Sosyal medyada karşılaştırma yapmak depresyona neden oluyor
Sosyal medya bağımlılığının bilişsel, duygusal ve davranışsal olarak kendini gösterdiğinden bahseden Özyurt, bunun özellikle gençlerde yaygın olarak görülen ‘Facebook Depresyonu’ ismiyle ortaya çıkan sosyal medya kaynaklı depresyona yol açtığına dikkat çekti. Özyurt, “Sosyal medya platformlarında çok uzun süre zaman geçiren ergenlerde görülen depresyona bu isim veriliyor. Almanya’da yapılan çalışmalarda, Facebook kullanıcılarının üçte birinin siteyi ziyaret ettikten sonra kendilerini daha kötü hissettikleri sonucuna ulaşılmış. En yaygın sosyal medya kaynaklı depresyonun nedeni, kişinin kendisini sosyal medyada arkadaşları ile karşılaştırmasıdır. Tatile gidenlerin ya da ilişki biçimi değişenlerin fotoğraflarını gördüklerinde kıskanıyor ve kendilerini kötü hissediyorlar. İkinci en önemli neden ise dikkat çekememektir. Gençler arkadaşlarından daha az yorum ve beğeni aldıklarında, genel geri bildirimleri yeterli görmediklerinde depresyon durumu ortaya çıkabilir. Bunun yanında sosyal medya bağımlılığı gençlerde anksiyete, depresyon, yalnızlık hissi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, uyku problemleri, ikili ilişkilerde sorunlar, notların düşmesi ve derslere odaklanamama, obsesif kompulsif bozukluğa neden olabiliyor” diye konuştu.
Siber zorbalık, günlük yaşamdaki zorbalıktan daha yıkıcı
Dr. Berrin Özyurt, sosyal medyadaki en büyük risklerden biri olan siber zorbalığı anlatarak “Siber zorbalık ergenlerde, depresyon, anksiyete, yoğun bir yalnızlık ve intihar gibi ciddi psikososyal sonuçlara neden oluyor. Cinsel içerikli mesajlar, fotoğraflar ya da görüntüleri cep telefonu, bilgisayar veya diğer dijital araçlar yoluyla göndermek, almak ya da aktarma söz konusu olabilir. Kişiler, şiddete veya başka sapkın davranışlara maruz bırakan bazı internet sitelerine tesadüfen de olsa girebilir veya merak ve keşif duygusunu doyurmak için bu tarz siteleri arayıp bulabilir. Gençler sohbet ortamlarında suiistimal edici kişiler veya gruplar ile kontrolü dışında karşılaşabilirler ve taciz edilebilirler. Gençler kendileri ile ilgili bilgileri gönderme konusunda pek temkinli davranmayabiliyor. Fotoğraf göndermek veya özel bir bilgiyi kamuya açık profillerinde paylaşmak gibi kişisel verilerinin güvenliğini sağlayamadıkları davranışlarda bulunabiliyorlar. Siber zorbalık, günlük yaşamdaki zorbalıktan daha fazla depresyona ve kaygıya sebep olmaktadır. Cep telefonları, karşılıklı mesajlaşma ve sosyal ağ web sayfaları takip etmek, tehdit etmek ve partnere zarar vermek amacıyla da kullanılmaktadır. Gençlerin üçte biri bir saatte 30 mesaj atarak partnerlerinin nerede oldukları, ne yaptıkları ve kimle olduklarını takip ettiklerini ifade etmiştir. Flört şiddeti olarak ifade edilen bu durum gittikçe önemli bir sorun halini almaktadır” dedi.