SON DAKİKA
Şifa kaynağı dört besin! Buğra Adil Buyrukçu yazdı...
Her zaman söylediğim gibi sağlıklı yaşamın sırrını uzaklarda aramaya gerek yok. Çünkü doğada bizlere şifa dağıtan o kadar çok besin var ki. Yapmamız gereken şeyler, bunların ne olduklarını bilmek, sofralarımızdan eksik etmemek ve paketlenmiş hazır gıdalar gibi toksik maddelerle dolu yiyecekler yerine doğal besinler tüketmek. Bugün ben de sizlere her yerde kolaylıkla bulabileceğiniz dört şifa kaynağı besinin marifetlerini hatırlatmak istedim.
Unutmayın sağlıklı beslenmek, hiç de öyle sanıldığı kadar zor değil, yeter ki neleri tüketmeniz gerektiğini öğrenin.
Çikolatayı kim sevmez ki... Yalnızca lezzetli bir kaçamak değil, aynı zamanda sağlıklı da bir gıda. Ancak doğru şekilde tüketildiğinde. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki çikolatanın koyusu makul. Yani listenize bitter çikolatayı ekleyebilirsiniz.
Çünkü;
-Bitter çikolata tüketmenin kimyasal ve duygusal etkisi vardır. Çünkü duygu-durum düzenleyici triptofan/serotonin açısından zengindir. Araştırmalar da çikolatanın psikoaktif bir gıda olduğunu desteklemektedir.
-Çikolata, serbest radikallerle savaşır.
-Kakao çekirdekleri, kahve ve çayda bulunan kafein ve teofilinine moleküler benzerlik gösteren teobrominin en zengin kaynaklarındandır.
-Yapılan bilimsel çalışmalar, çikolatanın ana maddesi olan kakaonun kan basıncı ve kötü kolesterolü düşürerek, kalbe destek olduğunu göstermektedir. -Kakao yağı, yüksek oranda antioksidandır.
-Kakao, demir, magnezyum, potasyum, fosfor, çinko, polifenoller ve flavonoidler içerdiği için oldukça sağlıklıdır.
-Zengin magnezyum içeriği nedeniyle toplumda adet öncesi gerginlik sendromu olarak bilinen PMS (Premenstrüel Sendrom) tedavisinde de kullanılır.
-Çikolata, ayrıca anksiyeteyi azalttığı bilinen bir amino asit olan GABA içermektedir.
Bu lezzetli besinden fayda sağlayabilmek için sütlü veya beyaz değil, bitter çikolata tercih etmelisiniz. Ayrıca ilave şeker içermeyen, yüzde 70 ya da daha fazla kakao oranı olan ve kakao yağından yapılmış bitter çikolataları almaya özen gösterin.
Sağlık üzerinde olumlu etkileri olan kahve, sağlıklı bireyler için düzenli olarak tüketilmesi gereken değerli bir besindir.
-Deneysel çalışmalar, düzenli kahve tüketiminin psikoaktif yanıtlar üzerinde olumlu etkilere neden olduğunu göstermektedir.
-Kahvede bol miktarda bulunan kafein, uyanıklığı artırır, düşünce oluşumunu kolaylaştırır ve yorgunluğu azaltır. Enerji düzeyini yükseltir.
-Metabolizma hızını önemli ölçüde arttırarak, yağ yakımını hızlandırmaya yardımcı olur.
-Düzenli kahve tüketenlerde Alzheimer hastalığının görülme olasılığının yüzde 65’e kadar azaltılabileceğini, Parkinson hastalığının ise görülme olasılığının yüzde 30-60 civarında azaltılabileceğini gösteren bilimsel araştırmalar mevcuttur.
-Antioksidan içeriği sayesinde kansere ve kardiyovasküler hastalıklara karşı koruma sağlar.
-Serotonin salgılanmasını artırır.
-Yetişkinler için 300 mg/gün veya daha az dozda kafein alımı güvenlidir.
Antioksidan yüklü bir besin olan keten tohumu, vücudun hastalıklardan korunmasında oldukça etkilidir ve bitkiler aleminde en zengin omega-3 yağ asidi kaynaklarıdır.
-Keten tohumu, sağlıklı yağ, lif ve antioksidan sağlayan bir besindir.
-İki çorba kaşığı keten tohumunda yaklaşık olarak 6 gram lif, 4-5 gram bitkisel proteinin yanı sıra B grubu vitaminler, magnezyum, manganez, fosfor, bakır ve tiamin bulunur.
-Magnezyum içeriğiyle uyku ve ruh halini iyileşmesine katkı sağlar.
-Manganez ise kolajen üretimini destekleyerek, cilt ve kemik sağlığı üzerinde olumlu etki yaratır.
-Strese karşı koruma sağlar.
-Kalp sağlığını destekler.
-Bağırsaklarda hareket sıklığını artırarak, sindirim sistemini desteklemede etkili rol oynar.
-İçeriğinde bulunan omega-3 yağ asitleri, kanser hücrelerinin çoğalmasını önlemenin yanı sıra büyümesini de yavaşlatmaya yardımcı olur.
-Keten tohumunun kolay sindirilmesi ve besinin doğrudan bağırsaktan bütün olarak geçmemesi için öğütülerek tüketilmesi gerekmektedir.