Mesane, böbreklerden süzülen idrarı depolayan ve vücut dışına atılmasını sağlayan organımızdır. Mesanenin iç yüzeyi hücre tabakasıyla örtülüdür. Mesane kanserlerinin yaklaşık olarak yüzde 90’ı, bu hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla ortaya çıkar. Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Sofikerim, mesane tümörleri tanı ve tedavisini sizler için anlattı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Çoğunluklar 65 yaş üzerindeki kişilerde; idrarda ağrısız kanama ile kendini belli eden mesane kanserinin bilinen en önemli risk faktörü sigaradır. Erkekler, mesane kanseri gelişme olasılığı kadınlara oranla yaklaşık dört kat daha fazladır, ancak mesane kanseri olan kadınlar da erkeklerle aynı semptomlara sahiptir.

50 yaş ve üstü erkeklerde mesane kanseri riski daha yüksektir. Mesane kanserinin oluşumundaki bilinen en büyük risk faktörüdür. Sigara içenlerin içmeyenlere kıyasla 2-6 kat daha fazla mesane kanseri riski altında olduğu yapılan çalışmalarla ortaya konmuştur. Kimi meslek gruplarında kullanılan ya da maruz kalınan organik kimyasal ve boyalar gibi maddelerin mesane kanseri riskini arttırabileceği görülmüştür. Kronik mesane iltihabı olan kişiler ile omurilik rahatsızlıkları gibi nedenlerle sürekli idrar sondası takmak zorunda bulunan hastalarda mesane kanseri görülme sıklığı artmaktadır.

Belirtileri nelerdir?

Mesane kanseri en sık, idrarda ağrısız kanama ile kendini gösterir. Ancak bu kanama gözle görülmeyecek kadar küçük yani mikroskopik düzeyde olmaktadır. Bazen başka nedenlerle yapılan idrar tahlilinde de saptanması mümkündür.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Daha nadir olarak idrar yaparken yanma gibi tanı konulamayan yakınmalar da mesane kanserine bağlı olabilir. Ancak, kanama ve idrar yaparken yanma gibi şikayetler her zaman mesane kanseri belirtisi olmayabilir; enfeksiyon ya da adet gibi nedenlerle de ortaya çıkabilecek bu şikayetlerde tanı konulabilmesi için sağlık kuruluşlarına başvurabilirsiniz.

Mesane kanserinin diğer semptomları ise idrar yaparken yanma, ağrı; yavaş, zayıf ya da kesintili akış da dahil olmak üzere idrara çıkma zorluğu; idrar miktarında azalma, sık idrara çıkma, kilo kaybı ya da zayıflık, mesane ya da bağırsak kontrolü kaybı; ileri vakalarda kalçalarda, sırtta, kaburgalarda ya da üst baldırlarda ağrı ya da sertliktir.

Nasıl teşhis edilir?

Mesane kanseri teşhisinde, hekiminizin alacağı tıbbi öykü ve yapacağı fizik muayenenin ardından, en sık kullanılan tanı yöntemi sistoskopidir. İdrar yolundan ince ışıklı bir aletle girilerek mesanenin içinin görüldüğü sistoskopide, gerekiyorsa şüpheli dokulardan parça alma olanağı da bulunmaktadır.

Ayrıca, görüntüleme testleri de olası kanser belirtilerini ve çevre dokuları değerlendirmek için böbrekleri, üreteri ve karnın geri kalanının incelenmesinde kullanılan yöntemlerdir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Kanserin mesane ile sınırlı kalmasını sağlamak için anestezi altında yapılan bir pelvik muayene ile mesaneye bir sistoskop yerleştirilir ve tüm üretra ile mesane değerlendirilir.

Nasıl tedavi edilir?

Yapılan testlerin sonucuna bağlı olarak hastalığın derecesi ve evresi belirlenir. Tedavi şekline belirlenen evre ve dereceye göre karar verilir. Mesanenin kas dokusuna kadar ilerlemediği saptanan ve düşük dereceli hastalıkta sistoskopi eşliğinde yapılan TUR operasyonuyla kanserli doku çıkartılabilir. Kimi zaman, uygun durumlarda, bu işlem tanısal amaçlı yapılan sistoskopi esnasında bile gerçekleştirilebilir.
Hastaların düzenli kontrol ve takibi sayesinde, kanserin tekrarlaması durumunda hızla müdahale şansı olur. Kas dokusuna ilerlemiş fakat lenf bezi ve organlara yayılmamış olan kanserlerde tedavi, radikal sistektomi işlemiyle gerçekleştirilir. Bu tedavide mesane, prostat ve etraftaki lenf bezleri alınır.

Hastanın idrarını depolaması için yeni bir mesane ya da doğrudan cilde yerleştirilen bir torbaya iletmek için bağırsaklar kullanılarak bir kese yapılır. Bazı hastaların tedavisi cerrahi, radyoterapi ya da kemoterapi ile birlikte uygulanabilir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Başka organlara ya da lenf bezlerine yayılmış (metastatik) hastalıkta ise tedavi olarak tüm vücuda yönelik (sistemik) kemoterapi tercih edilebilir.