YKS Öncesi Beslenme Önerileri: Mutlaka Evde Hazırlanmış, Güvenilir ve Sade Yiyecekler Tüketin
Milyonlarca öğrencinin YKS'ye hazırlanırken, artan stres ve hatalı alışkanlıklarının performanslarını etkileyebileceğini söyleyen Diyetisyen Fatma Betül Çelebi ve Klinik Psikolog Sermin Bozbağ, sınav öncesi dikkat edilmesi gerekenleri açıkladı. Dışarıdan alınan tavuk, soslu ya da mayonezli gıdaların zehirlenmelere yol açabileceğini söyleyen Diyetisyen Çelebi, “Bu tür gıdalar mide ve bağırsak sorunlarına sebep olabilir. Böyle bir durum tüm sınav performansını olumsuz etkileyebilir. Bu yüzden mutlaka evde hazırlanmış, güvenilir ve sade yiyecekler tüketilmelidir” dedi


Diyetisyen Fatma Betül Çelebi, sınavdan bir gün önce beslenmenin ve sınav sabahı yapılacak kahvaltının büyük önem taşıdığını belirtti. Özellikle dışarıdan alınan tavuk, soslu ya da mayonezli gıdaların zehirlenmelere yol açabileceğini söyleyen Çelebi, “Bu tür gıdalar mide ve bağırsak sorunlarına sebep olabilir. Böyle bir durum tüm sınav performansını olumsuz etkileyebilir. Bu yüzden mutlaka evde hazırlanmış, güvenilir ve sade yiyecekler tüketilmelidir” dedi.

Sınavdan önceki günün öğleden sonrasında kafein içeren içeceklerden uzak durulması gerektiğini vurgulayan Çelebi, “Kahve ve çay gibi içecekler uyku düzenini bozabilir. Oysa sınav sabahı dinç ve zinde uyanmak, performansın temelini oluşturur. Sınav günü kahvaltının mutlaka yapılması gerekir. Kahvaltının içeriğinde ise öğrencinin alışkın olmadığı gıdalara yer verilmemesi gerekmektedir. Peynir, yumurta gibi protein kaynakları ile zeytin ve ceviz gibi sağlıklı yağlar ideal bir tercihtir. Ancak sucuk, salam, pastırma gibi tuzlu ürünler sınav esnasında aşırı susuzluğa yol açabilir. Yine kayısı, kuru erik gibi lifli gıdalar da o sabah için sindirim sorunlarına neden olabilir” diye konuştu.

Sınavdan hemen önce enerji vermesi amacıyla şekerli gıdalara yönelmenin ise ciddi bir hata olabileceğini belirten Çelebi, “Şekerli yiyecekler kan şekerini hızla yükseltip ardından ani bir düşüşe neden olur. Bu da dikkat dağınıklığına sebep olabilir. Gerekirse küçük bir tam buğdaylı sandviç ya da birkaç kraker daha güvenli bir tercihtir” ifadelerini kullandı.

Klinik Psikolog Sermin Bozbağ ise sınav öncesi kaygının öğrencilerde olduğu kadar ailelerde de yoğun yaşandığını belirtti. Kaygının yok edilmesi değil, doğru şekilde yönetilmesi gerektiğini söyleyen Bozbağ, “Hafif düzeydeki kaygı dikkat ve konsantrasyonu artırabilir. Ancak kaygı çok yükseldiğinde, kişi soruya değil, bedenindeki çarpıntı, terleme gibi belirtilere odaklanmaya başlar” diye konuştu.

Öğrencilerin bu dönemde içsel telkinlerini olumlu cümlelerle yönlendirmesinin önemine değinen Bozbağ, “Bu sınav benim her şeyimi belirlemiyor, sınav sonucumun bir değerlendirmesidir. Ben elimden geleni yapabilirim’ gibi düşünceler geliştirmek, motivasyonu güçlendiriyor. Sınav esnasında dikkat dağılırsa, 10-15 saniyelik mini nefes egzersizlerinin zihinsel toparlanmayı kolaylaştıracaktır. Ayrıca sınavdan önceki gece kaliteli bir uykunun zihinsel performans üzerinde doğrudan etkisi var. Uyku hijyenine dikkat edilmesi, dijital ekranlardan uzak kalınması ve sınav sabahına yorgun başlanmaması gerekiyor” dedi.
AİLELERE: MOTİVE EDİN, KIYASLAMAYIN
Kaygının sadece öğrencilere değil, ailelere de sirayet ettiğini vurgulayan Bozbağ, ebeveynlerin bu dönemde daha destekleyici ve şefkatli bir tutum sergilemeleri gerektiğini dile getirdi. Bozbağ, “Çocuklarını başka öğrencilerle kıyaslamak, eleştirmek ya da yüksek beklentilerle üzerlerinde baskı oluşturmak kaygıyı artırır. Bunun yerine onları anladığınızı hissettirmek, birlikte vakit geçirmek çok daha işlevseldir. Anne ve babaların kendi kaygı düzeylerini de fark etmeleri gerekir. Eğer ebeveynin kaygı düzeyi yüksekse, bu çocuk tarafından hissedilir. Ebeveynler kendi stresleriyle baş edebilirse çocuklarına da daha iyi destek olabilirler. Bu nedenle gerekirse yetişkinlerin de basit nefes egzersizleriyle kendilerini rahatlatmaları yararlı olacaktır” ifadelerini kullandı.