Yüksek tansiyon hastalarının yaptığı 10 önemli yanlış!

Tansiyon normal değerlere ulaşınca ilacı bırakabilir miyiz? Tansiyonumuz çıktığında limonlu su içmek, hemen soğuk duş almak doğru bir davranış mı? Uzun yıllar hiçbir belirti vermediği için ‘sinsi hastalık’ olarak nitelendirilen hipertansiyon; kalp krizi, kalp yetmezliği, felç, böbrek yetmezliği ve periferik damar hastalığı için majör risk faktörünü oluşturuyor. Ancak yüksek tansiyon hastalığı tanısı almış hastaların hastalığın belirti vermediği dönemlerde ilaç almayı bırakması, tansiyonunun çıktığını hissettiğinde ölçmemesi, ilaç kullandığı için egzersiz ve diyeti önemsememesi veya doktor kontrolü olmaksızın ilaçlarını değiştirmesi yapılan en büyük yanlışlar arasında yer alıyor. İşte yüksek tansiyon hakkında doğru bilinen 10 yanlış!
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bekir Sıtkı Cebeci, hipertansiyonu Posta.com.tr okuyucuları için şöyle açıklıyor: "Hipertansiyon, damarlarımızdaki kan basıncının istirahatte, fiziksel ve psikolojik stresin olmadığı koşullarda 130/80 mmHg değerinin üzerinde olması olarak tanımlıyor. Prof. Dr. Cebeci'nin verdiği bilgilere göre Türk Hipertansiyon Prevalans çalışmasında; 18 yaş üstü kişilerin yüzde 31’inde ‘hipertansiyon’ tespit edilmiş. Yani, ülkemizde her 3 kişiden biri, hipertansiyon hastası!
Tansiyon hastası olmasanız bile yılda birkaç defa tansiyonunuzu ölçtürün
Hiçbir yakınması olmasa bile herkesin 18 yaşından itibaren iki yılda bir, 40 yaşından sonra veya 18-40 yaş arasında olup hipertansiyon yönünden yüksek risk taşıyor ise yılda birkaç kez tansiyonunu ölçtürmesi gerekiyor. Ayrıca hipertansiyon tanısı konulmuşsa hekime danışmadan ‘kan basıncım ideal değerlere düştü’ diyerek ilaçlarını asla bırakmamaları gerekiyor.
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Cebeci, “Bazı özel durumlar dışında, hipertansiyon tedavisi hayat boyu devam ediyor. Tansiyonunuz normal değerlere ulaştıktan sonra tedaviyi bırakmanız kan basıncının tekrar yükselmesine yol açacaktır. Bu yüzden tedavinizle ilgili her konuyu mutlaka doktorunuza danışın” diyor.
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bekir Sıtkı Cebeci toplumda hipertansiyon hakkında doğru sanılan 10 hatalı bilgiyi ve doğrularını anlattı.
YANLIŞ! "Yüksek tansiyonum var ama şikayetim yok, gereksiz ilaç almayayım"
Doğrusu: ”Herhangi bir şikayet oluşturmadığı için hekimin önerdiği ilaçları kullanmamak, sağlık açısından yapılabilecek en büyük yanlışlardan biridir” uyarısında bulunan Prof. Dr. Bekir Sıtkı Cebeci, şöyle devam ediyor:
“Hiçbir yakınmanız olmasa bile yüksek kan basıncı; damarlarınıza, kalp, böbrek ve beyin gibi organlarınıza zarar veriyor. Hastalığın sessiz dönemi sonlanıp yakınmalar başladıktan sonra oluşan hasarları düzeltmek ise mümkün olmayabiliyor. Bu nedenle şikayet oluşturup oluşturmamasına bakılmaksızın hipertansiyon mutlaka tedavi edilmelidir”
YANLIŞ! "Tansiyon ilacımı uzun zamandır kullanıyorum, alışkanlık yapmıştır, değiştirmeliyim"
Doğrusu: Hipertansiyon tedavisinde önemli olan, kullandığınız ilacın tansiyonunuzu kontrol etmesi ve herhangi bir yan etki oluşturmamasıdır.
