Dink cinayeti davasında 4 kişi serbest

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin haklarında dava açılan 12'si tutuklu 18 sanığın yargılamasına başlandı. 12 saat süren ilk duruşma sonunda 12 tutuklu sanıktan 4'ü tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Dava 1 Ekim'e ertelendi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Suikastın kilit ismi muhbir Erhan Tuncel ve azmettirici Yasin Hayal duruşmada birbirini suçladı. Erhan Tuncel, cinayeti daha önce ilgililere bildirdiğini ama önlem alınmadığını iddia etti.
 
Katil zanlısı O. S'nin avukatı ise cinayet tarihinde 18 yaşından küçük olduğu gerekçesiyle müvekilinin Çocuk Mahkemesi’nde yargılanmasını istedi. Mahkeme bu talebi reddetti.

12'si tutuklu 18 sanıktan 17'si yoğun güvenlik önlemi altında İstanbul 14'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne getirildi. Tutuksuz 1 sanık duruşmaya katılmadı.
�
Aralarında O.S. ve Yasin Hayal’in de bulunduğu bazı sanıklar güvenlik sebebiyle protokol kapısından adliyeye sokuldu.
 
Mahkeme, Dink Ailesi'nin, Agos ve Birgün Gazeteleri'nin müdahil olma talebini kabul etti. Yaklaşık 80 müdahil avukat, duruşma salonunda hazır bulundu.
 
Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin sanıklar Erhan Tuncel ile Yasin Hayal'in mahkeme salonununda birbirlerini suçladığını söyledi.
 
Avukat Çetin'e göre, muhbir sanık Erhan Tuncel, mahkemede verdiği ifadede “cinayeti önceden bildirdiğini, ancak önlem alınmadığını” iddia etti, “Cinayeti bildirdiğime dair, 8 tanık göstereceğim” dedi. Erhan Tuncel, sanıklardan Yasin Hayal'in akıl hastası olduğunu öne sürdü.
 
Yasin Hayal ise Erhan Tuncel'i suçladı, “Ben sağlıklıyım. Bizi Erhan Tuncel yönlendirdi. Bombaları bile o imal etti” dedi.
 
Katil zanlısı O.S. ise, mahkemede ifade vermedi, susma hakkını kullandı.
O.S. kendisiyle ilgili yargılamanın, Çocuk Mahkemesi’nde yapılmasını istedi. Bir sonraki duruşma için de sosyal hizmet uzmanı talep etti. Mahkeme bu talebi reddetti.
 
O.S.'nin avukatının talebi doğrultusunda akıl hastası olup olmadığı, eğer hasta ise ne zamandan beri hasta olduğunun uzman bir hekim tarafından belirlenmesi ve uzman hekimin önerisi var ise üç haftayı geçmeyecek şekilde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde muayene edilmesine karar veren mahkeme heyetinin, ayrıca Erhan Tuncel'in ifadesinde istihbarat elemanı olarak bahsettiği 8 kişinin isimlerini bildirdiği takdirde tanık olarak dinlenmesine hükmettiği de kaydedildi.
 
Yaklaşık 12 saat süren ve 4 kez ara verilen yargılamanın ardından, duruşma 1 Ekim 2007 tarihine ertelendi. 

Kimler izledi?

Yasin Hayal'in, bir süre önce adliyeye getirilirken sarf ettiği "Orhan Pamuk akıllı olsun, akıllı" sözleri dolayısıyla iddianamede "mağdur" olarak yer alan Nobel Ödüllü Yazar Orhan Pamuk ise yurtdışında olduğu için duruşmaya katılmadı.
 
Duruşmaya TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış ile milletvekili Cavit Torun da geldi.
 
Duruşmayı ayrıca; Ankara Barosu Başkan Vekili ve Diyarbakır Barosu Başkanı ile Avrupa Birliği Komisyonu Temsilcisi Sema Kılıçer, Agos Gazetesi çalışanları olarak Etyen Mahçupyan ve Ali Bayramoğlu da izledi.
 

 
Yurtdışından da çok sayıda kişinin takip ettiği duruşma sebebiyle mahkemenin talebi doğrultusunda, adliye içinde ve dışında yoğun güvenlik önlemleri alındı.

Adliye önünde söz düellosu
 
Bu arada, dava nedeniyle adliyeye gelen sanık Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut, gazetecilerin soruları üzerine, "Davadan hiçbir şey beklemiyorum. Türk adaletinin bir şekilde baskı altına alınmasını da protesto ediyorum. Buradan karar ne çıkarsa çıksın hiçbir kararı adil kabul etmeyecekler. 'Niye bütün Türkler mahkum edilmedi' diye muhtemelen açıklama yapacaklar" dedi.
 
Ortada bir örgüt ve çete olmadığını savunan avukat Turgut, çete suçlaması için zorlama yapıldığını öne sürdü. Turgut, Yasin Hayal'i kullananların yargılama sırasında ortaya çıkacağını söyleyerek, müvekkilinin milli duygularından yararlanıldığını savundu.
 
Hayal'in avukatı: "Hepiniz Ermenisiniz"

Bu arada Hrant Dink'in eşi Rakel Dink ve kızları Delal ve Sera Dink adliye binasına girerken avukat Fuat Turgut, "Hepiniz Ermenisiniz. Ermeni pasaportunuz var" diye bağırdı.
 

