hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Tüp bebek uzmanı Prof. Dr. Oya Gökmen: '100 kişiden ancak 30-35'i eve çocukla dönebiliyor'

    Tüp bebek uzmanı Prof. Dr. Oya Gökmen: 100 kişiden ancak 30-35i eve çocukla dönebiliyor
    expand
    KAYNAKCnnturk.com

    Türkiye'nin önde gelen tüp bebek uzmanlarından Prof. Dr. Oya Gökmen, tüp bebekte dünya genelinde eve bebek götürme başarı oranının yüzde 30-35 civarlarında olduğuna dikkat çekerek, "Yani gelen 100 kişiden ancak 30-35'i eve çocukla dönebiliyor. Buna karşın Türkiye'de kimi tüp bebek merkezlerinde bu başarının yüzde 90'larda olduğunun iddia edildiğini görüyoruz. Bu şekilde merkezlerine hasta çekmek isteklerini gerçekleştiriyorlar. Bu tip yerlere kanmayın" diye konuştu. Prof. Dr. Gökmen, ayrıca son 20 senede erkeklerde sperm oranının yüzde 25 düştüğünü söyledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Çocuk sahibi olmak evli çiftlerin büyük çoğunluğunun en büyük dileği. Tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmak kimi sağlık sorunları nedeniyle evladı olmayanların günümüzde de en büyük umudu ve yardımcısı olmayı sürdürüyor. Prof. Dr. Oya Gökmen, tüp bebek alanında Türkiye'de ilk akla gelen uzmanların başında geliyor. Türkiye'nin ilk tüp bebek uzmanlarından olan Gökmen halen Medistate Kavacık Hastanesi Kadın Doğum ve Üreme Sağlığı / Tüp Bebek Merkezi'nin başında görevine devam ediyor ve hastaların umudu olmayı sürdürüyor. Uzun yılların tecrübesi Prof. Dr. Oya Gökmen, çocuk sahibi olmak isteyenlere önemli uyarılarda bulundu.

    4 yıl sonra gelen ikiz heyecanı

    'Hamile kalmayı kolaştırıyor denilen bitkilerin faydası yok'

    Prof. Dr. Gökmen, son dönemlerde kimi bitki ve yiyeceklerin hamile kalmayı kolaylaştırdığı yönündeki iddialara dikkat çekerek, "Bir takım bitkilerle ilgili onun suyunu için bunun kabuğunu yiyin gibi tavsiyelerde bulunarak vatandaşların bilimsel tedaviye geçmesi için gereken zamanı uzatmış oluyorlar, lüzumsuz tariflerde bulunuyorlar. Kendilerini bu konuda fitoterapi uzmanı şeklinde lanse eden kişilerin internette blogları var. Çeşitli bitkiler, macunlar satılıyor. Bu ürünlerin zararı var mı bilmiyorum ama hamilelik konusunda faydalı olmadığını biliyorum. sonuçta hastanın doktora geç gelmesine ve zaman kaybına yol açıyor.. Sonuç ise hayal kırıklığı oluyor hasta bilimsel tedaviyle belki çözebileceği sorunu için çok zaman kaybediyor" dedi. Tüp bebek merkezlerinde tedaviler sırasında zaten doğru beslenme konusunda uzmanlar ilave bilgiyi bilimsel açıdan doğrular hastalarla devamlı paylaşmaktadırlar" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dondurduğu spermlerle 6 yıl sonra baba oldu

    'Son 20 senede erkeklerde sperm oranı yüzde 25 düştü'

    Son yıllarda erkeklerin sperm sayısında azalma ve bozulma olduğunu belirten Gökmen, "Kadınlarda da çok genç yaşta erken yumurta kaybı var. Eskiden çok nadirdi. Araştırmalara göre son 20 senede erkeklerde ise sperm oranı yüzde 25 düştü veya bozuldu. Bunun nedenlerinin kesinleşmemekle birlikte beslenme şeklinin değişmesine veya soluduğumuz havaya karışan çeşitli maddeler, iş hayatının streslerinden kaynaklanabileceğini düşünülmekte.İşte bu neden ile tüp bebek tedavisine başlayacak hastalarda kesinlikle bu gibi az yumurta ve sperm olgusunda mutlaka öncelikli bir arındırma ve güçlendirme tedavisinden geçilmesi faydalı olmaktadır" şeklinde konuştu.

