"Asbestli gemi karasuları dışına çıkarılır"

Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, Hollanda'dan Aliağa'daki tesislerde sökülmek üzere gelen Otopan gemisindeki asbest miktarı ile ilgili Hollanda’dan bir hafta içinde yanıt gelmemesi durumunda geminin Türkiye karasuları dışına çıkarılacağını bildirdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Osman Pepe, Hollanda Çevre Bakanlığı’nın daha önce gönderdiği notifikasyonla Otopan gemisinin 1 ton asbest içerdiğinin belirtildiğini anımsattı.

Notifikasyondaki koşulların aynen mevcut olması durumunda söküm izni verilebileceğinin bildirildiğini anımsatan Bakan Pepe, gemi yola çıktıktan sonra bazı çelişkili açıklamaların ortaya çıktığını vurguladı.

Söz konusu gemideki asbest miktarıyla ilgili olarak kamuoyunda farklı rakamların tartışıldığına dikkati çeken Bakan Pepe, daha önce geminin 1 ton amyant (asbest emdirilmiş izolasyon malzemesi) içerdiğinin bildirildiğini ancak kamuoyunda bu miktarın 10, 50, 60 ton olduğuna ilişkin bazı iddiaların ortaya atıldığını kaydetti.

Bakan Pepe, Dışişleri Bakanlığı kanalıyla belirsizliklerle ilgili olarak daha net açıklamalarda bulunulması için Hollanda Çevre ve Orman Bakanlığı’na 15 ağustosta bir yazı gönderildiğini söyledi.

Yazıya henüz yanıt gelmediğini bildiren Pepe, ''aradan üç gün geçti. Zamanı iyi kullanma niyetindeyiz. Hollanda Çevre Bakanlığı bir hafta içinde notifikasyonu teyit etmediği takdirde gemi Türkiye karasularından dışarı çıkarılacaktır'' diye konuştu.

Pepe, “bize beyan edilen miktarın bir gram fazlası bile olsa gemi kesinlikle iade edilir'' ifadesini kullandı.

AB'deki tesislerle Aliağa kıyaslanacak

Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, bakanlığın teknik elemanlarından oluşan bir heyetin, Avrupa Birliği ülkelerinde gemi sökümü yapılan Aliağa benzeri tesislerde inceleme yapacağını da açıkladı.

Pepe, ''teknik olarak, çevre ve insan sağlığı açısından Türkiye'deki tesislerde bir eksiklik varsa bu eksiklik derhal giderilmelidir. Bakanlık olarak AB standartlarında olmayan bir tesiste, AB ülkelerinin yapmadığı bir işi Türkiye'de de yaptırmayacağız'' dedi.

Gemiye bağımsız temsilci de çıkacak

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Pepe, ''gemi Türk karasularına girmeden önce durdurulamaz mıydı?'' sorusuna karşılık olarak ''biz geminin üzerine bir heyet çıkarmadık. Çünkü gemi millileşmiş değildir. Hollanda hükümetinden belirsizliğin giderilmesine dair acele kaydıyla istediğimiz bilgi ulaşıncaya kadar geminin üzerine herhangi bir Türk heyeti çıkmayacak” dedi.

Bir gazetecinin, Greenpeace ile Ege ve Çevre Kültür Platformu'nun gemiye çıkacak heyette iki bağımsız temsilcinin de bulunmasına yönelik taleplerin anımsatması üzerine Bakan Pepe, ''her şeyin açık ve şeffaf olması taraftarıyım. Bizim için mahsuru yok'' yanıtını verdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

SÖKÜM ALİAĞA'DA 

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

"1 ton değil, 10 ton asbest" iddiası

Geminin Türkiye'ye gelmek üzere yola çıkması üzerine, aralarında Greenpeace üyelerinin de bulunduğu Tehlikeli Gemi Sökümünü Önleme Girişimi üyeleri, geminin Türk karasularına girmeden Hollanda'ya geri gönderilmesi gerektiğini bildirmişti.

Girişim üyelerini temsilen konuşan avukat Arif Ali Cangı, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından 7 temmuz 2006 tarihli kararla geminin Türkiye'ye gelmesine izin verildiğini, ancak izin sürecinde verilen bilgilerin doğru olmadığını söylemiş ve ''yapılan bildirimde, gemide yalnızca 1 ton asbest bulunduğu bildirilmiştir… Otopan gemisindeki gerçek asbest miktarı net 10 ton, brüt 60 tondur” demişti.

Bakanlık yetkilileri dünyada birçok ülkede gemi söküm işleminin yapılmakta olduğunu, ancak bunun bazı kuralları olduğunu belirtiyor.

Gemilerin öz ağırlığında asbest ya da amyant olması Türkiye'ye girişine ya da söküm yapılmasına engel değil. Eğer atık madde geminin öz ağırlığında değil, üzerinde ise gemiye izin verilmiyor.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

MV/Ulla 2004'te batmıştı

2 bin 200 ton toksik atık taşıyan İspanya bandıralı 'MV/Ulla' gemisi, 6 eylül 2004'te Hatay İskenderun Körfezi'nde batmıştı. O günden bu yana geminin denizden çıkarılma işlemleri sürüyor.

Ulla gemisi, 'toz kömür' olarak belirtilen yükü Cezayir'e boşaltamayınca 2000 yılının mart ayında giriş yaptığı İskenderun Limanı'nda bekletilmeye başlanmıştı. Yapılan incelemelerde, yükün 'termik santral baca kurumlarının oluşturduğu tehlikeli toksik atık' olduğu tespit edilince gemi mühürlenmişti.

Çevre ve Orman Bakanlığı yetkililerinin yanı sıra Denizcilik Müsteşarlığı, Liman Başkanlığı ile İskenderun ve Mersin Deniz Ticaret Odaları'ndan görevlilerin de bulunduğu ekipler, incelemeler yaparak, bir bölümü çürümeye yüz tutan geminin Türk karasularından çıkarılması ve İspanya'ya gönderilmesi yönünde rapor hazırlamıştı.

İskenderun Limanı yetkilileri de araştırmalar sonucu geminin batma riski bulunduğu, bunun sonucunda deniz canlıları ve insanlar için olumsuz sonuçlar doğabileceğini bildirmişlerdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

SÖKÜM ALİAĞA'DA

Türkiye'deki tek gemi söküm tesisi İzmir Aliağa'da. 1976 yılında kurulan tesiste 20 işletme faaliyet gösteriyor.

Yılda ortalama 150-200 bin ton gemi sökümü yapılıyor, 50 milyon dolarlık gelir elde ediliyor.

Aliağa Gemi Söküm Tesisleri'nin yıllık toplam kapasitesi 900 bin ton. Tesis bu kapasitesi ile dünyada üçüncü sırada.

Aliağa'ya başta Hollanda olmak üzere Fransa, Almanya Danimarka, Yunanistan, Arnavutluk, Ukrayna ve Rusya'dan hurda gemiler geliyor. Tesiste yaklaşık bin 500 işçi çalışıyor.

Çevre örgütü Greenpeace'e göre, her yıl hurda gemilerle Türkiye'ye 168 ton zehirli boya, 980 kilo kurşun ve kadmiyum gibi ağır metallere bulaşık akü, 16 milyon litre yağ ve petrol artığı, 70 ton PVC kaplı kablo, 700 kilogram civa ve PCB içeren lamba tüpü giriyor.