 
Bunun üzerine müdahil avukatlarından Ümit Abanoz, Fuat Turgut'un üzerine yürüyerek, "Cübbeni çıkart sen provokatörsün" diye tepki gösterdi ve "Dışarı çıkartın bunu" dedi.
 
Gerginlik, polislerin araya girmesiyle sona erdi. Duruşma nedeniyle Cengiz Çandar, Leyla Umar, Ali Bayramoğlu, Perihan Mağden, Ethem Mahçupyan, Ayşe Önal, Aydın Engin, Prof. Dr. Eser Karakaş ve eski İstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman da adliyeye geldi.
 
"Soruşturmada eksikler var"
 
Dink ailesinin avukatlarından Fethiye Çetin ise soruşturmanın başından sonuna kadar eksiklikler içerdiğini savundu. Avukat Çetin, suikast ile ilgili ihbar yapıldığını ancak bazı polislerin bu ihbarı değerlendirmediğini dolayısıyla da ihmali bulunan polislerin de yargılanması gerektiğini savundu.
 
Çetin'in bir diğer talebi de sanıkların cinayetten önceki telefon konuşmalarının kayıtlarının tekrar dosyaya girmesi.
 
Rakel Dink'i bin kişi karşıladı
 
Bu arada Hrant Dink'in eşi Rakel Dink ile kızları Delal ve Sera Dink de adliyeye geldi.
 

 
Rakel Dink ve yanındakiler, adliyeye gelmeden önce Beşiktaş'ta Barbaros Hayrettin Paşa heykelinin bulunduğu meydanda basın açıklaması yapmak üzere bekleyen yaklaşık bin kişilik grubun arasından alkışlar eşliğinde geçti.
 
Aile, etraflarını çeviren bir grup gencin ortasında yürüyerek adliyeye ulaştı. Rakel Dink, basın mensuplarının sorularına yanıt vermedi.
 
Rakel Dink: "Karanlık pınarın başı devlet anlayışı"
 
Hrant Dink'in eşi Rakel Dink, mahkemeye yazılı beyan verdi. Rakel Dink, beyanında, "Bana göre devletin çoğu söylemi, bölücülük, hakaret, aşağılama içeren; bunlar gibi katil bebekleri cesaretlendiren ve çoğaltan nitelikte. Bu karanlık pınarın başı devlet anlayışıdır. Bu söylemlerden ve söyleyen kişilerden şikayetçiyim” dedi.
 
Dink ailesinin avukatı Ergin Cinmen CNN TÜRK yayınında cinayetle ilgili kamu görevlilerinin ihmali olduğunu söyledi. Cinmen “Önemli olan kamu görevlilerinin yargılanması. Tetikçiler buzdağının minicik noktaları” dedi.

Dink Ailesi'nin avukatları bir sonraki duruşmanın daha büyük bir mahkeme salonunda yapılmasını istedi.
 
İddianameden...
 
Hrant Dink'in Şişli'de öldürülmesine ilişkin soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcıları Selim Berna Altay ile Fikret Seçen tarafından hazırlanan iddianamede, "Hrant Dink'in öldürülmesine azmettirmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenen sanıklardan Erhan Tuncel'in, "silahlı terör örgütünün yöneticisi olmak", "patlayıcı madde imal etmek", "patlayıcı madde atmak", "mala zarar vermek", "6 kişinin yaralanmasına neden olmak" suçlarından da ayrıca 22.5 yıl ile 48 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
 
Yasin Hayal'in de "Hrant Dink'i öldürmeye azmettirmek" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, Hayal'in "silahlı terör örgütünün yöneticisi olmak", "Ferit Orhan Pamuk'u tehdit etmek" ve "ruhsatsız silah bulundurmak" suçlarından da 18 yıl ile 30 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması öngörülüyor.
 
İddianamede, O.S.'nin de "Hrant Dink'i öldürmek" suçundan, yaşının 18'den küçük olduğu da dikkate alınarak 18 yıl ile 24 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep edilirken sanığın "terör örgütüne üye olmak" ve "ruhsatsız silah taşımak" suçlarından da 8.5 yıl ile 18 yılar asında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
 
Mustafa Öztürk, Tuncay Uzundal, Zeynel Abidin Yavuz, Ahmet İskender ve Ersin Yolcu'nun "Hrant Dink'in öldürülmesi eylemine yardım etmek" ile "terör örgütüne üye olmak" suçlarından 22.5 ile 35 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması öngörülen iddianamede, Yaşar Cihan ile Halis Egemen hakkında da "terör örgütüne yardım etmek" suçundan 7.5 yıl ile15 yıl arasında hapis cezası talep ediliyor.
 
İddianamede, Salih Hacısalihoğlu, Alper Esirgemez, İrfan Özkan, Osman Alpay, Erbil Susaman, Numan Şişman, Şenol Akduman ve Veysel Toprak'ın da"terör örgütüne yardım etmek", "ruhsatsız silah taşımak" ve "suçlu gizlemek" suçlarından 7.5 yıl ile 16 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyor.
 
Dink suikastı
 
Agos Gazetesi'nin Ermeni asıllı Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak'ta İstanbul Şişli'deki Halaskargazi caddesinde bulunan gazete binasının girişinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.
 
Vücuduna üç kurşun isabet eden Dink, olay yerinde can verdi. 17 yaşındaki katil zanlısı O.S., 20 Ocak'ta Samsun Otogarı'nda yakalandı.