Kan basıncınızı kontrol altına alıyorsa ve yan etkisi yoksa, uzun süredir kullanıyor olmanız ilacı değiştirmeniz için bir gerekçe oluşturmaz.
İlaca bağlı yan etki veya o ilacı kullanmanızı engelleyen başka bir hastalığın oluşması durumunda doktorunuz gerekli değişikliği yapacaktır.
YANLIŞ! "Tansiyonumun çıktığını anlıyorum, ölçmeme gerek yok"
Doğrusu:
Kan basıncı yükseldiğinde hastalarda genellikle şu belirtiler oluşuyor:
Baş-ense ağrısı
Başta dolgunluk ve basınç hissi
Kulaklarda basınç
Yüzde kızarma
Ancak bir grup hastada yüksek kan basıncı değerlerine rağmen hiçbir şikayet oluşmadığını belirtten Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bekir Sıtkı Cebeci, "Yakınmaların oluştuğu kan basıncı değeri de kişiden kişiye farklılık gösterebiliyor. Bu nedenlerden dolayı hipertansiyon hastaları mutlaka kan basıncı ölçümü ile tedavilerini takip etmeliler” diyor.
Dolayısıyla kan basıncı normal seviyeye ulaşıncaya dek daha sık, örneğin günde 2-3 kez, normalleştikten sonra da birkaç günde bir tansiyonu ölçmek gerekiyor. Bunun yanı sıra herhangi bir sorun hissetmeniz durumunda da kan basıncınızı kontrol etmeyi ihmal etmeyin.
YANLIŞ! "Tansiyon sorunum kalmadı, artık ilacı bırakabilirim"
Doğrusu: Hipertansiyon tedavisi bazı özel durumlar dışında, hayat boyu devam ediyor. Tansiyonunuz normal değere ulaştıktan sonra tedaviyi bırakmanız tekrar yükselmesine neden oluyor. Bu yüzden ilacınızı kesinlikle bırakmayın. Tedavinizle ilgili her karar doktorunuz tarafından verilmeli.
YANLIŞ! "Yüksek tansiyon beyin kanamasına yol açabilir, hemen şimdi düşürmeliyim"
Doğrusu: "Tansiyonum yükselince beyin kanaması geçiririm, onun için hemen tansiyonumu düşürmeliyim. Limonlu su içip, beyin kanamasını önlemek için kafamı soğuk suya sokmalıyım" demek de yanlışlar arasında.
Prof. Dr. Bekir Sıtkı Cebeci tansiyona bağlı beyin kanamasının toplumdaki yaygın inanışın aksine düşük oranlarda geliştiğini söyleyerek, “Bu durumda bile kan basıncını ani değil, kontrollü düşürüyoruz.
Limonlu su içmek, soğuk duş almak ve başı yıkamak sonuca etkisi olmayan gereksiz yaklaşımlardır. Psişik rahatlatıcı etkisi ile tansiyonu bir miktar düşürebilir ancak tedavi edici etki oluşturmaz” diyor.
YANLIŞ! Tansiyonumu düzenli ölçtüğümde bazen yüksek çıkıyor, hemen ilave ilaç almalıyım"
Doğrusu: Tansiyon değeri her yükseldiğinde ek ilaç almak gerekmez Prof. Dr. Bekir Sıtkı Cebeci, tansiyonun acil düşürülmesi gereken tabloları ‘hipertansif aciller’ başlığı altında topladıklarını vurgulayarak, "hipertansif aciller" durumunda yapılacakları şu şekilde sıralıyor:
Tansiyon yüksekliği ile birlikte gelişen göğüs ağrısı, nefes darlığı, felç-inme ve ciddi burun kanaması gibi acil durumlarda,
Acil servis ve yoğun bakımlarda kan basıncı kontrollü şekilde düşürülür.
Bunun için genellikle damar yolu ile ilaç uygulanır.
Ciddi şikayetin olmadığı yüksekliklerde panik ve endişe etmek gerekmez.
Biraz dinlendikten ve sakinleştikten 3-5 dakika sonra ikinci, gerekirse üçüncü bir ölçüm alıp, tansiyon değeri düşüyorsa müdahale etmeden izleyip değerleri kayıt altına almak gerekir.
Kontrollerde tansiyon değerleri mutlaka doktorunuzla paylaşılması gerekir.