    Gökmen'den tüp bebek isteyenlere tavsiyeler:

    'Uzman kadronun kim olduğunu ve deneyimlerini öğrenin'

    Türkiye'de tüp bebek konusunda hastaların geçmiş yıllara oranla oldukça bilinçlendiğini söyleyen ve dünyadaki bu alandaki yeniliklerin aynı zamanda Türkiye'ye de geldiğini belirten Gökmen, "Tüp bebek yoluyla çocuk sahibi olmak isteyenlerin en çok dikkat etmesi gereken husus başvurdukları merkezlerdeki uzman kadronun kim olduğunu ve mesleki deneyimlerini bilmek olmalı. Tüp bebek deneyim işidir. Dünyada hiçbir tüp bebek merkezinde yüzde 90 gebelik başarısı yoktur. ABD'de yok Avrupa da da yok. İlk Tüp bebeğin doğduğu İngiltere'nin en ünlü tüp bebek merkezlerinde bile eve bebek götürme oranı başarı oranı yüzde 30-32" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    'Yüzde 90 oranında başarımız var diyen merkezlere gidenler hayal kırıklığına uğruyor'

    "Buna karşın Türkiye'deki bazı merkezler gelen hastalara yüzde 90 oranında tutturuyoruz gibi söylemlerde bulunarak bu şekilde algı yansıtan merkezler var. Özellikle çok yoğun işlem hacmi olan merkezlerde hasta ve doktor diyalogunun çok az olduğu bir gerçek. Halbuki hastalar tüp bebek tedavisi sırasında son derece gergin olmakta ve mutlaka diyalog içinde olmayı arzu etmektedirler. Her şeyden önce hastaya doğru bilgi verilmelidir. Biz hep şunu deriz. Buraya gelen her 100 kişiden ancak 50'si gebe kalacak. Sadece hamile kalması yetmez eve çocukla gidebilirse başarıdır. Hamile kalan bu 50 kadından ancak 30-38 civarı evine çocukla gidiyor. Sonuçta biz yüzde 90 oranında gebelik başarımız var diyenlere gidip oralarda hayal kırıklığına uğrayıp tekrar başka merkezlere başvuruyorlar tabi ki bize de geliyorlar."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    'Yumurtalarım ve spermlerim karışır mı diye boşuna kaygılanmayın'

    Türkiye'de halkın tüp bebek konusunda geçmişe göre çok bilinçlendiğini belirten Gökmen buna karşın halen tüp bebek düşünen kimi insanların en büyük kaygısının "Acaba benim yumurtam veya spermim karışır mı?" korkusu olduğunu söyleyerek, "Vatandaşlarımız rahat olsunlar. Ülkemizde sağlık bakanlığı tüp bebek merkezleri denetleme sistemi içinde tüm merkezlerin çok titiz çok etik ve çok doğru çalışma mecburiyetleri ,yönetmelikler ile korunmaktadır. Yani ülkemiz bu konuda çok titiz Tüp bebek merkezlerinde kişilere ait hücreler büyük bir özen ile alınmakta saklanmakta ve takip edilmektedir.. İşte bu neden ile böyle gerçek dışı bir kaygıyla tedaviden geri durulmamalıdır" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    '35 yaşındaki hastayı senin çocuğun olur diye 40'a kadar bekleten meslekdaşlarımız var'

    Günümüzde insanların kariyer odaklı olarak geç evlendiğini ve bunun sonucunda daha ileri yaşlarda çocuk sahibi olma gerçeğini dikkat çeken Gökmen,"35 yaşındaysanız ve yeni evlendiyseniz hemen doktora gitmek için zaman kaybetmeyin. Çünkü yumurtalıklarda ki kayıp 35 yaşından sonra hızla başlamakta …Ancak Maalesef şöyle bir durumda var. Bazı meslektaşlarımız şunu yapayım bunu yapayım derken hastanın yumurtaları yaşlanıyor ve azalıyor ve 35'indeki hastayı senin çocuğun olur zaman verelim diyerek 40 kadar bekleten meslektaşlarımız mevcut. Bilimsel gerçek 35'inden sonra herkesin üreme kapasitesi her yıl yüzde 10 düşüyor. Dünyanın ülkemizin ve Bizim tüp bebek başarımız 40'ından sonra tekli rakamlara %7'lere % 8'lere düşmektedir. İşte bu neden ile 35'inden sonra evlenip çocuk sahibi olmak isteyenler tüp bebekte tereddüt edip zaman kaybetmemelidir" şeklinde konuştu.

    'Tüp bebekte devrim ötesi gibi gelişme kapıda'

    Tüp bebek alanındaki son araştırmalara da değinen Gökmen, deneylerde son aşamaya gelen önemli bir yeniliği de şöyle anlattı: "Tüp bebek çok yeni yerlere gidecek. Şu an yumurtası ve spermi olmayan kişiler var. Şu anda Laboratuvar ortamında kişilerin derisinden yumurta ve sperm üretimiyle ilgili bütün deneysel çalışmalar bitti. Hayvan deneylerinde sperm ve yumurta üretimi deneyleri başarıyla sonlandı. Bu olağanüstü yenilik tam olarak insanlarda ne zaman uygulanır ve yaşama ne zaman geçer bilmiyorum ama olacak ve başladığında ise devrim ötesi bir gelişme yaşanacak."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow