hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Bir kadın muhabbetinin tam göbeğinden bildiriyorum"

    Bir kadın muhabbetinin tam göbeğinden bildiriyorum
    expand

    Hürriyet gazetesi köşe yazarı Ahmet Hakan, konuk olduğu masada konuşulanları köşesine taşıdı. Ahmet Hakan'ın "Bir kadın muhabbetinin tam göbeğinden bildiriyorum" başlıklı yazısından bir bölüm;

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sedef İybar'ın evinde bir kadın muhabbetinin tam ortasına düştüm.

    Altı kadın vardı sofrada... Öyle bir muhabbet çevirdiler ki... Dozunda gıybet vardı, üst düzey mizah vardı, yüksek kalite espri vardı, ağlaklığa prim vermeyen romantizm vardı, mavranın kralı vardı... Velhasıl az konuşup çok dinleyerek ve 'Ulan adı batsın erkek muhabbetinin' diyerek... Kendimi bu muhabbete kaptırdım. İşte altı kadının muhabbet performansı...

    *

    - SEDEF İYBAR: “Çok iyi yemek yapanlar çok iyi muhabbet çeviremezler” diye bir söz var mı bilmiyorum. Eğer varsa bilin ki... Sedef İybar bu hükmü yerlere çalmakta... Hem yaptığı yemekler enfes hem de sohbeti tatlı... Bir de tatsız mevzuları kapatıp tatlı mevzulara geçiş sağlama konusunda üstüne yok.

    *

    - OYA BAŞAR: Filozofça konuşurken aniden bir skeç kahramanına dönüşme başarısı... 10 puan! Anı anlatırken canlandırma ve taklit yapma gücü... 10 puan! Siyasi görüşlerini Kemal Kılıçdaroğlu’ndan bile daha güçlü ve daha kararlı savunma potansiyeli... 10 puan!

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    *

    - EMEL MÜFTÜOĞLU: Ben hayatımda bu kadar heyecanlı anı anlatan birini görmedim. Öyle gerilimli ve heyecanlı anı anlatışı var ki... “Ha yakalandı ha yakalanacak” falan diyerek... Woody Allen’ın “Match Point” filmini izlerken ne kadar gerildiyseniz o kadar geriliyorsunuz.

    *

    - NİLGÜN BELGÜN: Hayatının bütününü tiyatro oyunu yaptı, beş yıldır milleti kırıp geçiriyor. Fakat hayatı o kadar komik ki... Bütün bir gece anlattığı her anının ardından “Yahu bunu da oyununda anlatsana! Bu çok komikmiş” tepkisini aldı da durdu.

    *

    - DENİZ SEKİ: İçinden hâlâ mahpushane çeşmeleri akıyor... Mahpushane anılarını öyle güzel anlatıyor ki... Sabaha kadar anlatsa hiç bıkmazsınız. Bir de şarkı söyleme söz konusu olduğunda... Hiç ama hiç nazlanmıyor. Siz bir şarkı istiyorsunuz, o beş şarkı söylüyor. Ve iyi ki de söylüyor!

    *

    - DEMET AKBAĞ: Muhabbetin moderatörü... Muhabbetin röportajcısı... Muhabbetin idarecisi... Muhabbetin ilerlemesini sağlayan motor gücü... Fakat arada patlattığı esprilerle ortalığı öyle bir dağıtıyor ki... Moderatörlük, röportajcılık, idarecilik, motor gücü olma durumu falan... Hepsi yok olup gidiyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

     

    Yazının tamamını okumak için tıklayınız.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow