Terzi: "Yücel Kop zarar veriyor"

Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi, Süreyya Ayhan Kop'u yarıştırmak istediklerini, antrenör Yücel Kop'un milli atlete zarar verdiğini söyledi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi, Türkiye Spor Yazarları Derneği Ankara Şubesi tarafından düzenlenen "Türk Atletizmi Nereye Koşuyor?" konulu panele konuşmacı olarak katıldı.
  �
Türk atletizminin sorunlarının tartışıldığı panelde Terzi, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü (GSGM) tarafından büyük destek gördüklerini belirterek, federasyonlar arasında güreşle beraber en büyük payı kendilerinin aldığını söyledi.
  �
Eşref Apak, Süreyya Ayhan Kop ve Elvan Abeylegesse'in elde ettiği başarılarla Türk atletizmine sınıf atlattığını belirten Terzi, hedeflerinin Türk atletizmini uluslararası arenada dünya standartlarına kavuşturmak olduğunu söyledi.
  �
"Süreyya'yı yarıştırmak istiyoruz"  �
  �
Süreyya Ayhan Kop'un yıllarca emek harcayarak bir yerlere geldiğini ifade eden Terzi, kendisini tekrar yarıştırmak istediklerini söyledi.
  �
Süreyya'yı pistlere döndürmek için ellerinden gelen herşeyi yaptıklarını ancak antrenörünün Süreyya'ya zarar verdiğini belirten Terzi şunları söyledi:
  �
"Süreyya Ayhan Kop'u yarıştırmak istiyoruz. Ancak antrenörünün, 'doping alan sporcular ülkesi için alır' şeklinde bir açıklaması var. Bu antrenör, şu an bizim sporcularımıza zarar verdiği gibi Süreyya'ya da zarar veriyor. Bunun önüne geçmek lazım. Sussun ve biz de koşturmak istediğimiz sporcuya gerekli imkanları verip koşturalım. Süreyya Ayhan Kop ve antrenörü ayrı konumlardadır. Antrenörüyle muhatap olmak istemiyorum."
  �
Talay: "Doping eroin işine benziyor"
  �
Olimpiyat üçüncüsü Eşref Apak'ın eski antrenörü Artun Talay, dopingle ilgili bir soru üzerine dopingin bilindiğini ama ortaya çıkartılmasının imkansız olduğunu söyledi.
  �
"Doping eroin işine benziyor" diyen Talay, "içen, alan, satan var mı? Yok. Bu iş onun gibi, biliniyor, ama kimse düşman kazanmamak için konuşmak istemiyor" dedi.
  �
GSGM Doping Uzmanı Dr.Kaya Livanelioğlu da yaptığı konuşmada, Türkiye'deki doping mevzuatının 1993 yılına ait olduğunu söyledi.
  �
Türkiye'deki testlerin sonuçlarının mevzuat gereği genel müdürlüğe iletilmesinin zorunlu olduğunu belirten Livanelioğlu, bu durumun uluslararası kurallara aykırı olduğunu kaydetti.
  �
Resmi olarak yöneltilen suçlamalarda bile rol alan antrenörlerin ceza almadığına dikkati çeken Livanelioğlu, sporcuların hocalarını koruduğunu söyledi.
  �
Şüpheli bir başarının sonucu için bunun sonuçlarına katlanmanın anlamsız olduğunu ifade eden Livanelioğlu, "bir federasyon başkanı şüpheli bir başarı için sporcusunu riske atmaz. Ben de gözlemlemedim. Şu anki federasyon başkanlarını dopingle mücadelede çok başarılı buluyorum" diye konuştu.