Erdoğan'dan yine medya boykotu çağrısı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Sinop mitinginde bir kez daha kendi deyimiyle, "yalan yanlış haber yapan gazeteleri almama" çağrısı yaptı. Erdoğan, CHP'yi de yandaş medya yaratmakla suçladı. İstanbul'daki arazi yolsuzluğu haberleri de, Başbakan'ın eleştirisine hedef oldu. Bu arada, Erdoğan bir ara Sinoplulara "Sivaslı kardeşlerim" diye seslendi.

Haberin Devamı

Erdoğan Sinop'ta yine medyaya yüklendi; "En çok satanlardan biri başlık atmış; şu arazi AKP'li belediye başkanı ile ranta dönüştürüldü. Ranta dönüştürülüyorsa niçin orayı kalkıp Futbol Federasyonu'na bağışlasın? Bağış hemen yapılmış. Daha önce rahmetli Hasan Doğan'ın emeli de buydu" dedi.

Sinoplulara, "Yalan yanlış medyayı evinize sokmayın..." diye seslenen Erdoğan, "Ondan sonra bu yalan yanlış haber yapanları almayın diyoruz, 'medyaya karşı diyorlar. Böyle yapanlara karşıyız" ifadesini kullandı.

Başbakan, "Bizimle ilgili olumlu haber yapanlara yandaş medya diyorlar. Siz kimin medyasısınız? CHP'nin medyası. Bu aralar iyi paslaşıyorlar. İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de... Bu mumunuzda yanmayacak. 29 Mart'ta sönecek. Niye? Çünkü bizi medya kurmadı, millet kurdu. Medyanın kurduğu bir parti değiliz biz" diye çıkıştı.

"Bu ülkede basın kanununu biz genişlettik" diyen Erdoğan, "Keşke basın özgürlüğü kadar basın ahlakından da bahsetseler. CHP bizi yandaş medya üretmek ile suçluyor. Önce sen yandaş medyandan ayrıl da ondan sonra konuşalım. O medya 'Erdoğan'dan muhtar bile olamaz' diyordu. Benim milletim bu ülkede bana başbakanlık makamını bunlara rağmen teslim etti" diye konuştu.

"Baykal çetecilerin avukatıyım diyor"

Erdoğan, "Cumhurbaşkanı seçeceğiz dedik, hayır seçemezsiniz. Yasa çıkaracağız, hayır çıkaramazsınız. Fakir fukarayı gözeteceğiz, hayır gözetemezsin. Anayasa Mahkemesi'ne gidip öğrencilere verilen bursları yasaklattılar. Çete ile mücadele edeceğiz, Baykal çıkıp ben onların avukatıyım diyor. Ne demiş Sinoplu Diyojen, 'Gölge etme...' Yarın Başbakan, yine Diyojen'den bahsetti diye yazarlar. İçeriğine bak, içeriğine bak. Söylenene hiç bakmazlar, işin magazin yönüyle ilgilenirler" dedi.

"Sandık görünce açılımlar akıllarına geldi" diyerek CHP açılımlarını eleştiren Erdoğan, "Sosyal yardımlarımızı eleştirdiler, şimdi bol keseden vaadler yağdırıyorlar. Bu millet sandık demokratlarını çok iyi tanıyor. Sandık zamanı gel demokrat ol. Yok öyle bir şey" dedi.

Davos'ta yaşananlar

Erdoğan, Davos'ta yaşananlara da değindi; "Davos'ta yaşadığımız olaylardan sonra bazıları yazıp, çizdiler. 'Türkiye arabuluculuk rolünü kaybetti', 'Etkisiz hale geliyor', 'Eksen kayması yaşıyor' dediler. O gün felaket tellallığı yapanlar bugün Türkiye'nin güçlenen arabuluculuk rolünü iyi görmeli, iyi anlamalı. Geçen hafta Filistin Devlet Başkanı Abbas, Ankara'daydı. Son gelişmeleri görüştük. Ardından Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek geldi ve onunla da görüştük. Tüm taraflarla görüşme yapıyoruz ama birileri çıkıp 'bunlarla görüşmeyin, bunlara 'go home' deyip gönderin' diyorlar. Masaya oturacaksın, ne gerekiyorsa masada söyleyeceksin. Türkiye bölgede kilit rol oynayan önemli bir aktördür" dedi.

