Bakan Çelik’ten Zuhal Demir’in sözlerine sert tepki

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Belçika Eşit Haklar ve Yoksullukla Mücadeleden Sorumlu Devlet Bakanı Zuhal Demir’in Türkçe eğitimiyle ilgili sözlerine tepki göstererek, “Eşit haklardan sorumlu bakanın böyle bir açıklama yapması utanç vericidir. u sözler söylenirken ‘entegrasyondan’ bahsedilmesi de çok yanlış. Resmen en kaba haliyle asimilasyon çağrısı bu” dedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu: Öğretmenlerin ayrı bir kanunu olacak

AB Bakanı Ömer Çelik, Belçika Eşit Haklar ve Yoksullukla Mücadeleden Sorumlu Devlet Bakanı Zuhal Demir’i Türkçe eğitimiyle ilgili sözlerinden ötürü sosyal medya hesabı Twitter’dan sert sözlerle eleştirdi.

Bakan Çelik şöyle konuştu: Belçika Eşit Haklar ve Yoksullukla Mücadeleden Sorumlu Devlet Bakanı Zuhal Demir, Türk asıllı öğrencilere okul sonrası Türkçe dersi verilmesinin kabul edilemez olduğunu söylemiş. Eşit haklardan sorumlu bakanın böyle bir açıklama yapması utanç vericidir. Bu sözler söylenirken ‘entegrasyondan’ bahsedilmesi de çok yanlış. Resmen en kaba haliyle asimilasyon çağrısı bu. Entegrasyonun sağlıklı olması için insanların ana dillerini öğrenmelerinin ve kimliklerini geliştirmelerinin önünde engel olmaması gerekir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

İnsanların ana dillerini yasaklama çağrısı yaparak entegrasyondan bahsetmek sadece asimilasyoncu politikalara daha renkli kılıf bulmaktan ibarettir. Bu Bakan geçen sene, ‘Müslümanların bazen zorlamayla da olsa Batı’nın değerlerini benimsemesi gerektiğini’ söylemişti. Bu zihniyeti tanıyoruz. Orijinal değil. Afrika’da, Asya’da ve başka coğrafyalarda kültür dayatma adına büyük zalimliklere imza atmış bir zihniyetin güncellenmiş hali.

Bu zihniyet birilerini ‘aydınlanmaya’ zorlama hakkını kendinde gören en baskıcı zihniyettir. Bu, ‘aydınlanmış despotizmdir.’ Bugün Avrupa demokrasileri için tehdit dışarıdan değil içeridendir. Bu baskıcı zihniyet demokrasiyi tehdit etmektedir. Bu Bakanın bu sömürgeci sözlerini okuyunca zihnimde Frantz Fanon’un ‘Siyah Deri, Beyaz Maskeler’ kitabı satır satır canlandı yeniden,