Yunanistan tarafından uzun süredir Ege'de tırmandırılan gerilim üzerine Ege'de olası bir çatışma riski birçok uzman tarafından değerlendiriliyor. Milliyet yazarı Güneri Civaoğlu da konu ile ilgili savaş pilotlarının tecrübeleri hakkında kaleme aldığı bir yazıyı köşesine taşıdı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Emekli Hava Tümgeneral Beyazıt Karataş’tan dinledim. Beyazıt Paşa Atina’da ataşedir.

Onlar da emekli olmuş Yunan meslektaşlarıyla bir sohbette konu “Kardak krizine” gelmiş.

Yunanlı pilot “havalanma emri” aldıklarını söylemiş.

Komutanından “gereğinde Türk uçaklarına karşı silah kullanma izni olup olmadığını” sormuş.

Bu izin verilmemiş…

O süreçte Yunanistan Silahlı Kuvvetleri’nde büyük endişe varmış…

Yıllar öncesinden bu anıyı dile getirmesinin sebebi, Beyazıt Paşa’ya “Yunanistan çok yüksek profilli konuşuyor, bu cesareti nereden alıyor?” sorumdu.

Savaş sanatı için güzel ve gerçekçi bir söylem vardır:

“Şans, cesurdan yanadır!..”

Yorumsuz…

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

TERAZİNİN KEFELERİ

Beyazıt Karataş Paşa kelimenin tam anlamıyla “müktesebatı” olan bir komutan.

Değerli anılar ve gözlemler dinledim.

…………….

Önce bir soru:

“Yunanistan savaş uçakları alıyor. Adaları silahlandırıyor.

İsrail pilotlarından eğitim verildiği iddiaları var.

Yoksa 6 gün savaşında İsrail’in Araplara yaptığı gibi radara yakalanmadan, çok alçaktan uçan, eş zamanlı baskınlarla Türk uçaklarını yerdeyken vurarak etkisiz hale getirmek, radarlarımızı köreltmek gibi hayaller içinde olabilirler mi?

Onların ve bizim savaş uçak filolarımız için terazinin iki kefesinde ağırlıklar nedir?”

Aldığım cevap, “böyle bir hayal kuruluyorsa bile gerçekleşme şansının kesinlikle olmadığı…”

Sorunun ikinci bölümüne cevap…

Uçak sayıları aynı sayılabilir.

Ya bizim uçakların yorgunluk ve ömür durumu?

Uçuş ömürleri uzatılmış.

Motorları bakımlı.

Yedek motorlar var.

Peki, pilotların savaş tecrübesi?

Bizim pilotlar elbette çok daha fazla savaş deneyimine sahip.

PKK’yla mücadelede yıllardır büyük tecrübe edindiler.

Her uçağa iki pilot subay gerekiyor.

FETÖ komploları bir yandan, erken emeklilik düzenlemeleri diğer yandan, Hava Kuvvetleri’nde jet pilotu subay sayımız hayli azalmaya neden olmuştu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Ancak hem zorunlu görev süresi uzatıldı hem de sivil hava yollarına geçmiş olan eski askeri pilotlar yeniden göreve alındı.

Eksikler tamamlandı.

Bir süredir yeni ve genç pilotlar yetiştiriliyor ve göreve veriliyorlar.

Yunan pilotların “savaş deneyimi” yok.

Ama Ege’de bir olası çatışmaya göre eğitim aldılar.

MİLLİ ÜRETİM

Yunanistan’ın bütün füzeleri, bombaları ithal.

Türkiye ise kendi füzelerini, bombalarını ve hatta akıllı bombalarını yapabilmekte.

Ayrıca…

Yerli ve milli helikopteri, İHA’ları, SİHA’ları da üretiyor.

TSK ihtiyacını karşıladığı gibi ihracat da yapıyor.

Bunların menzilleri Yunanistan’ı kapsamakta.

Buna karşılık Türkiye’nin jeopolitik olarak stratejik derinliği var.

Batıdan doğuya 1700 km.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Diyarbakır’dan kalkacak bir jet, havada yakıt ikmali yaparak Ege üssüne hatta boydan boya 180 km’lik Yunan topraklarına gider ve döner.

Şunu not edeyim ki bu ifadeler tehdit olarak algılanmasın, sadece bir analiz…

Bir soru daha…

Yunanistan Amerika’dan F-35 istedi.

F-35’ler yukarıdaki satırlarda yansıttığım analizi değiştirir mi?

F-35 VE ÖTESİ

F-35 teslimatı Yunanistan için 2026’dan önce gerçekleşemez.

Sırada başka ülkeler var.

F-35’ler üç çeşit.

Birincisi, klasik kalkış ve iniş yapanlar.

Türkiye bunlardan alacaktı.

Yunanistan da onları istiyor.

Amerikan deniz piyadelerine üretilen ve kısa piste dikey iniş ve kalkış kabiliyeti olan F-35’ler ile uçak gemileri için üretilen F-35’ler konunun dışında.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Bunların denenme süreci ve Yunan pilotlarının eğitim süreleri dikkate alınırsa 2029-2030’u bulur.

F-35 SORUNU

F-35 projesinden Türkiye’nin çıkarılması ise bir şans olarak da değerlendirilmeli.

Çünkü…

F-35’ler tıpkı günlük hayatta kullandığımız bilgisayarlar gibi.

Motor çalıştırmak için şifre girilerek kullanıma açılabiliyor.

ABD istediği an şifreyi değiştirir, F-35’i uçamaz hale getirebilir.

F-35’i kullanan ülkenin pilotları ne yapıyorsa, hepsi hafızaya alınıyor, bulutta stoklanıyor.

ABD’deki istihbaratın dijital dosyasında yerini alıyor.

Türkiye’nin böyle bir “burnuna halka takılmış” uçak filosuyla bağımsız dış politika uygulaması ne derece mümkün olurdu?

Türkiye, bunun yerine kendi milli savaş jet uçağı projesini gerçekleştirecek zamanı kazanmış bulunmakta.

Üç muharip uçağın ilki 18 Mart 2023’te hangardan çıkacak.

Türkiye’nin elinde altı adet yeni  F-16 uçak motoru var.

Bunlardan ikisi monte edilecek.

Ve yer testlerine geçilecek.

Yer testleri 2026’ya kadar sürebilir.

Bu arada Türkiye kendi jet motorunu üretme sürecinde…

Çeşitli markalarla iletişim halinde.

Bunlardan birinin İngiliz “R .R (Rolls-Royce)” olduğunu belirteyim.

Dünyanın en iyisi denebilir.

Ayrıca…

Yerli ve milli SOM füzelerimizin jet motorunu zaten üretmiş bulunuyoruz.

Akıncı’ya yüklenecek motor ve TAİ’nin helikopter motorlarının de yerli ve milli olduğuna işaret edeyim.

Hassas ayarlı, uzun menzilli yerli ve milli füzelerimizin yanı sıra motoru yerli olan insansız
deniz aracı da ürettik.

…………….

Bunları dinlerken gerçekten gurur duydum.

Kimse yanlış anlamasın.

Ecevit’in şiirindeki gibi, Ege’nin lacivert sularının iki yanında iki güzel ülkenin insanlarının barış içinde
yaşamaları doğru olanıdır.

Ne yazık ki özellikle Yunanistan’da “Türkiye karşıtlığı” prim yapıyor.

Siyasetçiye oy getiriyor.

Eylül ayında Yunanistan’da seçim var.

Herhalde Atina’dan bu yüksek profilli konuşmalar seçim yatırımı olmalı.