Dünya genelinde her 4 kişiden birinin obeziteyle karşı karşıya olduğunu biliyor musunuz? Obezite, çağımızın görülme sıklığı hızla artış gösteren kronik ve kompleks bir hastalığı. Herkesin obezite ile mücadelede yolculuğu birbirinden farklı. Fakat genel anlamda yeterli ve dengeli beslenmeyle fiziksel aktivite ikilisinin bu yolculuktaki önemi göz ardı edilemez. Obezite cerrahisi de obezite tedavisinde başvurulan yöntemlerden biri. Ülkemizde de bu alanda çok kıymetli hekimlerimiz bulunuyor.Yaşam şekli değişikliği, kalıcı obezite tedavisinin önemli bir parçasını oluştuyor. Genetik özellikler, beslenme alışkanlıkları ve çevresel etkileri bir arada düşünmeden hızlı ve mucizevi sonuçlar beklemenin ne kadar yanlış olduğunu geçen hafta basına yansıyan haberlerden maalesef bir kez daha gördük. Obezite tedavisinin aşamalarını ve mide botoksuna dair merak edilenleri İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Halit Eren Taşkın’dan dinledim.
Geçtiğimiz günlerde mide botoksu ile ilgili zehirlenme vakalarına rastladık. Eldeki bilimsel sonuçlar, mide botoksu uygulamasının obezite tedavisinde etkisi hakkında neler söylüyor?
Öncelikle etkilenen hastalara şifa diliyoruz. Botilinum toksini genel cerrahi alanında uzun yıllardır, makat çatlağı ve akalazya tedavisinde kullanılmaktadır. Son 5 yıldır obezite tedavisinde mide kas tabakasına endoskopik olarak uygulandığı takdirde mide hareketlerini azaltarak tokluk hissi sağlayacağı iddia edilmektedir. Literatürde bu konuyla ilgili faklı bakış açıları ve yapılan metanalizlerde çelişkili sonuçlar yer almaktadır. Ben kendi pratiğimde sınırlı hasta grubunda bu tedaviyi uygulamaktayım. Literatür bilgilerinde güvenli ve komplikasyon oranı düşük bir yöntem olduğu belirtilmiştir. Bu konuda özellikle teknik ve kullanılan botilinum toksin dozu ve cinsi, yasal ürün olup olmadığı güvenlik açısından önemlidir. Özellikle botilinum toksin dozunun 500 üniteyi geçmemesi ve mideye iyi dilue edilerek dengeli şekilde yapılması ve midenin diyafram kası ve kalp komşuluğu bölgelerinden uzak durmak gerekmektedir. Bu işlem sonuçta girişimsel bir işlemdir ve hastalarımız komplikasyonlar konusunda önceden bilgilendirilmelidir.
Uygulama aşamasında nelere dikkat edilmeli?
Özellikle ürüne alerjisi oluşmuş ve nörolojik hastalık öyküsü olan hastalarda uygulanmamalıdır. Özellikle mide botoksu uygulaması sonrası ilk hafta sıvı sonrasında sulu yumuşak ögeler içeren ve bir diyetisyen gözetiminde uygulanacak diyet programı tedavi başarısını artırmaktadır. Ben doğru ve ehil ellerde ve ciddi merkezlerde, cerrah-diyetisyen takibinde uygulandığında kilo vermeye yardımcı bir yöntem olabileceği düşüncesindeyim.