Doktorunuz tedavinizi yetersiz görürse ilaç ve doz düzenlemesi yapacaktır.
Tansiyon yüksekliğine baş ağrısı, uyuşma ve huzursuzluk hissi gibi şikayetler eşlik ediyorsa hekiminizin uygulayacağı ilaç tedavisiyle kan basıncınızı kontrol altına alabilirsiniz.
YANLIŞ! "Düzenli tansiyon ilacı kullanıyorum, ayrıca diyet - egzersiz yapmam gerekmez"
Doğrusu: Hipertansiyonda ilaç tedavisinin yanında ilaç dışı önlemler de çok önem taşıyor.
Tüm hipertansiyonlu hastalarda ideal kiloya göre düzenlenmiş Akdeniz tipi sağlıklı diyet (sebze, meyve, kuru baklagil, tavuk ile balık gibi beyaz et içeren, sıvı yağ tercih edilen, katı ve trans yağ olmayan, rafine karbonhidratı ve tuz içeriği kısıtlanmış < 1,5 gr/gün) öneriliyor.
Aynı zamanda haftanın çoklu günlerini kapsayan egzersiz yapılması tavsiye ediliyor.
Sigara içiliyorsa, bırakılması
Alkol kullanılıyorsa, bunun sınır değerler içerisinde tüketmesi tavsiye ediliyor.
Potasyum içeriği yüksek gıdaların kullanımı destekleniyor.
Stres azaltıcı önlemler ve uyku hijyeni de tansiyon kontrolünde önem taşıyor.
YANLIŞ! "Hipertansiyon hastasıyım ve ilaç kullanıyorum. Romatizmal ağrı kesicileri, grip için akıntı-sekresyon giderici ilaçları rahatça kullanabilirim"
Doğrusu: Romatizmal ağrı kesicilerin, grip için akıntı – sekresyon giderici ilaçların kullanımı tansiyon değerini yükseltiyor. Dolayısıyla kontrolsüz ilaç kullanmayın. Yeni ilaç kullanmanız gerekiyorsa, doktorunuza mutlaka yüksek tansiyon için kullandığınız ilaçları söyleyin.
YANLIŞ! "Çocuklarda yüksek tansiyon olmaz"
Doğrusu: "Hipertansiyon orta-ileri yaş hastalığıdır, çocuklarda hipertansiyon olmaz" demek de hatalardan biri.
Esansiyel hipertansiyon diye adlandırılan ve tansiyonun yaklaşık yüzde 90’ını oluşturan kan basıncı yüksekliği genetik geçiş özelliğine göre orta ve ileri yaşta ortaya çıksa da, çocuklarda hatta sekonder nedenli durumlara bağlı olarak yeni doğan bebeklerde de görülebiliyor.
YANLIŞ! "Koronavirüse bağlı sorun yaşamamak için tansiyon ilacımı değiştirdim"
Doğrusu: Covid -19 virüsü hücre içine ACE reseptörüne bağlanarak girdiği ve ACEI denilen, hipertansiyonda yaygın olarak kullanılan tansiyon ilaçlarının bu reseptör sayısını arttırarak virüsün hücre içine girişini kolaylaştırabileceği ve virüs yükünün artacağı yönünde tıp dünyasında kuşkular vardı.
Bbu kaygılar, hipertansiyon ile ilişkili derneklerin ve kardiyoloji derneklerinin tedavilerin aynı şekilde sürdürülmesi yönünde görüş bildirmeleri ve bu konuda yapılan çalışmaların sonuçlarının yayınlanmasından sonra ortadan kalktı.
Dolayısıyla tansiyon ilacınızı değiştirmeniz gerekmiyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Araştırma sonuçları ortaya koydu: Temizlik malzemeleri astımı tetikliyor
'Tavukta pişirme, temas ve saklamadaki küçük hatalar büyük sağlık sorunları yaşatabilir'
Araştırma: Şizofreni hastalarının beyinleri daha hızlı yaşlanabilir
Kalp, bağırsak, kemik sağlığına birebir! Beş besini sofranızdan eksik etmeyin
Yenidoğan uzmanları Antalya'da buluştu: "Aşı reddi çocukları korumasız bırakıyor"