"Türkiye'nin ekseni belli"

"Türkiye'nin yön sorunu, eksen sorunu yoktur" diyen Erdoğan, "Türkiye'nin yönü de, ekseni de, hedefi de bellidir. Kimse Türkiye'yi belli bir bölgeye, alana hapsetmeye çalışmasın. Türkiye kabına sığmayacak içine kapanmayacak kadar büyük bir ülkedir. Artık Türkiye'de farklı ülkelerin liderleri karşısında 'el pençe divan duran' bir iktidar yok. Bunu böyle bilin" diye konuştu.

Sinopluları Sivaslılarla karıştırdı

Sinoplulara, "Sivaslı kardeşlerim" diye hitap eden Erdoğan, "Nasıl olduysa sayın Baykal, Brüksel'e gitti ve AB konusunda açık olduğunu söyledi. Göreceğiz... Ticaret kanunu görüşüyoruz, sürekli engelliyorlar. Geçenlerde Bakan Aydın ile ilgili gensoru veriyorlar. Gensoruyu da mahvettiler. Gensoru veriyorsun, gel arkasında dur. Meclis'te CHP'nin yarısı yok. Gensoru ile ilgili konuşacak adam bulamadılar. Madem dedik, CHP konuşmuyor, biz de nezaketen bakan arkadaşımızı 'sen de konuşma' dedik" dedi.

Erdoğan Amasya'da da medyaya yüklendi

Amasya'da düzenlenen açık hava toplantısında da halka hitap eden Erdoğan, "Bu milletin hayrına ne varsa hep önünde durdular' diye konuştu.

Erdoğan, "Şimdi de 'yandaş medya' diye birşeyle, bir gayretle, zira AK Parti'yi karalamanın telaşı içindeler. Dikkat edin, hiçbir projeleri yok. Bu yandaş medyalarıyla birşey yapamazlar. İstedikleri kadar iftira atsınlar, istedikleri kadar doğru olmayan, dürüst olmayan haberlerle bize iftira atsınlar, benim milletim bunların ne olduğunu biliyor, o yalan yanlış haberleri yapan medyanın da ne olduğunu iyi biliyor" dedi.

"İsim de vermiyorum... "

Erdoğan, "Onun için ben diyorum ki, bak isim de vermiyorum. Hangi medya yalan yanlış haber yapıyorsa evinize sokmayın diyorum. Niye? çünkü basın ahlakı diye birşey var, doğru habercilik diye birşey var. Sen doğru habercilik yapmayacaksın, bu ülkenin başbakanına yalan yanlış iftiralar atacaksın, ondan sonra da kalkıp da bu ülkenin başbakanı bunları ortaya koyup söylediği zaman da diyeceksin ki basın özgürlüğüne bu ülkede halel geliyor" diye konuştu.

"Kusura bakmasınlar hiçbir şey gelmiyor" diyen Erdoğan, "Senin başbakana iftira etme özgürlüğün kadar, en azından başbakanın da doğruları, gerçekleri millete anlatma özgürlüğü var. Bunlar muhalefeti taşeronlara vermişler. Bu taşeronlar kim? Yandaş medyaları. Bunlar yazıyor, çiziyor. Bunlar da medyanın arkasına takılmış yola devam ediyorlar" ifadelerini kullandı.

Başbakan, "Kargadan kılavuz olmaz. Diyorum ki kendinize başka kılavuz bulun. Milletin iradesini temsil edemediniz, iyi koruyamadınız. Bari kendi iradenizi de başkasına devretmeyin. Tek bildiğiniz muhalefet etmektir. Onu da medyaya ihale ediyorsunuz. Peki millet sormaz mı? Muhalefet olmayı beceremeyen iktidar olmayı becerebilir mi? Muhalefetin işlerini yapamayan iktidarın işlerini nasıl yapacak?" diye sordu.

"Yardımlar sürecek"

Sosyal yardımlara da değinen Erdoğan, "Kömür yardımları devam ediyor, devam edecek. Kim ne derse desin. Türkiye, demokratik, laik sosyal bir hukuk devletidir. Sosyal devlet olmanın gereği nedir? Fakir fukarayı bulacaksın, garip gurebayı bulacaksın, ona ulaşacaksın" dedi.