Greif işçilerine polis baskını: 91 işçi gözaltında, 12'si çatıda eylemde

İstanbul Hadımköy ve Dudullu'da faaliyet gösteren Amerikan menşeili bir çuval fabrikasında toplu iş sözleşmesinde anlaşma olmayınca, 2 ay önce işçiler işyerini işgal etmişlerdi. Fabrikaya bu sabah polis müdahale etti, 91 işçi gözaltına alındı. Bazı işçiler müdahale sırasında yaralandı. 12 işçi ise fabrika çatısında eylemini sürdürüyor. Fabrika önünü kapatan polis, işçilere su ve yiyecek götürmek isteyen avukatlarına ve milletvekillerine izin vermedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Dünyanın en büyük çuval fabrikası olduğu belirtilen Greif - Sunjüt fabrikasında toplu iş sözleşmesi sürecinde yaşanan uyuşmazlık ve fabrika yönetiminin, "gerekirse fabrikayı kapatırız" demesi üzerine, yaklaşık 600 işçi, 2 ay önce üretimi durdurup fabrikayı işgal etti.

Taşeron uygulamasına son verilmesi, maaş artışları ve fazla mesai ücretlerinin yeniden düzenlemesini isteyen işçiler, gece de fabrikada nöbet tutuyordu.

 2 ay boyunca pek çok yerde, mesela Boğaziçi Köprüsü'nde eylem yapıp sesini duyurmaya çalışan işçilere bu sabah 06. 00 sıralarında polis müdahale etti. Polis müdahalesinin ardından 91 işçi gözaltına alındı, baskın sırasında bazı işçilerin de yaralandığı belirtildi.

Greif işçileri sağlık kontrolünden geçirildi

Müdahale sonrası gözaltına alınan işçiler Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildi. İşçiler daha sonra emniye götürüldü.

12 işçi fabrika çatısında mücadelesini sürdürüyor

12 Greif işçisi ise polis baskınıyla 91 arkadaşlarının gözaltına alınmasının ardından fabrikanın çatısına çıktı ve hakkını arayan işçiler eylemlerini sürdürüyor. Çevik kuvvet ekipleri fabrikanın girişini kapatarak içeri girişlere izin vermiyor.

"Her türden şeyi göze aldıklarını söylüyorlar"

HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel de işçilere destek eylemine katıldı. Gazetecilere açıklama yapan Tüzel, "Çatıdaki işçi arkadaşlarla görüştüm. 12 arkadaş yukarıda. Tabii istedikleri ortada. Gözaltındaki arkadaşlarının bırakılması ve patronun hiçbir şekilde kendilerinden şikayetçi olmadan anlaşmaya varmak istediklerini, aksi takdirde oradan inmeyeceklerini her türden şeyi göze aldıklarını söylüyorlar. Genç arkadaşlar kalp ve tansiyon hastası olan da var. En küçük müdahalede her şeyi göze almış durumdayız diyorlar. Özellikle de işçi temsilcileri olan arkadaşlar gelmeden, onlar indirirler bizi diyorlar. Biz işveren temsilcisi ve fabrika müdürü ile de görüştük. Aslında 60 günlük direniş devam ettiği sürece de diyalog içinde olduk, sözleşme sürecinin işçilerin istediği şekilde sonuçlanması için . Aslında hafta başına kadar da bu yönde protokol hazırlama aşamasındaydık. Ancak bu sabah işgal var diyerek mahkemeye yapılan başvuru neticesinde polisin müdahalesi bütün bu şeyin geriye gitmesine yol açtı. Burada işçinin ekmek, hak mücadelesine bu tarzda müdahale edilmesini biz doğru bulmuyoruz. Son derece kötü olumsuz tablo ortaya çıkmış durumda"diye konuştu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

İhtiyaçları karşılanmıyor

İşçilerin avukatı Bülent Şimşek ise 3 avukat arkadaşıyla çatıdaki işçilerle görüştüğünü ifade ederek, "İhtiyaçları karşılanmıyor. Engel olunacağı polis amirleri tarafından bize iletildi. Bir defa bu durumun aşılması gerekiyor. En temel ihtiyaçların karşılanması konusunda çağrımızı ilettik. Takipçisi olacağız" şeklinde konuştu.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Polis izin vermedi

Açıklamaların ardından HDP'li vekil Tüzel, avukatlar Şimşek ve Gökmen Yeşil işçilere su ve bisküvi götürmek istedi. Ancak polis fabrikaya girişe izin vermedi. Bunun üzerine geri dönen avukatlardan Gökmen Yeşil, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Uzun bir süredir çatıdalar. Su en temel ihtiyaç bu ihtiyacı karşılamak istediğimizi söyledik. Levent Beyle gittik fakat suyu dahi almayacakları söylediler. Bunun doğru bir tavır olmayacağını söyledik. Böyle bir tavrın tarihsel bir arka planı olduğunu ifade ettik. Bu insanlar orada bekliyor. En azından suyu götürelim dedik.Fakat biz hiç bir şekilde suya dahi izin vermeyeceğiz dediler, bize de tepki gösterip zorla çıkardılar. Biz onların karnını doyuramayız dediler" şeklinde konuştu.

Çalışma Bakanlığı müfettişleri geldi

Greif işçilerinin fabrika çatısındaki bekleyişleri devam ederken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bağlı bir grup müfettiş fabrikaya geldi. Müfettişler açıklama yapmazken ardından DİSK Genel Başkanı Kani Beko ve KESK Genel Başkanı Lami Özgen de fabrikaya gelerek yönetimle görüştü.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Sendika başkanlarına protesto

Beko, çıkışta gazetecilere açıklama yaptığı sırada tepkiyle karşılaştı. "Kahrolsun sendika ağaları" sloganlarıyla protesto edilen Beko, konuşmasına devam etti.

Ancak Kani Beko'nun açıklaması sık sık sloganlarla kesildi. Eylemin başlamasının ardından 5 gün sonra fabrikaya desteğe geldiklerini belirten Beko, yine bekleyenlerin tepkisiyle karşılaştı.

Bekleyenler "10 gün 10 gün" diye tepki gösterdi. İşçi yakınları ve destekçiler, 1 Mayıs'ta alanlarda olacaklarını ancak DİSK'in karşısında duracaklarını ifade etti.

İşçi yakınları grev kırıcı olarak gördükleri Tekstil-İş Sendikası yöneticilerinin görevden alınmasını istedi. Görüşmelerin içeriği hakkında da bekleyenlere bilgi veren Beko ve Özgen protestoların sürmesi üzerine fabrikadan ayrıldı.