Deprem sonrası 4 aşama: Şok, öfke, yas, restorasyon!
Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, 1999 depreminde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin doçent başhekimiydi, o dönem alanda birebir çalıştı. Bölgede hem ruh sağlığı istasyonları kurulmasına hem de ‘deprem sonrası travma’ tanısı ile başvuran hastalara ekibi ile destek verdi. 24 yıl sonra bugün o profesör ama o günkü uyarıları bugün de güncelliğini koruyor. Depremin psikolojik etkilerinin savaşlardan büyük olduğunu söyleyen Prof. Dr. Verimli, “Psikolojik yaralarımızı sarmak için en az 10 yıl gerekli” diyor. Fulya Soybaş yazdı...



Depremin üzerinden 13 gün geçti. Hemen başlamak lazım gelmez mi? “Şu an kaos dönemi içindeyiz, henüz bitmedi. Biraz daha yol almak lazım” diyor Prof. Dr. Verimli ve bu tarz büyük felaketler sonrası 4 aşama olduğunu hatırlatarak şöyle devam ediyor:
1- ŞOK: Şu an hepimiz yaşadıklarımızın şoku içindeyiz. Fiziksel ihtiyaçların karşılandığı, arama kurtarma çalışmalarının devam ettiği aşama bu.
2- ÖFKE: İlk şokun hemen ardından yansıyan toplumsal öfkedir. Örneğin ‘Yardım gelmedi ya da gelen yardımlardan yeteri kadar pay alamadım’ gibi. Kocaman bir yalnızlık, kimsesizlik hissi ve bunun öfkeye dönüşmesi. Buraya ‘kahramanlar’ ara dönemi de eklemek lazım. Öfkenin yanı sıra 10 gün sonunda sağ salim enkazdan çıkanlar, buna duyulan sevinç ve beraberinde ‘kurtarıcıların’ öne çıkması, alkışlanması... ‘Kahramanlar’ dönemidir.
3- YAS: Cenazelerimizin defniyle birlikte yas dönemi başlar, ki o yas 40 ile 60 gün kadar sürer. Denir ki: “İnsan sevdiği birini kaybettiğinde yüreğinde 40 mum yanar. Her gün bir mum söner. 40. gün ise tek bir mum kalır ve o mumun ateşi sonsuza dek yanar...” Anılarımız hayat boyu bizlerle olacak. Bunun da bir ruhsal travma yaratması muhtemel ki ruhsal travma bedensel travmadan beterdir. Ruhsal travmalar sonrasında stres bozukluğu getirir. Stres bozukluğu da genellikle depresyonla karıştırılır ve bunu aşmak çok zor olabilir. Karmaşık ruhsal bir dönem bizi bekliyor. Bu dönem ne kadar çok kişiye ulaşırsak o kadar iyi.
4- RESTORASYON: 10 ilimiz yıkıldı. Önceki yaşamlardan eser kalmadı. Köklü bir yaşam değişikliği demek bu. Yeni evler, yeni eşyalar, belki göç, yeni bir şehir, bir yandan kayıpların acısı. En az 2 yıl sürecek bir restorasyon sürecinden bahsediyoruz.
