kendi kendine yorum yapabiliyor. Takma kafana, temizlik de yetişiyor, yemek de yetişiyor, çocuğunla da ilgileniyorsun. Evet, koşturarak geçiyor hayat, akşam nasıl oluyor, sabah nasıl oluyor anlamıyorsun ama şükür çok şükür…

    Çalışan anne ev hanımı anne nedir? Anne vardır, önüne arkasına bir kelime daha eklenemeyecek kadar da çok kıymetlidir. Ayrıştırmaya, yargılamaya kimsenin hakkı yoktur. Ve sen minik meleğim, senden özür dileyeceğim hiç birşey yapmıyorum. İyi ki çalışıyorum, iyi ki sana güzel bir gelecek verebilmek için çabalıyorum(bütün annelerin çabası aynı yöndedir), iyi ki seninle akşamları dolu dolu geçiriyorum, ve ben sana daha faydalı olabilmek için kendimi de çok düşünüyorum. Ben ne kadar mutlu, huzurlu olursam ve ben ne kadar çok bilirsem sen de o kadar çok mutlu, huzurlu olup, çok bileceksin.
    Bütün anneler sevgilerimle ve saygılarımla.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow