Parlak bir cilde sahip olmanın anahtarı
Cilt, sağlığımızı dışa yansıtan en önemli organlarımızdan biridir ve onun güzelliği, yaşam tarzımızdan, beslenmemize kadar birçok faktöre bağlıdır. Cilt sorunları, sadece dış görünüşümüzü değil, öz güvenimizi de etkileyebilir. Ancak cilt sağlığını destekleyen doğru besinler ve yaşam alışkanlıklarıyla bu sorunları geride bırakmak mümkün! Parlak, sağlıklı ve genç bir cilt için yapmanız gerekenleri uzmanı anlattı...
Haberin Devamı
"Cilt sağlığını destekleyen vitaminler"
/

Cilt sağlığı ile beslenme arasında doğrudan bir ilişki olduğunu söyleyen Diyetisyen Serkan Aksoy, "Cildimiz sadece sürdüğümüz kremlerle değil, yediğimiz içtiğimiz her şeyle beslenir. Aslında parlak, sağlıklı bir cilt istiyorsak işe önce tabağımızdan başlamamız gerekiyor. Renkli sebzeler ve meyvelerle dolu bir beslenme düzeni, cildimize antioksidan desteği vererek onu dış etkenlere karşı korur. Antioksidanlardan zengin besinleri beslenme programımızda yer vermemiz cildimizden serbest radikallerin zararlı etkilerini uzaklaştırırken; lifli besinler tüketmemiz sindirimi destekleyerek toksinlerin vücuttan atılmasına ve dolayısıyla cildin temiz kalmasına yardımcı olur. Omega-3 gibi sağlıklı yağlar ise cildin nemini içeriden destekleyip iltihaplanmayı önlemeye yardımcı olur" diye konuştu.
"Sağlıklı yeterli ve dengeli beslenme, cilt sağlığı için önemli"
/

Bol su içmenin de en basit ve en etkili güzellik sırrı olduğunu dile getiren Dyt. Aksoy, "Su tüketimimiz cildi dolgunlaştırıp daha canlı görünmesine katkı sağlar. Öte yandan, fazla şekerli ve işlenmiş gıdalar, cildin dengesini bozup sivilcelere ve mat bir görünüme yol açabilir. Yani sadece yüzümüze sürdüğümüz ürünlerle değil, her gün seçtiğimiz yiyeceklerle de cildimizin geleceğini şekillendiriyoruz. Yaş aldıkça vücudumuzda kolajenlerimiz de azaldığından cildimiz yer çekimine yenik düşebilir bu sebeple kolajenden zengin beslenme önem kazanmaktadır" dedi.
Haberin Devamı
"Cilt sağlığı birçok etkene bağlı"
/

Cilde iyi gelen besinlerden bahseden Dyt. Aksoy, şu bilgileri paylaştı: "Özellikle antioksidan zengini meyveler (yaban mersini, nar, kivi) serbest radikallerin cilde verdiği zararı önleyerek yaşlanma belirtilerini geciktirir. C vitamini açısından zengin besinler (portakal, kırmızı biber, brokoli) ise sadece bağışıklığı desteklemekle kalmaz aynı zamanda ciltte kolajen üretimini artırarak sıkılığını ve esnekliğini korumasına yardımcı olur. Kolajen, cildin temel yapı taşıdır ve yaş aldıkça üretimi azalır, bu yüzden hem kolajen destekli gıdalar (kemik suyu, balık, yumurta) hem de vücudun kendi kolajenini üretmesini destekleyen besinler (yeşil yapraklı sebzeler, sarımsak, chia ve keten tohumu) büyük önem taşır. Sağlıklı yağ kaynakları (avokado, zeytinyağı, somon gibi) cildi içeriden nemlendirirken, ceviz ve badem gibi E vitamini deposu kuru yemişler cilt bariyerini güçlendirir. Tabi her fırsatta tekrarlanması gereken bir nokta bol su tüketimidir. Cildin doğal nem dengesini korur ve parlak bir görünüm sağlar. Özetle, cildimiz aslında bir aynadır; biz ona doğru besinleri sundukça, o da ışıldayarak karşılık verir."
"Cilt bakım ürünleri, cildin değişen ihtiyaçlarına uygun içerikte olmalı"
/

Cilt sağlığını olumsuz etkileyen besinlere de değinen Dyt. Aksoy, "Özellikle işlenmiş şeker ve rafine karbonhidratlar (beyaz ekmek, kekler, şekerlemeler) kan şekerinde ani dalgalanmalara yol açarak, vücutta iltihaplanmayı tetikler. Bu da akne oluşumunu artırabilir, ciltte mat ve yorgun bir görünüm oluşturabilir. Aşırı süt ve süt ürünleri tüketimi bazı kişilerde hormonal dalgalanmalara neden olup sivilceyi tetikleyebilir. Doymuş yağlardan ve trans yağlardan (fast food, kızartmalar, paketli atıştırmalıklar) zengin bir beslenme şekli ise cildin elastikiyetini azaltıp erken kırışıklıklara zemin hazırlayabilir. Ayrıca aşırı tuzlu gıdalar da (cips, turşu, işlenmiş et ürünleri) vücutta su tutulumuna yol açarak ciltte şişkinlik ve göz altı torbalarına neden olabilir. Bir de tabi ki alkol var; alkol tüketimi cildi susuz bırakır, doğal parlaklığını soldurur ve zamanla cilt tonunu bozabilir. Özetle, cildin canlı ve sağlıklı kalmasını istiyorsak, sadece sürdüklerimize değil, tabağımıza koyduklarımıza da dikkat etmek gerekir" ifadelerini kullandı.