Ekmeleddin İhsanoğlu ''Ekşi Sözlük'' yazarlarıyla buluştu

Ekmeleddin İhsanoğlu Ekşi Sözlük yazarlarıyla buluştu
expand

Bir otelde gerçekleşen buluşmaya yaklaşık 20 Ekşi Sözlük yazarı katıldı. Görüşme talebi, Ekşi Sözlük yazarlarının ifadesine göre İhsanoğlu’ndan geldi. Talebin kabul görmesiyle İhsanoğlu, Ekşi Sözlük yazarları ile bir araya geldi.

Haberin Devamıadv-arrow
Haberin Devamıadv-arrow

Soru-cevap şeklinde geçen görüşme sırasında Ekşi Sözlük yazarları, İhsanoğlu’na pek çok konuda sorular yöneltti. Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda nasıl davranacağını sordular ve bazı kaygılarını da dile getirdiler. İhsanoğlu tüm sorulara son derece kibar bir dille yanıt vermeye çalıştı. Zorda kaldığı durumlar da oldu. Bunların başında 5651 sayılı kamuoyunda ‘internet yasası’ olarak bilinen düzenlemelerdi. İhsanoğlu, bilişim konularına oldukça yabancı. Bu sorulara yanıt vermekte zorlandı. Soruları anlamaya çalıştı ve Ekşi Sözlük yazarlarının bu konudaki düşüncelerini not aldı. Kendisi hakkında, bazı medya kuruluşları tarafından ailesi üzerinden yapılan yıpratma kampanyalarına değindi ve sitemde bulundu. Sorulan sorulardaki ‘çatı aday’ ve ‘iki partinin adayı’ ifadelerini “Ben iki partinin adayı değil, şu anda 7 partinin desteklediği adayım” diyerek düzeltmeye çalıştı. İhsanoğlu, birkaç güne kadar kendisine bir veya iki partinin daha destek açıklamasında bulunacağını da partilerin ismini söylemeden belirtti. 

‘'Noter mi olacaksanız?
Ekşi Sözlük yazarlarından Veysel Fahir Karaçam, Abdullah Gül’ün noter gibi hareket ettiğini ve partizanca davrandığını söyleyerek, İhsanoğlu’na da bu yönde sorular yöneltti. İhsanoğlu, “Cumhurbaşkanlığı makamı ne noter, ne onay, ne de her şeyi reddetme makamıdır” diyerek uzunca yanıtladı. Cumhurbaşkanı’nın, yük ve sorumluluğu Anayasa Mahkemesi’ne de atmaması gerektiğine değindi. 


''Ateistim, beni sevecek misiniz?''
Ekşi Sözlük Yazarı Sera Kadıgil, İhsanoğlu’na, “Ben ateistim. Cumhurbaşkanı olunca beni sevecek misiniz? Çok merak ediyorum, kendimi ciddi olarak baskı altında hissediyorum. Cumhurbaşkanı olunca benimle bir derdiniz olacak mı?” şeklinde bir soru yöneltti. İhsanoğlu bu soru üzerine, “Sen benim kızım olsaydın ne yapacaktım seni?” dedikten sonra, ‘bu dar ve bağnaz anlayışları bir tarafa bırakmak gerektiğini’ ifade ederek şöyle devam etti: “İslamiyet’te kaide şudur: Dinde zorlama yoktur. Siz, ‘Ben şu dine mensubum, şu dine inanıyorum’ dediğiniz zaman, kimsenin size, ‘Hayır, şuna değil şuna inanacaksınız’ diyerek zorlamaya hakkı yoktur. Bu dinde temel bir husustur. Tarih boyunca bana bir göstersinler ilk asırdan itibaren kime hangi insana dinde zorlamada bulunmuşlardır? Siz ister inanın ister inanmayın... Siz başkasını zorluyor musunuz? Sizin de başkasını zorlama hakkınız yok. Bizimkilerin çok kullandığı söz var, ‘Yaratılanı Yaradan’dan ötürü hoş görmek.’ Peki siz hoş görüyor musunuz? O zaman herkesin birbirini hoş görmesi lazım.” 


''Sigortası atan değil, sigorta olacak biri...''
İhsanoğlu, görüşmede Türkiye’de hep bir düşman yaratıldığını ve onun üzerinden politika yürütmenin adet haline geldiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: “Bu seçimde düşman kim? CHP… CHP’nin ne taraftarıyım, nede aleyhtarıyım. Bugün, CHP’nin bugünkü politikalarını eleştirebilirsiniz. Eğer sittin sene öncesini konuşuyorsanız, sittin sene geride kaldınız demektir.” 

İhsanoğlu, üstü kapalı şekilde Başbakanı da şu sözlerle eleştirdi: “Türkiye sigortası atan birini istemiyor. Tepede sigorta istiyor. Ahmet Necdet Sezer, Rahmetli Bülent Ecevit’e kitap fırlattı ve ekonomi çöktü. Türkiye daha hassas ve kırılgan bir dönemde…” 

Ertuğrul Günay, Başbakan'a "Allah Alevileri aşağılık ve adi etsin"i sordu

Cumhurbaşkanlığı Seçimi - TÜRKİYE CUMHURBAŞKANI’NI SEÇİYOR!

Sıradaki Haberadv-arrow
Sıradaki Haberadv-arrow